Dünya dijital bir çağa girdi. Bu çağın mottosuna 'Dijitalizm' dersek herhalde yanılmış olmayız. Bu yeni dünyada insanların, nesnelerin, robotların da bir ayak izi olacak. Tıpkı karbon ayak izi gibi. Bir uçak havalandığında nasıl ki karbon ayak izi bırakıyorsa insanlar da her adımda bir dijital iz bırakacak. Gözümüzle nereye baktığımız, beynimizle ne düşündüğümüz, kısacası bütün hareketlerimiz anlık olarak takip edilebilecek. Dağdaki çoban, ofisteki beyaz yakalı, denizdeki balıkçı... Hatta Afrika'daki en ilkel kabileler bile bu yeni dünyadan muaf değil.
Bu yeni dünyanın otobanı ise 5G ile uydular. Elon Musk, Starlink uydularını
dünya yörüngesine yerleştirmek için düzenli roket fırlatmalarına devam ediyor.
Şu ana kadar 12 binden fazla uyduyu dünyanın yörüngesine yerleştiren Musk, 1.000'den
fazla uydu ile uzaydan internet hizmeti vermeye başladı. Şubatta ön siparişe
açılan internet hizmeti için Türkiye'den binlerce kullanıcı şimdiden sıraya
girmiş durumda. Saniyede yaklaşık 150 megabit (Mbps) internet hızı sunan Starlink,
yıl sonuna kadar bunu 300 Mbps'ye çıkarmayı hedefliyor. Toplam 42 bin uydu ile
milyonlarca, hatta milyarlarca kullanıcıya ulaşma hayali kuran Musk'ın hedefi
ise yılda 50 milyar dolar kazanç.
Peki, Elon Musk uydularını bir bir gökyüzüne fırlatırken biz ne yapıyoruz?
BEKLE BİZİ NASA
Hafta içinde Türkiye İhracatçılar Meclisi ile İstanbul Teknik Üniversitesi
bu alanda önemli bir adım attı. "Nano, Mikro, Küp Uydularda Çok Fonksiyonlu
Güneş Paneli AR-GE Projesi" kapsamında TİM, küp uyduların güneş panellerinin
Türkiye'de üretilmesi için İTÜ'ye destek olacak. Parçaların Türkiye'de üretilmesi
sağlanacak. Türkler NASA'ya da tedarik sağlayacak. Düşünsenize ihracatçılar
bile Türkiye'nin uzay yolcuğunda bir basamak olmak istiyor. Çok çok güzel hareketler
bunlar. Uzay, yıllarca ihmal edilmiş bir alan. Ekosistem için herkesin elini
taşın altına koyması gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın belirlediği "2023 Ay
hedefi"ne ancak bu şekilde ulaşabiliriz. Bu süreçte TİM Başkanı İsmail Gülle'nin
verdiği destek ise takdire şayan.
Gelelim yerli Starlink meselesine. Nereden çıktı bu da diyebilirsiniz? Toplantıda
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve Uzay Sistemleri Tasarım
ve Test Laboratuvarı (USTTL) Sorumlusu Prof. Dr. Alim Rüstem Aslan ile kısa
bir süre sohbet etme fırsatı buldum. Aslan İTÜ'nün uzay çalışmaları hakkında
inanılmaz güzel bilgiler verdi. Türkiye Uzay Ajansının bir operasyon merkezi
de İTÜ'de olacakmış. Ben dinledikçe çok daha umutlandım.
BÖLGEDE SÖZ SAHİBİ BİR ÜLKEYİZ
Bugüne kadar uzaya altı tane cep uydu gönderdiklerini ifade eden Aslan, yedincisinin
de yolda olduğunu söyledi. Dünyada toplam 2.500 adet cep uydusu bulunduğunu
Türkiye'nin ise bölgesinde söz sahibi bir ülke olduğunu anlattı. İşin güzel
tarafı uyduların tasarımından yazılımına kadar bütün aşamaları İTÜ tarafından
gerçekleştiriliyor. Yani yüzde 100 yerli uydulardan bahsediyoruz.
Bu arada Türkiye yurt dışından da uydu siparişi almaya başlamış. İlk müşteri
ise Birleşik Arap Emirlikleri.
Alim Rüstem Aslan, TİM ile de bir uydu geliştireceklerin söylüyor. Şu an planlama
aşamasındaymış. Öyle görünüyor ki, TİM sadece uzay çalışmalarına destek olmakla
kalmıyor aynı zamanda uzaya da çıkmaya kararlı. Fiyatı ise rakiplerine göre
üçte bir daha az olacakmış. Yerli gücümüzü kullanarak maliyetler düşecek.
100 UYDU VE 100 MİLYON DOLAR
Aslan, Starlink benzeri bir projeyi Turkcell ile hayata geçirmek istediklerini
ancak Turkcell'in projeyi fonlamaktan vazgeçtiğini de anlattı. Açıkçası şaşırdım.
Uzun yıllardır teknoloji sektöründeyim, bu bilgiyi hiç duymamıştım. Nasıl diye
sordum? Aslan, proje teklifinin Turkcell'den geldiğini anlatarak şu bilgileri
verdi: Turkcell beş yıl önce Starlink benzeri bir proje için bize geldi. Dünyanın
yörüngesine 100 küp uydu gönderecektik. 100 milyon dolarlık bir projeydi. Uydudan
1-2 Mbps hızında internet hizmeti verilecekti. Daha çok nesnelerin interneti
alanında hizmet verecekti. Ancak Turkcell projeyi fonlamaktan vazgeçti.
Bugün fiber yatırım için en az 5 milyar dolar yatırıma ihtiyaç olduğunu söyleyen
GSM operatörlerini düşününce 100 milyon dolarlık yatırımdan vazgeçilmesinden
üzüldüm doğrusu.
Aslan, "Hız düşük ama Türkiye'de bu hızı göremeyen birçok bölge var. 1-2 Mbps
internet ile Türkiye'nin her yerine internet verebilecektik. En azında uzaktan
buzdolabının içini görebilecekti insanlar" dedi.
İSTENİRSE STARLINK UYDULARI DA YAPARIZ
Prof. Aslan'a Starlink uydularını sordum:
"Starlink projesi mikro uydulardan oluşuyor. Bizimkiler ise küp uydular. Starlink
uyduları 100 kilo, küp uydular 10 ila 40 kilogram ağırlığında. Uydular 400-600
kilometre arasına yerleştiriliyor. Küp uyduların maliyeti 1-20 milyon dolar
arasında değişiyor. Bir Starlink uydusunun maliyeti ise 100 milyon dolara kadar
çıkıyor. Tabii bu uydular çok üretildiği için maliyetleri düşüyor. Starlik benzeri
bir proje için milyarlarca dolar lazım. Biz de istersek yapabiliriz ama bunun
için bütçe ve irade gerekiyor."
Aslan müjde de veriyor. "100 milyon dolarlık maliyetleri yüzde 1'e indirmeye
çalışıyoruz" diyor. Aslan, bu sözleriyle yerli ve milli teknolojilerin ne kadar
önemli olduğunu vurguluyor.
ÖMER TEMÜR