Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, üniversitelere bütçeden yeterince kaynak tahsis
edilmediği ya da Ar-Ge ödeneklerinden kesinti yapıldığı ileri sürülerek, öğretim
ve araştırma alanlarında uluslararası ölçekte başarı sağlanamamasına adeta mazeret
bulunmaya çalışıldığını bildirdi.
Unakıtan, bazı basın ve yayın organlarında YÖK Başkanlığı ve bazı rektörlerce
konuya ilişkin yer alan beyanlara ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Maliye Bakanı, hükümetleri döneminde genel bütçe imkanlarıyla orantılı olarak
üniversitelere sağlanan kaynağın tahsisatı yönünden bakıldığında, açıklamaların
yüzeysel beyanlardan öteye gitmediği ve dayanaktan yoksun olduğunun görüldüğünü
belirtti.
2003 yılında üniversitelere bütçeden bir önceki yıla göre yüzde 25.1 artışla
3 katrilyon 880 trilyon, 2004 yılında yüzde 13.5 artışla 4 katrilyon 415 trilyon,
2005 yılında ise yüzde 17.4 artışla 5 katrilyon 184 trilyon lira ödenek tahsisi
sağlandığını hatırlatan Unakıtan, ''Görüldüğü gibi bu yıllarda üniversitelere
aktarılan kaynaklardaki artış tutarı, enflasyonun oldukça üzerinde gerçekleşmiştir.
Yani üniversitelere aktarılan mali imkanlarda bariz bir şekilde reel artışlar
sağlandığı görülmektedir'' dedi.
Yine aynı dönemde üniversitelerin döner sermaye gelirlerinden 2003 yılında
1 katrilyon 866 trilyon, 2004 yılında ise 2 katrilyon 395 trilyon lira harcama
yapmalarına imkan verildiğini bildiren Unakıtan, şunları kaydetti:
''Uzun yıllardan beri ellerinde imkan bulunmasına rağmen, bazı üniversitelerin
AR-GE projesi üretemediği için harcayamayıp, yıldan yıla devrettiği toplam 117
trilyon lira atıl para, faizle borç para alıp bütçeyi finanse etmektense 2003
yılı sonunda bütçeye gelir kaydedilerek basiretli bir tutum izlenmiştir. Buna
mukabil, AR-GE projeleri için ek kaynağa ihtiyaç duyan bazı üniversitelerin
bu talepleri de karşılanmıştır.'' Unakıtan, TÜBİTAK'a 2005 yılında tahsis edilen
416 trilyon lira tutarındaki AR-GE kaynağından, üniversitelerin de proje mukabili
faydalanmalarına imkan sağlandığını ifade etti.
Son yıllarda eğitim hizmetlerine bütçeden sağlanan kaynağın birinci sıraya yükseldiğini belirten Unakıtan, bu temel yaklaşımın hükümetin eğitime verdiği önemi açık bir şekilde gösterdiğini kaydetti.