hayatın gizliliğini ihlal etmek, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kayıt etmek, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek' suçlarını işledikleri öne sürülen tutuksuz polisler ve müştekiler ile avukatları katıldı. 104 sayfalık iddianamenin okunmasıyla başlayan duruşmada daha sonra sanıkların kimlik tespitine geçildi.
SİLAHLI POLİS GERGİNLİĞİ
Duruşma devam ederken salonda bulunan sivil polis olduğu belirtilen silahlı 2 kişi sanıklar ve avukatlarının tepkisine neden oldu. Bundan dolayı duruşmada kısa süreli gerginlik yaşandı. Sanık avukatları, bunun üzerine duruşmanın gizli yapılmasını talep etti. Ancak mahkeme heyeti, avukatların bu talebini, kamu düzenini bozacak bir durum olmadığı gerekçesiyle reddetti.
Duruşma, sanıkların bazılarının kimlik tespitinin tamamlanamaması nedeniyle yarına ertelendi. Yarınki duruşmada kimlik tespitinin ardından sanıkların savunmalarının alınacağı bildirildi.
SAHTE İSİMLERLE DİNLEDİLER
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli amir ve polislerin yasa dışı dinleme yaptıkları iddiasıyla başlatılan soruşturma sonunda 47 polis hakkında iddianame hazırlandı. Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mustafa Çiğdem tarafından hazırlanan ve 28 mağdur ile 13 müştekinin yer aldığı iddianamede aralarında emniyet amirlerinin de bulunduğu 47 polis tarafından yasa dışı olarak dinlenenler arasında MHP Hatay Milletvekili Şefik Çirkin'in de olduğu bilgisi yer aldı. Sanıkların dinlemeyi sistematik ve organizeli bir şekilde yaptığı kaydedilen iddianamede kimlerin ve nasıl dinlendiği şöyle anlatıldı:
"Hatay Emniyet İstihbarat Şube Müdürlüğünce yapılan iletişimin tespit edilmesi, dinlenmesi, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi çalışmaları ile ilgili önleme dinlemeleri faaliyetlerinde usulsüzlükler tespit edildiğinden, bu usulsüz dinleme faaliyetlerinin milletvekili, emekli hakim, muhtelif rütbedeki emekli asker, iktidar ve muhalefetteki partilerin taşra organlarının mensupları, muhtelif rütbedeki polisler, muhtelif unvanlardaki kamu yöneticileri, belediye başkanı ve mahalli idarelerin atanmış yöneticilerini de kapayacak şekilde; 'terör örgütü üyeliği', 'organize suç örgüt üyeliği', 'ihaleye fesat karıştırma, çek senet, uyuşturucu faaliyetleri' gibi gerekçelerle ve ancak suç-kişi arasında bir illiyet bağı kurulmadan ve zaman zaman da sahte isim ve adres kullanılarak gerçekleştirildiği anlaşılmıştır."
Ramazan ÇELİK/ HATAY