- Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 85 sanığın yargılandığı davada çapraz sorgusu yapılan tutuksuz sanıklardan eski uzman çavuş Hacı Ömer Ünalır, "Göreve başladığımda Yasin Hayal adını hiç görmedim. Ne fişi vardı, ne de takip kararı vardı. Emniyet bize Yasin Hayal ile ilgili herhangi bir ikaz bilgisi göndermedi. Unsur komutanıma karşı sorumluyum. Sıralı amirlerimin emri olmadan harekete geçmem hukuken mümkün değildir." dedi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, savunması alınan dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanlığı görevlisi uzman çavuş Hacı Ömer Ünalır'ın çapraz sorgusu yapıldı.
- Ünalır'a yazdırılan not: "Yasin Hayal, arkadaşlarıyla Dink'i öldürmek istiyor"
Cinayet öncesinde Trabzon İl Jandarma Komutanlığı istihbarat şubesinde aşırı sağ faaliyetlerden sorumlu olarak çalıştığını ve uzman jandarma rütbesiyle şubenin en kıdemsiz elemanı olduğunu belirten Ünalır, "2006 yılının ağustos ayında Hüseyin Yılmaz başçavuşla beraber şubeye gelmiştik. Okan Şimşek başçavuş, Hüseyin Yılmaz'ı çağırdı ve 'bilgi yazdıracağını' söyledi. Sonra beni çağırdılar. Benim aldığım not, 'Yasin Hayal isimli şahsın arkadaşlarıyla Hrant Dink'i öldürmek istediği, silah temin etmeye çalıştığı' yönündeydi." diye konuştu.
İnternet bağlantısı olan bir bilgisayardan Agos ile Hrant Dink'i teyit edip şube müdürüne arz ettiklerini ve kendilerine 'talimat verilecek' denildiğini aktaran Ünalır, şöyle devam etti:
"Ertesi gün istihbarat toplantısında Ali Öz'e söylendiğini daha sonra öğrendim. Ben toplantılara katılmıyorum. Hüseyin Yılmaz bir süre sonra izne ayrıldı. Bir kaç gün sonra Okan Şimşek'e gittim, 'emir almadık' dedim. Okan Şimşek de 'şube müdürüyle görüştük, sana emri verecekler' dedi. Bir kaç gün sonra Hüseyin Yılmaz'la telefonda konuştum. Bana, 'tamam bekle' dediler. Cinayet gününe kadar bu konu bir daha gündeme gelmedi. Bana, 'yalan haber olabileceği için emir verilmediği' söylendi. Cinayet günü Hüseyin Yılmaz ile Akçaabat'taydık. Okan Şimşek aradı, 'televizyonu açın' dedi. Biz de açtık ve cinayet haberi geçiyordu. Şubeye gittik, 'Yasin Hayal olabilir' diye düşünüyorduk ama sanığı görünce o olmadığını anladık. Biz ertesi gün emniyete gittik. Yasin Hayal'in alındığını gördük."
- "Emniyet Yasin Hayal ile ilgili ikaz göndermedi"
Şubede kendilerine 'gerçeği, bildiğimizi anlatacağız' denildiğini, yargılama sürecinde mahkemede tanık olarak ifade verdiklerini ancak müfettişlerin incelemesinden sonra sanık olduklarını anlatan Ünalır, gerçeğe aykırı olduğu iddia edilen görev sonuç raporu ve haber kayıt formuyla bir ilgisinin bulunmadığını, Okan Şimşek'in kendilerini çağırıp bilgi vermesinin işlem yapmaları için yeterli olmadığını öne sürdü.
Görevin kendilerine devredilmediğini ve yönetmelikte yer alan kuralların uygulanmadığını da ileri süren Ünalır, "Arşivlerde çalıştım. Ancak göreve başladığımda Yasin Hayal adını hiç görmedim. Ne fişi vardı, ne de takip kararı vardı. Emniyet bize Yasin Hayal ile ilgili herhangi bir ikaz bilgisi göndermedi. Kendi başıma bir olayı takip edemem. Unsur komutanıma karşı sorumluyum. Sıralı amirlerimin emri olmadan harekete geçmem hukuken mümkün değildir." dedi.
Polis bölgesindeki olayları çok bilmediklerini, Hayal'in herhangi bir sağ faaliyetle ilgisinin olmadığı için adını bile duymadığını, Mc Donalds olayını, "oruç tutmayanları döven serseriler" olarak bildiğini ve alanlarının selefilik faaliyetleri olduğunu ileri süren Ünalır, "Erhan Tuncel dahil o gruptan hiç kimseyle ilgili bilgi yoktu elimizde. Biz zaten terör örgütü arıyoruz. Yukarıya karşı bizim elimizi güçlendirecek bir şeydi. Bize emniyetten bir yazı gelseydi Yasin Hayal'i takip altına alırdık. Cemaatler bizim alanımızdı ama şahıs olarak takip yapamazdık." diye konuştu.
"Ben bu olayı birilerinin takip ettiğini düşünüyorum, ta ki cinayet gününe kadar." diyen Hacı Ömer Ünalır, suçsuz olduğunu da belirterek beraatini talep etti.
Duruşma devam ediyor.