Üç bakan, gelir idaresinin yeniden yapılandırılmasını sağlayacak yasa tasarısına 15 gün içinde son şeklini verecek. IMF ile gerginliğe neden olan 'denetim' konusu tasarıyla daha fazla tartışılacak
Geri sayım başladı. Çok değil, 15 gün içinde dananın kuyruğu kopacak.
Konu malum; "Gelir İdaresi'nin Yeniden Yapılandırılması."
Yazılması kolay anlatımı zor. Türk bürokrasisinde taşları yerinden oynatabilecek
en hassas mesele. IMF'nin bize verdiği en önemli ev ödevlerinden biri. Gelin
görün ki; özerk hale dönüştürmekte zorlanıyoruz. Sahi bu "Gelir İdaresi"
meselesi niye bu kadar önemli?
Öncelikle konunun özünü anlatalım.
Maliye Bakanlığı, kendi içinde iç ve dış denetim yapıyor. 100 maliye müfettişi,
300 hesap uzmanı, 250 gelirler kontrolörü ve 2 bin vergi denetmeni Maliye bürokrasisinin
belkemiğini oluşturuyor. Ancak iç ve dış denetim konusunda yetkiler farklı.
Merkez dediğimiz "Maliye" içinde üçlü denetimi maliye müfettişleri,
hesap uzmanları ve gelirler kontrolörleri yapıyor. Taşrada ise vergi denetmenleri...
Kısacası; ekonomideki en önemli birimleri yöneten, vergi incelemesi, teftiş,
kamu görevlileri hakkında soruşturma gibi en temel işi yapan onlar...
İşte IMF, sağlıklı vergi toplamanın, sağlıklı kaynak aktarımının, sağlıklı denetimin
yolunu tek başlı bir organizasyonla yapmanın daha doğru olacağına inanıyor.
Ve diyor ki; "Gelin, Maliye Bakanlığı içindeki Gelirler Genel Müdürlüğünü
özerk bir yapıya dönüştürün. Koordinasyonu tek elden yapın. Merkezdeki üçlü
denetimin yarattığı çok başlılığın getirdiği verimsizlikten kurtulun."
Tasarı hazırlanıyor. Kıyamet kopuyor. Bir yönüyle tasarı "Kamu Reformu"
tasarısını da ilgilendirdiği için konuya Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer el
atıyor.
Hazırlanan ilk tasarıda maliye müfettişleri ve hesap uzmanları Maliye Bakanlığı
bünyesinde kalıyor. Gelirler kontrolörleri ve vergi denetmenleri ise Gelir İdaresi'ne
bağlı ilgili daire başkanlıklarına bağlanıyor. Maliye müfettişleri durumdan
tedirgin oluyor. Çünkü kamu reformyla birlikte akibetlerinin ne olacağını bilmiyorlar.
Hesap uzmanları, Maliye Bakanlığı içinde kaldıkları için sesleri çıkmıyor. Çünkü
daha güçleniyorlar.
Gelirler kontrolörleri ise diyor ki:
"Madem ki biz, mevcut durumda Gelirler Genel Müdürlüğü'ne bağlı bir kuruluz.
Yeni yapıda da bu durumumuzu koruyalım." Vergi denetmenleri ise suskun,
bekliyor. Uzun süredir sessiz sedasız kıyametin koptuğu ama nihai düellonun
15 gün içinde yapılacağı "Özerk Gelir İdaresi" tasarısı son şekliyle
neleri içeriyor? Kimse bilmiyor.
Şimdi üç bakan, hesap uzmanı kökenli Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Hazine'den
sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan ve gelirler kontrolörü kökenli Başbakan Yardımcısı
Abdüllatif Şener, 15 gün içinde aralarında görüşerek tasarıya son şeklini verecekler.
Ve BDDK'yı IMF ile karşı karşıya getiren denetim konusu, Gelir İdaresi tasarısıyla
çok daha fazla tartışma yaratacak.
Meliha OKUR/Milliyet