Anasayfa

'CHP'nin bugünkü gündeminde erken seçim yok'

Bundan sonraki süreçte CHP, eğer birileri bu ülkeyi yönetemiyorsa aldığı güvenoyuna rağmen 'Biz artık bunu yapamıyoruz' diyorsa hodri meydan. Vatandaş her an sandığı önünde bulduğunda bu hükümetin defterini dürecektir. Ama CHP'nin bugün gündeminde bazı seçimleri öne alıp, bazılarını ileri atmaya yönelik bir anlayış ile yaklaşımı kesinlikle olamaz" diye konuştu.

Haber Giriş : 2016-09-25T19:29, Son Güncelleme 2018-03-27T00:42

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhuriyet Kadınları Derneği'nin Manisa'da düzenlediği kahvaltıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İlk olarak, AKP, CHP ve MHP'lilerden oluşan Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun yargı eksenli, mini anayasa paketindeki yedi maddede uzlaşma sağlanması konusuna değindi. Uzlaşmanın, CHP'nin 12 Eylül 210 tarihindeki anayasa değişikliğiyle ilgili referandumla ilgili eleştirilerinin bir tescili olduğunu belirtip, "Partilerin birer milletvekillerinden oluşan komisyon çalışmalarını tamamladı. Bu konuda açıklamayı da kamuoyuna yaptılar. Bu yedi maddenin tamamı yargı ve yüksek yargı ile ilgili. Yüksek yargının seçilmesi ve Türkiye'deki yargı sistemiyle ilgili anayasa maddeleri. 12 Eylül 2010'da yapılan referandumda iki taşıyıcı güç vardı. Birincisi Adalet ve Kalkınma Partisi ve o günkü partinin gelen başkanı ile başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, diğeri Fethullah Gülen Cemaati ve Gülen'in o günkü açıklamaları. Ne diyorlardı, o günkü referanduma biz 'Hayır' derken, onlar 'Ölüleri bile mezardan kaldırın ki. Oy kullansınlar. Bu düzenlemeler geçsin' diyorlardı. Biz o günkü referandumda 'Olumlu gördünüz maddeleri ayırın. Hep birlikte geçirelim. Ama yüksek yargı ile ilgili düzenlemeler felaket getirir. Bunlar bir cemaatin eline yargıyı teslim eder. Bu eline yargı gücünü alan cemaatin ne yapacağı belli olmaz' dediğimizde, bizi anti demokratik olmakla, 12 Eylül Anayasası'nı savunmakla suçlayan Recep Tayyip Erdoğan, Fethullah Gülen ile birlikte o referandumu geçirdi. O gün kampanya yapmayan MHP ve sandığa gitmeyerek kısmen destek veren bugünkü HDP'nin bileşenleri de bu meselede CHP'yi yalnız bırakmışlardı. Bugün CHP'nin o günkü kaygılarını ne kadarda haklı olduğunu ortaya koyulduğu bir noktadayız" dedi.

"Bugün AKP işin içinden 'Kandırıldık' diyerek, çıkıp gidemez" diyen Milletvekili Özel, şöyle devam etti: "Sen kaldırıldın. Ama bizim evlatlarımız yıllarca cemaatin hakimleri, cemaatin savcılarının elinde perişan oldular, hapiste yattılar. Orduya kumpas yapıldı. CHP olarak, Balyoz Kumpası'nın kitabını yazdığımızda bizi darbeci, orducu olmakla eleştirenler, şimdi milli orduya 'Cemaatin adalet sistemi kumpas kurmuş' diyorlar. Bugün haklı çıkmanın üzüntüsü içerisindeyiz. CHP haklı çıkmaktan bıktı artık. 1 Mart tezkeresinde haklı çıktık Orak'ın durumu ortada. Soma önergesinde haklı çıktık, 301 canımızı kaybettik. 12 Eylül referandumunda haklı çıktık, geldiğimiz nokta ortada.Biz haklı çıkıyoruz ama haksız çıkan ve daha sonra yanlış yaptığını kendine itiraf eden AKP bunun siyasi bedelini ödemedikçe, Türkiye bedel ödüyor. Artık aldatılan değil hiç aldanmayan, kandırılan değil hiç kandırmayan CHP'nin sesini duyma vakti geldi"

"CHP'NİN BUGÜNKÜ GÜNDEMİNDE SEÇİM YOK"

Anayasa Uzlaşı Paketi'nde seçimlerin öne veya geriye alınmasına yönelik bir durumun olmadığını da ifade eden Özel, "Böyle öneriler partinin yetkili kurumlarında tartışılır. Öne alınacak bir yerel seçime CHP'nin itiraz etmesi mümkün değil. Çünkü ağırlıklı olarak AKP'nin belediyeleri varken, yerel seçimlerin öne alınmasına kimse itiraz etmez. Ama AKP'nin önerisi yerel seçimleri öne, genel seçimleri ileri almak. Genel seçimleri mümkün olduğu kadar geçe bırakıp, her yıl Türkiye'yi bir seçime götürüp, bu atmosferi de bir kampanya havasında yöneterek, bu süreçten kurtulmak istiyor. Türkiye'yi yönetme kabiliyetleri ortadan kaktı. Türkiye'yi yönetemedikleri için artık bir seçim atmosferi sokmanın telaşındalar. Bu nedenle böyle bir uzlaşmanın içinde olmamız mümkün değil. Ayrıca genel seçimlerin dört yıldan beş yıla çıkarılmasına yönelik AKP'nin talebini kişisel olarak, meclisin yapabileceği bir faaliyet olarak görmüyorum. Çünkü dört yıllığına yetki almışız. Kendi görev süresini bir yıl daha uzatabileceğini düşünen Meclis, dördü beş yapan, beşi 10'da yapar. Bu demokrasiyi askıya almaktır. Dört yıllığına yetki almış bir meclisin 1 gün dahi orayı işgal etmesi, kesinlikle düşünülemez. Bu yüzden bu tip önerilerin AKP'nin kendi planı içerisinde yönetemediği, eline yüzüne bulaştırdığı artık seçim atmosferi olmazsa işin içinden çıkamayacağı için yaptığı acizce teklifler olarak görüyoruz. Bundan sonraki süreçte CHP, eğer birileri bu ülkeyi yönetemiyorsa aldığı güvenoyuna rağmen 'Biz artık bunu yapamıyoruz' diyorsa hodri meydan. Vatandaş her an sandığı önünde bulduğunda bu hükümetin defterini dürecektir. Ama CHP'nin bugün gündeminde bazı seçimleri öne alıp, bazılarını ileri atmaya yönelik bir anlayış ile yaklaşımı kesinlikle olamaz" diye konuştu.

"ANITKABİR'DE SALLANACAK, KAYDIRAKTAN KAYACAK ÇOCUĞUMUZ YOK"

CHP Grup Başkanvekili Özel, gündemde olan Anıtkabir'de çocuk Oyun parkı yapılması konusuna değindi. Bu durumun büyük bir saygısızlık olduğunu ifade eden Özel, "Konulduğu yer itibariyle, tarihi dokusuyla uyuşmayan renkleriyle ve Anıtkabir'in hemen yanına konulmasıyla bu çocuk parkı, gerçekten büyük bir saygısızlıktır. Orada verilmeyen çalışılan imaj, 'Çocuklar, Anıtkabir'e ilgi göstermezler, sıkılırlar. Burada oyalanırlar' Oysaki her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Anıtkabir'in merdivenlerinden ilerken, çocuğun kalbi babasından, babasının kalbi çocuktan daha hızlı çarpar. Oraya gidildiğinde büyülenmiş bir şekilde Ata'nın huzurunda olmanın heyecanı yaşanır. Bunu kendi ilkokul zamanında yaşamış ve daha dört ve beş yaşındaki kızıyla Anıtkabir'in merdivenlerini çıkarken küçük yüreklerin nasıl kelebek gibi pırpır etmiş olduğunu bilen bir baba olarak da söylüyorum. Bizim, Anıtkabir'e gittiğinde salıncakta sallanacak, kaydırakta kayacak çocuklarımız yok. Bu salıncağı ve kaydırağı koyanlar, çok meraklılarsa kendileri kime 'Ecdat' diyorlarsa kime 'Ata'm' diyorlarsa onun mezarını başına koysunlar, isteyende o kaydıraktan kaysın" dedi.

DHA