Üniversite sınavına giren öğrencilerin sosyo ekonomik durumlarıyla başarıları
arasındaki ilişkileri belirlemek üzere düzenlenen 2002 ÖSS Aday Anketi sonuçları
açıklandı.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, düzenlediği basın toplantısında, bir
kitapçık haline getirilerek üniversitelere gönderilen anket sonuçlarıyla ilgili
bilgi verdi. Anketin 10 yılda bir düzenlendiğine dikkati çeken Yarımağan, sonuçların
1991 yılında düzenlenen anketle karşılaştırmasını da yaptı.
Ankete 2002'de ÖSS'ye giren bir milyon 515 bin aday katıldı. 10 yıl önce düzenlenen
ankette ise öğrenci sayısı 846 bin olarak belirlendi.
Yarımağan'ın verdiği bilgiye göre anne ve babanın eğitim durumu, adayın başarısını
belirleyen en önemli etkenler arasında yer alıyor. Anne ve babanın eğitim düzeyi
arttıkça başarı oranı artış gösteriyor.
Annesi yüksek lisans yapanların, okur-yazar olmayanlardan yüzde 80-90 oranında
daha başarılı oldukları saptanırken, doktora yapmış annelerin çocuklarının yüksek
lisans yapanlardan daha az başarılı olmaları dikkati çekti. Ancak babaların
eğitim durumuna ilişkin değerlendirmelerde ise babası doktora yapmış olan adayların
en yüksek başarıyı sağladıkları, bunu yüksek lisans ve lisans eğitimi yapanların
izlediği görüldü. Anket sonuçları, babası doktora yapmış olanların okur-yazar
olmayanlardan yüzde 75-80 oranında daha başarılı olduklarını ortaya koydu.
GELİR DURUMUNA GÖRE BAŞARI ORANI
Anne ve babaların iş durumu ile çocukların başarısı arasındaki ilişki irdelendiğinde
de maaşlı ve ücretli anne ve babaların çocuklarının en yüksek başarıyı elde
ettikleri belirlendi.
Kendi işinde çalışan annelerin çocuklarının çalışmayan annelerin çocuklarından
daha az başarılı oldukları görülürken, babalarda durum değişiklik gösteriyor.
Babası maaşlı ve ücretli çalışanların çocukları, işveren ve kendi işinde çalışanlardan
daha başarılı olurken, en az başarılı olanların da babaları çalışmayan öğrenciler
olduğu saptandı.
Ailenin gelir durumuna göre yapılan değerlendirme ise ilginç bir sonuç ortaya
koydu. Gelir düzeyi belirli bir noktaya kadar arttıkça başarı oranı yükselirken,
daha da yükselmesi durumunda başarıda da düşme görüldü. Ankete göre gelir düzeyi
1-1.5 milyar lira arasında olan öğrenciler en yüksek başarıyı sağlarken, bu
rakamın 2 milyar ve üzerine çıkması durumunda başarı eğrisinde azalma ortaya
çıktı.
Anne ve babaların bağlı bulundukları sosyal güvenlik kurumlarına göre yapılan
irdelemede de Emekli Sandığı'na bağlı olarak çalışanların çocuklarının en yüksek
başarıyı sağladıkları görüldü. Anneleri Bağ-Kur'a kayıtlı olanların en düşük
başarıyı gösterdikleri dikkati çekerken, hiçbir sosyal güvenlik kurumuna kayıtlı
olmayan annelerin çocuklarının onlardan daha başarılı oldukları saptandı.
Babalarda ise en düşük başarı oranı hiçbir kuruma kayıtlı olmayanların çocuklarında
görülürken, bunu Bağ-Kur, SSK ve özel sigorta izliyor.
TEK ÇOCUKLAR EN BAŞARILI
Adayların başarısı ile kardeş sayısı arasındaki değerlendirmeye göre 5 yada
daha fazla kardeşi olanların en başarısız, tek çocuk olanların ise en başarılı
oldukları dikkati çekti. Bir kardeşi olanlar ise tek çocuklara yakın bir başarı
oranı ile ikinci sırada yer aldı.
Adayların girdikleri sınav sayısı ile başarı oranları incelendiğinde de en
yüksek başarı oranının ikinci girişte yakalandığı, en düşük başarının ise ilk
girişte ortaya çıktığı görüldü.
Sınava giriş sayısı artıkça fen kolu çıkışlı olanların başarısı düşerken, sosyal
alan çıkışlı adayların başarısı ise artıyor.
Dershaneye hiç gitmeyen öğrenciler başarı sıralamasında en altta yer alırken,
dershanede burslu okuyanlar en yüksek başarıyı yakaladı. Bunu dershaneye 4 milyardan
fazla ücret ödeyenler izledi.
ÖNCEKİ ANKETE GÖRE KIYASALAMALAR
ÖSYM Başkanı Yarımağan, 1991 yılında yapılan anket ile 2002 anketine ilişkin
sonuçları da karşılaştırdı.
Buna göre, çalışmayan babaların oranının 2002 yılında 1991'e göre artış göstermesi
dikkati çekerken, düşük gelir grubuna giren ailelerin sayısında da aynı yıla
göre artış görülüyor.
Anket 1991'e göre iki çocuklu aile sayısının arttığını da ortaya koyuyor. Yine
aynı dönem içinde nüfusu 500 binin üzerinde olan kentlerdeki aday sayısında
da belirgin bir artış dikkati çekiyor.
Yarımağan, anket sonuçlarının iki buçuk yıl sonra açıklanma nedeninin sorulması
üzerine, sınırlı sayıda elamanla çok ayrıntılı bir değerlendirme yapıldığı için
zaman aldığını söyledi.
milliyet