Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Haşim Kılıç, Yargıtay Başkanı Osman Arslan'ın
Anayasa Mahkemesi'ne yönelik sözlerini "Anayasa Mahkemesi'ne yapılmış bir
saldırı" olarak nitelediğini söyledi.
Kılıç, Arslan'ın Yüce Divan'da yargılama sürerken yaptığı açıklamaları "talihsizlik"
olarak niteledi.
Adli yılın başlaması dolayısıyla Yargıtay'da düzenlenen törenin ardından çıkışta,
Yargıtay Başkanı Osman Arslan'ın Anayasa Mahkemesi'ne yönelik eleştirileri hakkında
Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'ya soru yöneltildi.
Tuğcu, bu soruya, "Doğal bir şey. Zamanı gelince yanıtlayacağız. Şimdi
söyleyecek bir şey yok" yanıtını verdi.
Aynı yöndeki sorular üzerine Haşim Kılıç ise şöyle konuştu:
"Herkesin olduğu gibi sayın başkanın da düşüncelerini açıklama ve ifade
etme özgürlüğü vardır. Ben bu konuyu bu çerçevede değerlendiriyorum. Ancak öncelikle
sayın baro başkanının çok sorumlu konuşmasından dolayı kendisine teşekkür ediyorum.
Yüce Divan konusunun çok yoğun bir şekilde devam ettiği bir süreçte Sayın Yargıtay
Başkanı'nın, sanıkların belki de güvenini, olası bir ihtimalle güvenini sarsıcı
birtakım açıklamalarda bulunmalarını çok talihsiz ve sorumsuz bir konuşma olarak
niteliyorum. Bu konuşmayı Anayasa Mahkemesi'ne yapılmış bir saldırı olarak niteliyorum
ve bunun cevabı da kurumumuz tarafından verilecektir."
YARGITAY BAŞKANI NE DEMİŞTİ?
Yargıtay Başkanı Osman Arslan, Anayasa Mahkemesi'nin "bireysel başvuru"
önerisini değerlendirirken, Yüksek Mahkeme'nin iş yüküne de vurgu yaptı. Arslan,
"Yıllık ortalama 79 karar veren ve yıllarca verdiği kararları yazmayan/yazamayan
mahkemenin her yıl yüzbinlerce kararı nasıl oluşturacağı ve nasıl yazacağı kanıtlanmadıkça
bu mahkemeye böyle bir ek yük verilemez" dedi.
A
nayasa Mahkemesi'nin, bireysel başvuru isteği ile yasaları uygulamayı, bunun
doğal sonucu olarak da diğer yüksek mahkemeleri denetlemeyi istediğini savunan
Arslan, yasama tasarruflarını soyut bazda denetleyen mahkemenin yargı tasarruflarını
somut bazda, olay bazında denetleme isteminde bulunduğunu ifade etti.
"SÜPER TEMYİZ İSTEMİ"
Anayasa Mahkemesi'nin bu isteminin "süper temyiz istemi" niteliğinde
olduğunu söyleyen Arslan, aynı konuda iki kez temyiz yolunun kabul edilemeyeceğine
işaret etti.
Yüksek mahkemelerin denkliğinin esas olduğuna dikkati çeken Arslan, bu denkliğin
bozulmasının yargıda kaos yaratacağını, yüksek mahkemelerin çatışması sonucunu
doğuracağını ve yarar yerine zarar getireceğini kaydetti.
Anayasa Mahkemesi'nin, "bireysel başvuru ile yüksek mahkeme kararlarını
inceleyerek üstün statü kazanmak istediğini" ileri süren Arslan, mahkeme
için özel yapı oluşturulması, emeklilik yaşının artırılmak istenmesi ve farklı
ücret talep edilmesinin bu düşüncenin açık göstergesi olduğunu belirtti.
"PEK ÇOK ÜLKEDE ANAYASA MAHKEMESİ YOK"
Arslan, bireysel başvuru hakkının, demokrasinin, temel insan hak ve özgürlüklerinin
temel öğesi olarak gösterildiğini, AB üyesi olan ve olmayan pek çok ülkede Anayasa
Mahkemesi olmadığı gibi, Anayasa Mahkemesi olan pek çok ülkede bireysel başvuru
hakkı bulunmadığını vurguladı.