1998 yılından itibaren Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan sivil memur, doğuştan gelen sağlık problemi nedeniyle 2011 yılında protez ameliyatı olmuş ve ardından görevine dönerek işe başlamış ve işlerini hiç aksatmadan yerine getirmiştir. 16.02.2018 tarihinde periyodik muayene amacıyla Bandırma Devlet Hastanesine sevk edilen memura, yapılan muayene sonucunda "TSK'da görev yapamaz." raporu verilmiştir. Kati rapor ise onaylanmak üzere Bakanlığa gönderilmiş ve memura da kati rapor gelene kadar sıhhi izin verilmiştir. Halihazırda açıkta olan memur bu durumun kendisini mağdur ettiğini, 20 yıllık memuriyetinin yanmasını istemediğini belirterek, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinde sivil personel için ayrı bir muayene değerlendirme çizelgesinin düzenlenmesini ve kendisi gibi sivil memurların buna göre değerlendirilmesini talep ederek Kamu Denetçiliği Kurumuna başvuruda bulunmuştur.
KDK, Sivil personelin sağlık işlemleri ile ilgili olarak, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı Sağlık Yeteneği Yönetmeliğinin 76. maddesinde, ve 77. maddesinde düzenlemelerin yer aldığını belirterek; bu düzenlemelerden? Yönetmelikte sivil personele, açıktan veya naklen ataması yapılırken ya da sıhhi izin kullanması hali olmak üzere sadece iki durumda sağlık muayenesine tabi tutulma yükümlülüğü getirildiği sonucuna varmıştır. Ancak hemen ardından KDK, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı Personelinin Sağlık Muayene Yönergesinin Dördüncü Bölümünün 1. maddesinde ise Yönetmelikte öngörülmüş olan hallerin dışında sivil personelin sağlık durumlarının tespiti maksadıyla azami üç yılda bir defa periyodik muayeneye tabi tutulacağının düzenlendiğini ve başvurucunun da bu hüküm dolayısıyla periyodik muayene amacıyla hastaneye sevk edildiğini ve söz konusu rapor dolayısıyla mağdur edildiğini belirtmiştir.
KDK, İdarenin düzenleyici işlem tesis ederken üst hukuk normlarına uygun hareket etmesi, bir hakkın tesisi ve sona erdirilmesi noktasında üst norma aykırı olacak şekilde söz konusu normlarda öngörülmemiş bir yükümlülük öngörmemesi gerektiğini aksi durumun kanunilik ilkesinin ihlali olduğunu vurgulamıştır. Bu kapsamda değerlendirme yapan KDK, Yönetmelikte sivil personel için periyodik muayene yükümlülüğü getirilmemesine rağmen Yönerge ile sivil personelin azami üç yılda bir defa periyodik muayeneye tabi tutulmasının sivil personelin sağlık işlemleri için Yönetmelikte öngörülmüş olan yükümlülüklerini genişlettiği ve bu durumun normlar hiyerarşisine aykırılık teşkil ettiği sonucuna varmıştır.
KDK, Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı Personelinin Sağlık Muayene Yönergesinin Dördüncü Bölümünün 1'inci maddesinde öngörülen, "TSK personeli TSK İç Hizmet Kanunu ilgili maddeleri gereği sağlık durumlarının tespiti maksadıyla (sivil personel dahil, uzman erbaşlar hariç), azami üç yılda bir defa periyodik muayeneye tabi tutulur." hükmünün ve bu hüküm kapsamında başvuran hakkında tesis edilen işlemlerin ortadan kaldırılması için gereğinin yapılması hususunda MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞINA TAVSİYEDE BULUNULMASINA, karar vermiştir.
KDK kararı için tıklayınız.