"Ben Atatürkçü düşüncelerim nedeniyle görevden alındım diyene sadece gülerim"
diyen Milli Eğitim Bakanı Çelik, "Benden önceki bakanlar döneminde kaç
kişi görevden alındı ona bakın" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, CNN Türk'de Ankara Kulisi programında soruları
yanıtladı. Bakan Çelik, imam-hatip liseleri ile ilgili bir soru üzerine, 1998
yılına kadar bütün ortaöğretim mezunlarının kendi kabiliyetleri ve başarılarına
göre üniversitelere girdiklerini ancak daha sonra birilerinin bir karar alarak
meslek liselerine katsayı getirdiklerini söyledi. Çelik, bu katsayı uygulamasıyla
meslek liselilerin önüne psikolojik bir bariyer konulduğunu vurguladı. Çelik,
Avrupa ülkelerinde meslek liselerine gitme oranı yüzde 65 ve genel liselere
gitme oranı yüzde 30'larda iken Türkiye'de bunun tersi olduğunu belirterek,
birçok öğrencinin iş sahası olmadığı gerekçesiyle meslek liselerini tercih etmediklerini
kaydetti. Çelik, dünyanın hiçbir yerinde meslek liselerinin öğrencilerine böyle
bir sınırlama getirilmediğini ve iradelerine gem vurulmadığını kaydetti.
12 YILLIK ZORUNLU EĞİTİME 2 YILDA ADAPTASYON SAĞLANIR
Bakan Çelik, AB üyelik müzakereleri çerçevesinde zorunlu eğitimin 12 yıla
çıkarılıp çıkarılmayacağı yönündeki bir soru üzerine, AB ülkelerinde sorunlu
eğitim konusunda bir kesinlik olmadığını bildirdi. Çelik, Belçika'da zorunlu
eğitimin 15 yıl, Yunanistan'da 9 yıl olduğunu belirterek, tarama sürecinde AB'ye
uyuma en yatkın alanlardan birinin de Milli Eğitim olarak belirlendiğini kaydetti.
Çelik, kaliteli eğitimin parayla ilgisi olduğunu vurgulayarak, "Bana 10-15
katrilyon para verilse hem teknolojik altyapıyı hem öğretmen açığını gideririm"
şeklinde konuştu.
Türkiye'de halen 8 yıllık zorunlu eğitimin oturtulamadığını, 700 bin öğrenciye
taşımalı eğitim uygulandığını anlatan Çelik, "Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde
ve İpsala'da on hanelik, 20 öğrencisi olan bir köyde lise açsanız ne olacak.
Bu öğrencileri de taşımak gerekecek.
Bugünkü sistemle bu yürümez. Ancak buna adaptasyonda çok uzun sürmez" dedi.
Çelik, taşımalı eğitime de devam edilerek, 2 yıl içinde 12 yıllık zorunlu eğitime
adaptasyonun sağlanabileceğini açıkladı.
ATATÜRKÇÜLÜK YÜZÜNDEN GÖREVDEN ALINDIĞINI SÖYLEYENE GÜLÜYORUM
Milli Eğitim Bakanı Çelik, bakanlığında ideolojik atamalar yapıldığına ilişkin sorular üzerine, "Bakanlığımda 74 bin öğrenci kadrosu var. 517 kişiyi görevden almışım. 74 bin içerisinde bu 500 kişi yüzde kaç eder? Bunun hepsinin ideolojik olduğunu varsaysanız yüzde 1 etmiyor. Eğer 704 kişiyi görevden alsal yüzde 1 eder. Sonuç itibariyle benden önceki bakanlar döneminde kaç kişi görevden alındı ona bakın" dedi. Çelik, Konya'da Cemalettin Kaplan'ın kitaplarını okula demirbaş kaydettiren il Milli Eğitim Müdürü ile ilgili soru üzerine de, "Ben o milli eğitim müdürünü görevden aldım ancak bundan dolayı değil. Başarılı bulmadığım için görevden aldım" şeklinde konuştu.
"Ben Atatürkçü düşüncelerim nedeniyle görevden alındım diyene sadece gülerim"
diyen Çelik, şunları söyledi: "Türkiye'de birçok şey istismar ediliyor.
Buradaki de budur. Atatürkçü olanlar, Atatürk'ü istismar edenler ve bir de Atatürk'ten
geçinenler var. Ben hırsızlığı tescil edilen insanları görevden aldım. Müfettiş
raporları da var. Sonra gazete gazete dolaşıp, Atatürkçü düşüncelerimden dolayı
görevden alındım diyor. Atatürk'ü istismar etmeyelim. Ben bunları duyduğumda
cidden gülüyorum."
"SEN AĞA BEN AĞA BU İNEĞİ KİM SAĞA"
Bakan Çelik, üniversite sınavları ve bir çok öğrencinin üniversitelere girememesiyle
ilgili bir soru üzerine, burada asıl sorunun üniversitelere yönelik talep fazlalığı
olduğunu söyledi. Çelik, Avrupa'da öğrencilerin liseyi bitirdiklerinde küçük
yaşlardan başlayan bir yönlendirme ile üniversiteye gidip gitmeme kararı verebildiklerini
belirterek, Türkiye'de de yeni getirilen rehberlik sistemi ile bunun sağlanmaya
çalışıldığını söyledi. Üniversiteye bitirenlerin daha çok para kazandığına inanıldığı
için üniversitelerin önünde yığılmalar olduğunu ifade eden Çelik, "Sen
ağa, ben ağa bu ineği kim sağacak. Çobanlara da, marangoza da, kaynakçıya da
ihtiyacımız var. Bu insanı engel olunarak değil, yönlendirmeyle olabilecek birşey.
Ben Van'ın kuş konmaz, kervan geçmez bir köyündendim. Şimdi bakanım. Bu fırsat
var. Dünyanın birçok yerinde bu fırsatı bulamazsın.
Biz insanlarımızın potansiyellerini doğru yönlendirmeliyiz" şeklinde konuştu.
'YÖK YASASI DEĞİŞMELİ'
Çelik, ÖSYM'nin YÖK'e bağlı olduğunu ve ÖSYM'nin YÖK'ün kararlarını uyguladığını belirterek, siyasi irade olarak buradaki yanlışlığın farkında olduklarını ve bu işi bakanlık ve YÖK'ün birlikte yapmalarını istediklerini ifade etti. Çelik, bunun için YÖK Yasası'nı değiştirmek gerektiğini ve böyle bir yasa hazırlığı yaptıklarında da kıyamet koptuğunu söyledi.
milliyet