Anasayfa

Vergi müfettiş yardımcısı davayı kazandı

Danıştay 2. Dairesi, 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavında başarısız olmasına yönelik işlemin iptali için açılan davada kararını verdi. Davalının iddiaları kabul edilerek işlem iptal edildi.

Haber Giriş : 2025-06-17T14:00, Son Güncelleme 2025-06-17T14:31

Mahkeme bilirkişi incelemesi yaptırdı

Davacı tarafından, davalı idarece yapılan sınavın klasik sınav teamüllerine uygun olmadığı, soru kitapçığı ve cevap anahtarında puanlamaların belli olmadığı, daha az doğru cevap veren adaylara daha yüksek puan takdir edilerek eşitliğe aykırı hareket edildiği iddia edilmiştir.

Davacının almış olduğu notların, objektif ölçme ve değerlendirme kurallarına uygun olup olmadığı hususunun çözümünün teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle Dairemizin 14/10/2021 günlü ara kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.

Danıştay: Eşit değerlendirme yapılmadığı kanaati oluşmuştur

Yukarıda yer verilen bilirkişi tespitleri ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacının katılmış olduğu sınavda sorulan sorulara verilen cevapların puanlaması yapılırken, ölçme ve değerlendirme ilkeleri bakımından eşitlik ilkesine uygun hareket edilip edilmediğini tereddüte mahal bırakmayacak şekilde tespit etme imkanının bulunmadığı, aynı soruya aynı doğru cevabı veren adaylara farklı puan takdir edilmesinin eşit değerlendirme yapılmadığı kanaatini doğurduğu, bu durumda, hem sorularda, hem cevap anahtarında, hem de cevap kağıtlarında soru (maddeli sorularda kendi içinde her bir madde) bazında puanlamanın açık olmaması dolayısıyla klasik sınav teamüllerine ve ölçme ve değerlendirme ilkelerine uyulmadan yapılan sınav değerlendirmesine dayalı olarak davacının başarısız sayılması yolunda tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Not: Konuya ilişkin benzer yeni kararlar Danıştay Başkanlığınca karar arama bölümüne konmuştur.

T.C.

DANIŞTAY

İKİNCİ DAİRE

Esas No: 2020/1846

Karar No: 2025/155

DAVANIN KONUSU:

Vergi müfettiş yardımcısı olan davacı tarafından;

1. 31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliğinin; 29/09/2018 günlü, 30550 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinin;

2. 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavında başarısız olmasına yönelik işlemin iptali istenilmiştir.

DAVACININ İDDİALARI:

Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinde yapılan 29/09/2018 günlü değişikliğin, yargı kararlarını etkisiz kılarak, sınav kurulu üyelerinin taşıması gereken kıdem koşulunu kaldırma amacıyla yapıldığı,

Davacının, vergi müfettiş yardımcılığı mesleğine giriş sınavında başarılı olarak mesleğe başladığı günden bu yana, pek çok aşamayı başarıyla geçerek yeterlik sınavına girmeye hak kazandığı,

Uzun süre başarılı bir şekilde görevini ifa etmesinin ardından katıldığı, klasik sınav teamüllerine aykırı şekilde yapılan sınav ile yetersiz addedilmesinin adil olmadığı,

İkinci sınav hakkı kapsamında katıldığı sınavda başarısız olmasına ilişkin dava konusu işlemin sonucunda mesleki kariyerini kaybederek Bakanlık teşkilatında memur kadrosuna atanacağı ileri sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI:

Davaya konu düzenlemenin, üst hukuk normlarına uygun olduğu, davacının katılmış olduğu yeterlik sınavının mevzuata ve hukuka uygun şekilde yapıldığı savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...

DÜŞÜNCESİ: Davacının sınav kağıtları ile emsal kağıtlar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporlarda; bazı sorularda soru kitapçıkları ve cevap anahtarları ya da cevap kağıtlarında soru (maddeli sorularda kendi içinde her bir madde) bazında puanlamanın açık olmadığı (mikro puanlamanın bulunmadığı), maddeli sorularda hangi maddenin değerinin kaç puan olduğunun varsayımsal olarak tespit edildiği; dolayısıyla, söz konusu sınavın klasik sınav teamüllerine aykırı şekilde yapıldığının belirtildiği bu haliyle klasik sınav teamüllerine ve ölçme ve değerlendirme ilkelerine uyulmadan yapıldığı anlaşılan sınav değerlendirmesine dayalı olarak davacının başarısız sayılması yolunda tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle bireysel işlemin iptaline; yürürlükten kaldırılan dava konusu Yönetmelik hükmüne ilişkin olarak ise karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : ...

DÜŞÜNCESİ: Dava; Vergi müfettiş yardımcısı olan davacı tarafından; 31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliğinin; 29/09/2018 günlü, 30550 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinin; 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavında başarısız olmasına yönelik işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Yönetmelikler" başlıklı 124. maddesinde; "Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler." hükmü yer almaktadır.

Dava konusu Yönetmelik, 178 sayılı Maliye Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 29. maddesine dayalı olarak, bu maddenin uygulanmasını sağlamak üzere çıkarılmış ise de; 10/07/2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan, Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin Geçici 1. maddesinde yer alan; "2/7/2018 tarihli ve 703 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile teşkilatlarına ilişkin kanun veya kanun hükmünde kararnameleri yürürlükten kaldırılan kamu kurum ve kuruluşlarından münhasıran devir ve geçiş hükümleri düzenlenenler dışında kalanlar hakkında ilgili Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenleme yapılıncaya kadar yürürlükten kaldırılan hükümlerin uygulanmasına devam olunur." hükmü dikkate alındığında, "vergi müfettişi istihdamına" ilişkin kuralları düzenleyen 178 sayılı KHK'nin ilga edilmesinin ardından, aynı konuyu düzenleyen 375 sayılı KHK'nin yürürlüğe girmesiyle, artık eski kuralların uygulanmasına devam olunamayacağı açıktır.

Bu itibarla, vergi müfettişi istihdamına yönelik kuralları içeren ve yürürlükteki tek yasal düzenleme olan 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 32. maddesinin somut uyuşmazlıkta "dayanak norm" olarak değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Başka bir ifadeyle, her ne kadar, dava konusu Yönetmelik, 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 29. maddesine dayalı olarak çıkarılmış ise de, anılan Yönetmeliğin ve buna dayalı işlemlerin hukuki denetiminin; yürürlükten kaldırılmış olan 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararname değil, pozitif hukukta yer alan 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname esas alınmak suretiyle yapılması gerekmektedir.

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 32. maddesinin, 07/12/2019 günlü, 30971 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7194 sayılı Kanun'un 51. maddesiyle değiştirilen güncel halinin ikinci fıkrasında; "Vergi Müfettiş Yardımcıları, fiilen üç yıl çalışmak ve yardımcılık döneminde performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartıyla yapılacak yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Yeterlik sınav konuları ile sınava ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Yapılacak yeterlik sınavında başarılı sayılabilmek için yeterlik sınavında alınan puanın yüz puan üzerinden en az altmış beş puan olması şarttır. Yeterlik sınavında başarılı olanlar Vergi Müfettişi olarak atanırlar. Yeterlik sınavında başarılı olamayanlar ise Hazine ve Maliye Bakanlığında derecelerine uygun memur kadrolarına atanırlar." hükmüne, beşinci fıkrasında ise; "Performans değerlendirme sisteminin oluşturulması ve yönetimi ile Vergi Müfettişlerinin görev, yetki ve sorumlulukları, mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri, yeterlikleri, yükselmeleri, görevlendirilmeleri ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihi itibarıyla yürürlükte olan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının 29/09/2018 günlü Yönetmelik ile değişik (ğ) bendinde; "Sınav Kurulu: Bakan onayı ile Vergi Başmüfettişi ve Vergi Müfettişi kadrolarında görev yapanlar ile öğretim üyeleri, bakanlık ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanlar arasından belirlenen, biri başkan olmak üzere en az beş asil ve iki yedek üyeden oluşan giriş ve yeterlik sınavlarını yapan kurulu... ifade eder." hükmü düzenlenmiştir.

Dava konusu Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin, 1. fıkrasının, 29/09/2018 günlü, 30550 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik (ğ) bendi yönünden;

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin, 1. fıkrasının, ğ) bendinin ilk halinde; "Sınav Kurulu: Bakan onayı ile Başkan veya Başkan Yardımcılarından birinin başkanlığında, en az sekiz yıl Vergi Müfettişi olarak görev yapanlar arasından seçilecek en az beş asıl ve iki yedek üyeden oluşan giriş ve yeterlik sınavlarını yapan kurulu... ifade eder." hükmü yer almakta iken, 27/03/2013 günlü, 28600 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile "en az sekiz yıl" ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.

Anılan düzenlemeye karşı açılan bir davada, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 03/12/2014 günlü, YD İtiraz No:2014/905 sayılı kararı ile "... dava konusu Yönetmeliğin 3. maddesine bakıldığında, vergi müfettiş yardımcılarının mesleki bilgilerini ölçecek sınav kurulunda yine vergi müfettiş yardımcılarının yer alabileceği anlaşılmakta olup bu durumun yapılacak sınavın objektifliğine uygun düşmeyeceği açıktır.

Diğer taraftan daha önce Kurul'da yer alabilmek için 8 yıl vergi müfettişi olarak çalışma koşulunun kaldırılma gerekçesi de idarece tam olarak ortaya konulmamıştır.

Bu durumda, sınav kurulunun oluşumuna yönelik dava konusu Yönetmeliğin 3/ğ maddesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır..." gerekçesi ile Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin, 1. fıkrasının, ğ) bendinin (27/03/2013 günlü Yönetmelik ile değişik halinin) yürütülmesinin durdurulmasına hükmedilmiştir.

Bu karar üzerine, Yönetmelik hükmünde yapılan 27/08/2015 günlü değişiklik ile sekiz yıl kıdem koşulu yeniden getirilmiş ise de, anılan hükmün dava konusu edilen 29/09/2018 günlü değişik halinde kıdem koşuluna yer verilmediği görüldüğünden, Danıştay İkinci Dairesince verilen 07/10/2020 günlü, E:2020/1862 sayılı ara kararı ile davalı idareden; "Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin, 1. fıkrasının, (ğ) bendinin 29/09/2018 günlü Yönetmelik ile değiştirilmeden önceki halinde yer alan ve sınav kurulu üyelerinin taşıması gereken "en az sekiz yıl kıdem koşulunun" kaldırılma sebepleri ile önceki düzenlemelerden farklı olarak vergi müfettişleri dışında; öğretim üyeleri ile bakanlık ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan kişilerin de sınav kurulunda görev almasının yolunu açan düzenlemenin sebep ve amaçlarının sorulmasına " karar verilmiştir.

Davalı idarece, ara kararına cevaben; "Söz konusu değişiklik ile Vergi Denetim Kurulu tarafından yapılan sınavlar için teşkil edilen sınav kurulunun, alanında uzman kişilerden oluşmasının sağlanması amaçlanmaktadır." açıklamasında bulunulmuş, kıdem koşuluna yer verilmemesine yönelik olarak ise herhangi bir açıklama yapılmamıştır.

Yukarıda özetlendiği üzere, dava konusu düzenlemenin ilk halinde var olan ve daha sonra idarece 27/03/2013 tarihinde yürürlükten kaldırılan, sınav kurulu üyelerinin sahip olması gereken "sekiz yıl kıdem koşulunun" 27/08/2015 günlü değişiklik ile yeniden getirilmesinin sebebi, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun, yukarıda sözü edilen 03/12/2014 günlü, YD İtiraz No:2014/905 sayılı kararıdır. Başka bir ifade ile 27/08/2015 günlü değişiklik, yargı kararı üzerine getirilmiş bir düzenlemedir. Söz konusu yargı kararında, "sekiz yıl kıdem koşulunun kaldırılma gerekçesinin idarece tam olarak ortaya konulmamış olması" bir hukuka aykırılık sebebi olarak belirtilmiştir. Bu yargı kararı üzerine 27/08/2015 tarihinde yeniden düzenlenmiş olan hükmü tamamiyle değiştiren işbu davaya konu 29/09/2018 günlü Yönetmelik ile değişik düzenlemede, kıdem koşuluna yer verilmemiş ve ara kararı ile sorulmasına karşın, kıdem koşuluna yer verilmemiş olmasının sebepleri açıklanmamıştır.

Bu durumda, davalı idarece, yargı kararı uyarınca getirilen kuralı kaldıran ve bunun gerekçelerini de ortaya koymayan dava konusu düzenlemede hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.

Öte yandan, dava konusu düzenlemede, sınav kurulu başkan ve üyelerinin; vergi başmüfettişi ve vergi müfettişi kadrolarında görev yapanların yanı sıra, öğretim üyeleri, bakanlık ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanlar arasından belirleneceği düzenlenmiş ise de, bu kişilerin; nitelikleri, unvanları, uzmanlıkları ve seçim usüllerine yönelik olarak bir belirleme yapılmadığı görülmektedir.

Vergi müfettiş yardımcılarının görev ve yetki alanlarına giren yürürlükteki mevzuat ve bu mevzuatın uygulamasını; inceleme, teftiş ve soruşturma yöntemleri hakkındaki bilgilerini; mesleğin gerektirdiği diğer bilgi ve nitelikleri kazanıp kazanmadıklarını ölçmek üzere yapılan yeterlik sınavlarını gerçekleştiren sınav kurulunda, vergi başmüfettişi ve vergi müfettişi kadrolarında görev yapanlar dışında da sınav kurulu üyesi görevlendirme konusunda idarenin takdir yetkisi bulunduğu açık olmakla birlikte, bu kişilerin, vergi müfettişliği görev alanına ilişkin bilgi birikimine sahip olanlar arasından seçilmesi gerektiği açıktır.

Bu itibarla; uzmanlık alanı belirtilmeksizin tüm öğretim üyelerinin ya da herhangi bir kamu görevlisinin, vergi müfettişliği yeterlik sınavında görevlendirilmesine imkan veren düzenlemede bu yönüyle de hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uyarlık bulunmamaktadır.

Davacının katıldığı 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavında başarısız olmasına yönelik bireysel işlemin iptali istemi yönünden ise;

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin "Yeterlik sınavı notlarının değerlendirilmesi" başlıklı 33. maddesinde; "(1) Yeterlik sınavı önce yazılı, sonra da sözlü olarak yapılır. Yazılı sınavı kazanamayanlar sözlü sınava giremezler.

(2) Yazılı ve sözlü sınav ayrı ayrı olmak üzere 100 tam puan üzerinden değerlendirilir.

(3) Yazılı sınavdan başarılı sayılmak için sınav gruplarının her birinden alınan notların 50'den, notlar ortalamasının da 65'den aşağı olmaması gerekir.

(4) Sözlü sınavda Sınav Kurulu başkan ve üyelerinin her biri tarafından ayrı ayrı verilen puanların aritmetik ortalaması sözlü sınav notunu oluşturur.

(5) Yazılı ve sözlü sınav notlarının aritmetik ortalaması yeterlik sınav notunu teşkil eder..." kuralı düzenlenmiştir.

Danıştay İkinci Dairesince yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda; her bir sınav konusundan en az 50 puan alma koşulunu sağlayamayan ve notlar ortalaması 65 puandan düşük olan davacının, yeterlik yazılı sınavında başarısız sayılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliğinin; 29/09/2018 günlü, 30550 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik ile değişik "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının (ğ) bendinin iptali, bireysel işlem yönünden ise davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği düşünüldü:

MADDİ OLAY:

Vergi müfettiş yardımcısı olarak görev yapan davacı, 13-16 Ocak 2020 tarihleri arasında yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavına katılmış, anılan sınavda başarısız olması üzerine bakılan davayı açmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

İLGİLİ MEVZUAT:

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 32. maddesinin ikinci fıkrasında; "Vergi Müfettiş Yardımcıları, fiilen üç yıl çalışmak ve yardımcılık döneminde performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartıyla yapılacak yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Yeterlik sınav konuları ile sınava ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Yapılacak yeterlik sınavında başarılı sayılabilmek için yeterlik sınavında alınan puanın yüz puan üzerinden en az altmış beş puan olması şarttır. Yeterlik sınavında başarılı olanlar Vergi Müfettişi olarak atanırlar. Yeterlik sınavında başarılı olamayanlar ise Hazine ve Maliye Bakanlığında derecelerine uygun memur kadrolarına atanırlar." hükmüne, beşinci fıkrasında ise; "Performans değerlendirme sisteminin oluşturulması ve yönetimi ile Vergi Müfettişlerinin görev, yetki ve sorumlulukları, mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri, yeterlikleri, yükselmeleri, görevlendirilmeleri ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin "Tanımlar" başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının 29/09/2018 günlü Yönetmelik ile değişik (ğ) bendinde; "Sınav Kurulu: Bakan onayı ile Vergi Başmüfettişi ve Vergi Müfettişi kadrolarında görev yapanlar ile öğretim üyeleri, bakanlık ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanlar arasından belirlenen, biri başkan olmak üzere en az beş asil ve iki yedek üyeden oluşan giriş ve yeterlik sınavlarını yapan kurulu... ifade eder." hükmü, "Vergi Müfettiş Yardımcılarının yeterlik sınavı" başlıklı 30. maddesinin 2. fıkrasında ise; "Yeterlik sınavı ile Vergi Müfettiş Yardımcılarının görev ve yetki alanlarına giren yürürlükteki mevzuat ve bu mevzuatın uygulamasını; inceleme, teftiş ve soruşturma yöntemleri hakkındaki bilgilerini; mesleğin gerektirdiği diğer bilgi ve nitelikleri kazanıp kazanmadıkları ölçülür." hükmü, "Yeterlik sınavı notlarının değerlendirilmesi" başlıklı 33. maddesinde; "(1) Yeterlik sınavı önce yazılı, sonra da sözlü olarak yapılır. Yazılı sınavı kazanamayanlar sözlü sınava giremezler.

(2) Yazılı ve sözlü sınav ayrı ayrı olmak üzere 100 tam puan üzerinden değerlendirilir.

(3) Yazılı sınavdan başarılı sayılmak için sınav gruplarının her birinden alınan notların 50'den, notlar ortalamasının da 65'den aşağı olmaması gerekir.

(4) Sözlü sınavda Sınav Kurulu başkan ve üyelerinin her biri tarafından ayrı ayrı verilen puanların aritmetik ortalaması sözlü sınav notunu oluşturur.

(5) Yazılı ve sözlü sınav notlarının aritmetik ortalaması yeterlik sınav notunu teşkil eder..." kuralı düzenlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Davacının, yeterlik sınavının yazılı aşamasında başarısız sayılması işlemine ilişkin olarak: 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavının; Vergi Hukuku ve Özel Hukuk, Muhasebe, Vergi İnceleme Usul ve Uygulamaları ve Gider ve Milli Emlak Mevzuatı ile Teftiş ve Soruşturma Usul ve Esasları konularından oluştuğu ve yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca yeterlik sınavında başarılı olmak için, sınav konularının her birinden alınan notların 50'den, notlar ortalamasının da 65'ten aşağı olmaması gerektiği kurala bağlanmıştır.

Davalı idarece, yeterlik sınavında yukarıda belirtilen koşulları sağlayamadığı gerekçesiyle davacı başarısız sayılmıştır.

Davacı tarafından, davalı idarece yapılan sınavın klasik sınav teamüllerine uygun olmadığı, soru kitapçığı ve cevap anahtarında puanlamaların belli olmadığı, daha az doğru cevap veren adaylara daha yüksek puan takdir edilerek eşitliğe aykırı hareket edildiği iddia edilmiştir.

Davacının almış olduğu notların, objektif ölçme ve değerlendirme kurallarına uygun olup olmadığı hususunun çözümünün teknik bilgiyi gerektirmesi nedeniyle Dairemizin 14/10/2021 günlü ara kararı ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir. Her bir ders için uzmanlık alanına göre ayrı ayrı belirlenen bilirkişiler tarafından hazırlanan raporlarda şu saptamalara yer verilmiştir:

1- "Gider ve Milli Emlak Mevzuatı ile Teftiş ve Soruşturma Usul ve Esasları" konusunun 15 puanlık 5. sorusuna ilişkin olarak;

"Gerek cevap anahtarında, gerekse puanlama cetvelinde beşinci sorunun cevabı olarak belirlenen on maddenin puan değerinin ayrı ayrı belirtilmediği görülmüştür. Bu nedenle, kanaatimizce her bir maddenin 1,50 puan değerinde olduğu kabul edilmelidir. Fakat emsal kağıtlara verilen puanlar dikkate alındığında şu durumla karşılaşılmaktadır.

> A.Ç.'ye doğru olarak yazdığı her bir madde için 2,25 puan verilmiştir.

> E.D.'ye (cevap anahtarında yer almayan detaylı açıklamalar da olmakla

birlikte) doğru olarak yazdığı her bir madde için 3 puan verilmiştir.

> M.K.Ş'ye doğru olarak yazdığı her bir madde için yaklaşık 2,33 puan verilmiştir.

Bu durumda davacı Abdullah Aksoy, cevap anahtarında on madde halinde yer alan bilgilerden üç tanesini yaklaşık olarak doğru biçimde cevap kağıdına yazdığı için, kanaatimizce davacıya bu sorudan 7 verilmesi doğru olacaktır. Zira davacıyla benzer oranda doğru cevap veren M.K.Ş'ye de bu sorudan 7 puan verilmiştir.

2- "Gider ve Milli Emlak Mevzuatı ile Teftiş ve Soruşturma Usul ve Esasları" konusunun 25 puanlık 6. sorusuna ilişkin olarak;

"Davalı Kurum tarafından hazırlanan cevap anahtarında, sorunun cevabı olarak dört başlık altında belirtilen hususların puanlamaya nasıl etki edeceğine ilişkin herhangi bir ibareye rastlanmamaktadır. Sınav soru kağıdında ve puanlama cetvelinde de bu hususa ilişkin herhangi bir açıklama yer almamaktadır. Bu nedenle, bu soruya ilişkin puanlamanın mikro düzeyde nasıl yapıldığı anlaşılamamıştır.

...

Neticede; her ne kadar gerek davacının gerekse emsal kağıtların puanlamasının mikro düzeyde nasıl yapıldığı anlaşılamamış ve bu nedenle adaylara verilen puanların karşılaştırılmasında zorluk yaşanmışsa da; davacının cevapları, cevap anahtarı ve emsal kağıtlar birlikte değerlendirildiğinde soruyu yalnızca TCK açısından belirli ölçüde doğru biçimde cevaplayıp 4483 sayılı Kanun'daki usul hakkında detaylı bilgiler veren; cevap anahtarında belirtilen diğer hususlar hakkında açıklama yapmayan, bununla birlikte emsal kağıtların sahibi olan adaylardan (az da olsa) daha fazla doğru bilgi içerecek şekilde soruyu cevaplayan davacıya bu sorudan verilen puanda hata olmadığı kanaatine ulaşılmıştır.

Bununla birlikte, toplam 25 puan değerinde olan sorunun mikro düzeyde nasıl puanlandığına ilişkin soru kağıdında ve puan cetvelinde herhangi bir açıklamanın bulunmaması, soru ile cevap anahtarı arasında tam bir uyum bulunmadığının anlaşılması ve adayların cevaplarının puanlanmasında tutarsızlıklar bulunması nedeniyle 6. soru bakımından sınavın ölçme ve değerlendirme ilkeleriyle klasik sınav teamüllerine uygun olmadığı sonucuna varılmıştır."

3- "Vergi İnceleme Usul ve Uygulamaları" konusunun 55 puanlık 1. sorusuna ilişkin olarak;

"Bu sorunun toplam puan değeri 55 (elli beş) puan olarak belirlenmiş ancak sınav komisyonu tarafından cevap kağıdının değerlendirilmesine ilişkin işlem ve aşamalar itibariyle kaç puan verileceğini gösteren mikro puan cetveline yer verilmemiştir. Buna göre soruda hangi hesaplama için kaç puanın verildiği bilgisi bulunmamaktadır. Bu nedenle tarafımızdan yapılan incelemede davacının cevap kağıdında yapmış olduğu işlem ve hesaplamaların değerlendirilmesinde dava dosyasında yer alan emsal kağıtların sınav komisyonu tarafından takdir edilen puanları dikkate alınacaktır.

...

Davacı tarafından yapılan açıklama ve hesaplamalar emsal kağıtlar ile birlikte değerlendirildiğinde davacıya bu soru için sınav komisyonu tarafından takdir edilen 16 puan yerine 18 puan verilmesi uygun görülmüştür."

Yukarıda yer verilen bilirkişi tespitleri ile dosyada yer alan bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesi sonucunda; davacının katılmış olduğu sınavda sorulan sorulara verilen cevapların puanlaması yapılırken, ölçme ve değerlendirme ilkeleri bakımından eşitlik ilkesine uygun hareket edilip edilmediğini tereddüte mahal bırakmayacak şekilde tespit etme imkanının bulunmadığı, aynı soruya aynı doğru cevabı veren adaylara farklı puan takdir edilmesinin eşit değerlendirme yapılmadığı kanaatini doğurduğu, bu durumda, hem sorularda, hem cevap anahtarında, hem de cevap kağıtlarında soru (maddeli sorularda kendi içinde her bir madde) bazında puanlamanın açık olmaması dolayısıyla klasik sınav teamüllerine ve ölçme ve değerlendirme ilkelerine uyulmadan yapılan sınav değerlendirmesine dayalı olarak davacının başarısız sayılması yolunda tesis olunan işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.

Dava konusu Yönetmelik hükmüne gelince;

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin, 07/04/2021 günlü, 31447 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 75. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı dikkate alındığında, dava konusu düzenleme yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. 31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin 3. maddesinin 1. fıkrasının, 29/09/2018 günlü Yönetmelik ile değişik (ğ) bendinin iptali istemine yönelik olarak KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA oyçokluğuyla;

2. Davacının, 13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavında başarısız sayılmasına ilişkin işlemin İPTALİNE oyçokluğuyla;

3. Aşağıda dökümü yapılan ve davacı tarafından yatırılan ...-TL yargılama giderinin ve ...-TL bilirkişi ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine, davalı idare tarafından yatırılan ...-TL yargılama giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına, kararın kesinleşmesinden sonra artan posta ücretinin taraflara iadesine;

4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen ...-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine;

5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere 13/01/2025 tarihinde karar verildi.

(X) KARŞI OY :

375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Ek 32. maddesinin ikinci fıkrasında; "Vergi Müfettiş Yardımcıları, fiilen üç yıl çalışmak ve yardımcılık döneminde performans değerlendirmesine göre başarılı olmak şartıyla yapılacak yeterlik sınavına girmeye hak kazanırlar. Yeterlik sınav konuları ile sınava ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir. Yapılacak yeterlik sınavında başarılı sayılabilmek için yeterlik sınavında alınan puanın yüz puan üzerinden en az altmış beş puan olması şarttır. Yeterlik sınavında başarılı olanlar Vergi Müfettişi olarak atanırlar. Yeterlik sınavında başarılı olamayanlar ise Hazine ve Maliye Bakanlığında derecelerine uygun memur kadrolarına atanırlar." hükmüne; beşinci fıkrasında ise, "Performans değerlendirme sisteminin oluşturulması ve yönetimi ile Vergi Müfettişlerinin görev, yetki ve sorumlulukları, mesleğe alınmaları, yetiştirilmeleri, yeterlikleri, yükselmeleri, görevlendirilmeleri ve yer değiştirmelerine ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.

31/10/2011 günlü, 28101 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Vergi Denetim Kurulu Yönetmeliği'nin "Yeterlik sınavı notlarının değerlendirilmesi" başlıklı 33. maddesinde; "(1) Yeterlik sınavı önce yazılı, sonra da sözlü olarak yapılır. Yazılı sınavı kazanamayanlar sözlü sınava giremezler.

(2) Yazılı ve sözlü sınav ayrı ayrı olmak üzere 100 tam puan üzerinden değerlendirilir.

(3) Yazılı sınavdan başarılı sayılmak için sınav gruplarının her birinden alınan notların 50'den, notlar ortalamasının da 65'den aşağı olmaması gerekir.

(4) Sözlü sınavda Sınav Kurulu başkan ve üyelerinin her biri tarafından ayrı ayrı verilen puanların aritmetik ortalaması sözlü sınav notunu oluşturur.

(5) Yazılı ve sözlü sınav notlarının aritmetik ortalaması yeterlik sınav notunu teşkil eder..." kuralı düzenlenmiştir.

13-16 Ocak 2020 tarihlerinde yapılan vergi müfettişliği yeterlik yazılı sınavının, Vergi Hukuku ve Özel Hukuk, Muhasebe, Vergi İnceleme Usul ve Uygulamaları ve Gider ve Milli Emlak Mevzuatı ile Teftiş ve Soruşturma Usul ve Esasları konularından oluştuğu ve yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca yeterlik sınavında başarılı olmak için, sınav konularının her birinden alınan notların 50'den, notlar ortalamasının da 65'ten aşağı olmaması gerektiği kurala bağlanmış olup, bilirkişi incelemesi sonucunda her bir sınav konusundan en az 50 puan alma koşulunu Gider ve Milli Emlak Mevzuatı ile Teftiş ve Soruşturma Usul ve Esasları konusuna ilişkin olarak sağlayamadığı anlaşılan ve ortalaması 65 puandan düşük olan davacının, yeterlik yazılı sınavında başarılı olma kriterlerini sağlayamadığı görülmektedir.

Bu itibarla, ölçme ve değerlendirme ilkelerine uygun olarak yapılan sınav sonucunda; davacının yeterlik yazılı sınavında başarısız sayılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığından bireysel işlemin iptali yönünde verilen çoğunluk kararına katılmıyoruz.

(XX) KARŞI OY :

Dava konusu edilen Yönetmelik maddesinin dava devam ederken başka bir düzenleyici işlemle değiştirilmesi veya yürürlükten kaldırılması, davanın esasının görüşülmesine engel olmayacağı görüşünde olduğumdan, Dairece düzenleyici işleme yönelik olarak verilen karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karara katılmıyorum.

Memurlar.Net