Düğünde, kına gecesinde, futbol zaferi kutlamalarında, asker uğurlamasında
magandaların; sokakta çetelerin, kapkaççı kovalayan polislerin silahlarından
çıkan 'serseri kurşunlar' can almaya devam ediyor. Son kurban Malatya'dan.
Devlet İstatistik Enstitütüsü'nün (DİE) rakamlarına göre Türkiye'de her yıl kadın, erkek, çocuk, genç, yaşlı, fakir, zengin 600-700 kişi, 'serseri kurşun' nedeniyle mezara giriyor. Serseri kurşunlardan biri de Galasaray Üniversitesi öğrencisi Begüm Kartal'ı buldu. Kına gecesinde sıkılan kurşunlardan biri sekip 23 yaşındaki genç kızın şakağına saplandı. Eski Malatyasporlu futbolcu ve işadamı Hasan Kartal'ın Galatasaray Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi son sınıf öğrencisi kızı Begüm, şakağına isabet eden kurşunla hayatını kaybetti.
Mermi kovanı kayıp
Begüm Kartal, önceki gün aile dostları Ferzan ve Zeki Özyavuz'un kına gecesine
katılmak için Battalgazi ilçesine bağlı Adakören Köyü'ne gitti. Saat 22.00 sıralarında
evin bahçesinde yapılan kına gecesinde havaya açılan ateş sonucu seken kurşunlardan
biri Begüm'ün şakağına saplandı. Begüm olay yerinde hayatını kaybederken, kına
gecesine katılan davetlilerin havaya ateş etmedikleri, kurşunun dışardan geldiği
ileri sürüldü.
Jandarma tarafından olay yerinde yapılan incelemelerde boş kovana rastlanamadı.
Araştırmada evin duvarına da bir kurşunun isabet ettiği belirlendi. Kına gecesi
sırasında çekilen video görüntülerine jandarma tarafından el kondu.
Fransa'ya gidecekti
Okulunda bölüm ikincisi olan Begüm'ün bir gün önce 23'üncü yaş gününü ailesiyle
birlikte Özka Restaurant'da kutladığı ve üç gün sonra da eğitimine devam etmek
üzere Fransa'ya gideceği öğrenildi. Begüm dün, Malatya Şehir Mezarlığı'nda gözyaşlarıyla
toprağa verildi.
Begüm Kartal'ın olay sırasında babası Hasan ve eczacı annesi Nazan Kartal ile
bahçede oturduğu öğrenildi. Anne Kartal'ın tek çocukları olan kızının adını
da eczanesine verdiği belirtildi. (dha, Radikal)
Melahat ninenin yakınları isyanda
Serseri kurşunla vurulan 74 yaşındaki aile büyükleri Melahat Nane'nin ölümle
pençeleşmesini seyreden yakınları isyan etti. Nane'nin yakınları dün hastane
bahçesinde 'Huzur içinde yaşamak istiyoruz', 'Silahlanmaya Hayır', ve 'Milletvekilinin
elinde, magandanın belinde, devlet nerede' pankartları açarak protesto gösterisi
yaptı.
Melahat Nane, geçen cuma günü saat 21.30 sıralarında Halilrıfatpaşa semtinde
yolda yürürken iki kişinin silahlı kavgasında seken kurşunlardan birinin başına
isabet etmesi sonucu ağır yaralanmıştı. Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne
kaldırılan yaşlı kadın ve kavga sırasında karnından yarlanan İmdat Aydın hayati
tehlikeyi atlatamadı.
Melahat ninenin gelini Mesure Demirtaş, "Beline silahını takan dehşet saçıyor. Daha kaç kişinin canı yanacak" derken annesinin yaşamasının mucize olduğunu belirten Mustafa Demirtaş, "İnsanları silahlanmaya karşı ortak mücadeleye çağırıyoruz. Şehre inen bu terör son bulsun" diye konuştu.
Pazar gezmesi
Mersin'de kapkaççı kovalayan trafik polislerinin açtığı ateşle vurulan gelin-kaynana
olayı yargıya götürüyor.
Yayan ailesi, minibüsle güzel bir 'pazar gezintisi'yle başladıkları günü, hastanede
kan revan içinde bitirdi. Aile bir marketten meşrubat almak için araçlarını
park etti. O sırada trafik polisleri kapkaççılık yaptıkları iddiasıyla içinde
Mustafa C. T. Müslüm K., Doğan Ş. Suzan A. ve Kürşat E.'nin bulunduğu 33 FF
436 plakalı aracı takip ediyordu. Birkaç el silah sesi duyuldu.
Tek kurşunla iki yaralı
Polislerinin kapkaççılara sıktığı kurşun 25 yaşındaki Esen Yayan'a isabet etti.
Genç kadının göğsünün altından giren kurşun bileğini delip kayınvalidesi 60
yaşındaki Süheyla Yayan'ın dizine saplandı. İki kadın tedavi altına alındı.
Esen Yayan, "Dört el silah sesi duydum. Polisin eli biraz daha yukarıda
olsa kurşun kafamıza gelebilir, bugün hayatta olmayabilirdik. Kurtulmamız şans
eseri oldu" dedi. Kayınvalide Hediye Ayan ise, "Tıpkı Amerikan filmlerindeki
gibiydi. Bunun yaşandığı yer çocukların oyun oynadığı, trafiğin yoğun olduğu
cadde. Polislerin ateş açması çok saçma. Şikâyetçi olduk, dava açacağız"
diye konuştu
radikal