Fatma Çelik
Çocukken yarım kalan hayalinin peşinden giden 59 yaşındaki Semra Tatarhan 4 çocuk annesi. 7 tane de torunu olan Tatarhan, aynı anda iki üniversite okuyarak öğrenme azmiyle gençlere taş çıkartıyor. İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Sosyoloji Bölümü üçüncü sınıf ve İlahiyat birinci sınıf öğrencisi olan Tatarhan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde gerçekleşen sosyoloji derslerine özel izinle katılıp bir üniversite öğrencisi olarak eğitim hayatına devam ediyor. Biz de Tatarhan ile nasıl okullu olduğunu konuştuk.
Maddi zorluklardan dolayı okulu bıraktı
Ortaokul'un son sınıfındayken tek ders sınavına girmeyerek eğitim hayatını yarıda bırakan Tatarhan, "Ailem fakirdi. Komşumuzun oğlu bir üst sınıfa gidiyordu. Onun kitaplarıyla okuyordum. O meslek lisesine gidince dersler uyuşmadı, ben de okula gidemedim. Kitap almak problemdi o zaman. Çok fazla engelle karşılaşıyordum. Kısacık bir çalışma hayatım oldu. Evlendikten sonra onu da bıraktım. Çocuklarım oldu. Çocuklarımı büyüttüm. Şimdi 7 tane torunum var. Elimden geldiği kadar onlara yardım etmeye çalışıyordum" diyerek okumaya nasıl karar verdiğini ise şu şekilde açıkladı:
Kendim için yarım kalanı tamamladım
"Eşim Bakırköy Belediyesi'nden emekli olduktan sonra evde oturmaktan hoşlanmadı ve perde aksesuarları satan bir arkadaşının yanında çalışmaya başladı. Ben de eve katkım olsun, kitap param çıksın diye aksesuarların boncuklarını evde süslüyordum. O an öyle bir hayat istemediğime karar verdim ve oğlumla birlikte okuldan tasdiknamemi almaya gittik. O gün karar verdim okula dönmeye. O benim için yarım kalmıştı. Dünyadan yarım bir iş bırakıp gitmek istemedim."
Allah'ımdan talep ettim o da nasip etti
En azından bir ortaokul diploması olması için açıktan okulunu tamamlayan Tatarhan, liseyi de aynı şekilde bitirdikten sonra üniversite sınavlarına hazırlandı. "Ya ne yapacaksın bu yaştan sonra, alleme mi olacaksın?" diyenler oldu ama ben bir şey olmak istemiyordum. Ben sadece Allahımdan talep ettim. Ben talebe olmak istiyordum. Öğrenmek istiyordum. Kurban olduğum Rabbim de nasip etti. Hem de en güzelini" dedi.
Özel izinle üniversitede derslere giriyor
Açık öğretimde sosyoloji okuyan Tatarhan, pratik eğitim alabilmek için Bilim ve Sanat Vakfı'nda düzenlenen derslere katıldığında ise İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü hocalarından Prof. Dr. Yücel Bulut ile tanışıyor. Prof. Bulut'un özel izni ile üniversitede derslere katılan Tatarhan, ilahiyat okumaya nasıl başladığını ise şöyle anlattı:
Yıllarca Kur'an meali okudum
Sonraları Halk Kütüphanesi'nden kitaplar alıp okudum. Klasiklerin hepsini bitirdim. Muhyiddin İbnü'l-Arabi, Abdulkadir Geylani Hazretleri'nin sohbetlerini, Mevlana'nın Mesnevi'sini gibi çeşit çeşit kitap okudum. Sosyoloji okurken kendimi dini anlamda da denemek istedim. İlahiyat okumaya karar verdim ve geçen dönem onur belgesi aldım."
Kadınlar hayallerinden vazgeçmemeli
Kadınların hiçbir zaman hayallerinden vazgeçmemesi gerektiğini söyleyen Tatarhan, "Eğer hayal kurdularsa o gerçekleşecektir ama kişinin kendisinin de ufak da olsa bir adım atması lazım. İstemek duadır bence. İsteyip isteyip hiçbir şey yapmadan da gerçekleşmesini beklemek olmaz. O yüzden herkes üzerindeki ölü toprağını atsın. Gençler de ellerindekinin kıymetini bilip çalışsınlar. Hele ki şu devirde sonsuz bilgi var. Bunu değerlendirsinler" dedi.