Uğur Dersanesi'ndeki ödül töreni için geldiği Ordu'da basın mensuplarına açıklamalarda
bulunan Prof. Dr. Süheyl Batum, Türkiye'de büyük bir eğitim sorunu bulunduğunu
ve bunun önüne geçebilmek için üniversitelerin sayısının artırılması gerektiğini
ifade etti. Devlet Üniversitesi - Vakıf Üniversitesi ayrımı yapmanın gereksiz
olduğunu dile getiren Prof. Dr. Batum, bu tartışmaların ülkeye zaman kaybettirdiğini
söyledi. Batum, "Avrupa Birliği (AB) diyoruz ama AB'de okuma süresi 12
yıldır. Onlarda eğitim düzeyi üniversite iken bizde ilkokul 4'tür. Türkiye'nin
eğitim sorununu çözmesi yüksek öğretimden geçer. Bunun için üniversitelerin
sayısını mutlaka arttırmamız gerekir. Efendim 3 üniversite mi açalım, 15 üniversite
mi tartışması saçma sapan bir tartışmadır. Mümkün olduğu kadar üniversite açmak
zorundayız. Devlet ve vakıf üniversitesi ayrımı yapmamalıyız. Kurulacak üniversitelerin
devlet mi yoksa vakıf üniversiteleri mi olsun tartışması yapay, suni ve saçma
sapan bir tartışmadır. Bu tartışmalarla zaman öldürmemeliyiz" dedi.
Yüksek Öğretim Kurumu'nun (YÖK) meslek liselerine giriş kat sayısını 0.24'den
0.8'e düşürmesini de değerlendiren Prof. Dr. Süheyl Batum, bu tartışmaların
'Türkiye'nin her zaman tartışıp sonuç alamadığı önemli konulardan birisi' olduğunu
belirtti. Bu tartışmalar ışığında meslek okullarının konumunun sürekli İmam
Hatip Liseleri gölgesinde değerlendirildiğini kaydeden Prof. Dr. Batum, "Türkiye'de
bir kesim meslek okulları tartışmasında İmam Hatip Liseleri'ni ön plana çıkarırken
diğer bir kesim ön plana çıkmasını engellemeye çalıştı. Bu durumda meslek okullarına
haksızlık yapıldı. Meslek okulu, meslek okuludur. İmam Hatip liseleri'ni kesinlikle
meslek okulu olmaktan çıkarmak lazım. Meslek okullarını Türkiye'nin ihtiyacına
cevap vermeyen konumundan çıkarıp Türkiye'nin çok önemli bir ihtiyacını karşılayabilecek
seviyeye getirmek lazım. Ama biz bunları yapmıyor ve ideolojik davranışlarımızı
ön plana çıkarıp pırıl pırıl gençlerin önünü inanılmaz ve insafsız bir şekilde
tıkıyoruz. En tepedeki insanlar bile faraza 340 puan alan öğrenciye 'hukukçu
ol', alamayan öğrenciye 'hukukçu olma git başka bir şey ol' derken bu çocukların
hakkını nasıl yiyorsa aynı şekilde meslek okullarının da hakkını yiyor. İdeolojik
ve peşin yargılarımızdan uzaklaşırsak bütün sorunlarımızı çözeriz." şeklinde
konuştu.