Anasayfa

Gündüz mobilya atölyesinde, akşam film setinde

Ankara'da Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü'nü bitiren Muhammet Ali Deniz (25), çocuk yaşta çırak olarak girdiği babasının mobilya atölyesinde çalışmaya devam ederken, boş zamanlarında senaryosunu yazıp çektiği filmlerle yurt içi ve yurt dışındaki festivallerde 30'a yakın ödül aldı.

Haber Giriş : 2025-08-14T15:57, Son Güncelleme 2025-08-14T15:58

Muhammet Ali Deniz, Ankara Siteler'de babasının mobilya atölyesinde 14 yaşında çırak olarak çalışmaya başladı. Deniz, sinemaya olan ilgisi nedeniyle üniversitede Radyo Televizyon ve Sinema okudu. Üniversitede arkadaşlarıyla kurduğu ekiple kısa film çeken Deniz, mezuniyetten sonra da mobilya atölyesinde çalışmaya ve kısa film çekmeye devam etti. Gün içinde atölyede ölçü alıp, dolap montajı yapan Deniz, kalan vaktinde senaryosunu yazıp çektiği filmlerle yurt içi ve yurt dışındaki festivallerde 30'a yakın ödül aldı. Bazı filmlerde kendisi de rol alan, aynı zamanda dizilerde de küçük roller üstlenen Deniz, aldığı ödüllerin hepsinin çok değerli olduğunu söyledi.

'SİNEMA ÇOCUKLUK HAYALİMDİ'

Deniz, baba mesleğini sürdürmek ve film projelerine finansman sağlamak için mobilya imalatında çalışmaya devam edeceğini belirterek, "Ağır malzemeler olduğu için hala babama yardım ediyorum. Dolap, kapı ve mutfak dolabı yapıyoruz. Bu işlerin yanı sıra sinema çocukluk hayalimdi. Sinema ve dizi oyuncusu olmak da içimde vardı. Lisede tiyatroyla başladım, sonra üniversitede sinema okudum. Arkadaşlarımızla yaptığımız kısa filmlerle ise sinema sektörüne girmiş oldum. Tiyatroya başladıktan sonra hocalarım beni Erdal Hoca (Beşikçioğlu) gibi ünlü hocaların yanına götürdüler. Sonra küçük olduğum için beni daha farklı yerlere yönlendirdiler. Özel bir tiyatroya geçtim ve sahne, sahne düzeni, ışık ve sesi burada öğrendim. Ama televizyon ve kamerayla iç içe olmanın zevki daha farklıydı" dedi.

'YOKLUKLARLA ÇEKİLEN FİLMLER'

Deniz, küçüklüğünden gelen Yeşilçam aşkıyla Sivas'ta Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü okuduğunu söyleyerek, "Okuldaki hocalarımız da bize destek oldular. Ramazan ve Enes adında da 2 ekip arkadaşım vardı. Biri senaryo yazıyordu, diğeri de kameramanlık yapıyordu. Ben oyunculuk da yaptığım için tam bir ekip kurduk. Onlarla beraber film çekmeye başladık. Filmlerimizi yurt içi ve yurt dışında festivallere gönderdik. Geri dönüşler çok olumlu oldu ve filmlerimi birçok festivalden seçki almaya başladı. 30'a yakın ödül aldık. Meçhul isimli kısa filmimiz, Hindistan'da, Golden Lion International Film Festivali'nde, en iyi uluslararası kısa film, en iyi kısa deneysel film ve en iyi kısa sessiz film ödüllerine layık görüldü. Aynı filmimiz, Madrid Kısa Film Festivali'nde en iyi kısa deneysel film, en iyi sinematografi ödülleri aldı. 31'inci Adana Altın Koza Film Festivali'nde ise finalist oldu. Piknik isimli filmimiz ise Amerika'da düzenlenen Student World Impact Film Festivali'nde mansiyon ödülü alırken, Hindistan Kalakari Film Festivali ve İngiltere'deki festivallerde seçkiler arasına girdi. Meçhul filmimizle Altın Koza Film Festivali'nde final gördük. Bunlar bizim için en önemli ödüllerdi. Hepsinin beratlarını bize yolladılar. Çok büyük gurur duyduk. Çünkü yokluklarla çekilen filmlerdi" diye konuştu.

MOBİLYA MONTAJI YAPTIĞIMI DUYUNCA ŞAŞIRIYORLAR'

Mobilya montajı ve sinemayı aynı anda yürüten Deniz, insanların bu duruma şaşırdıklarını ifade ederek, "Oyuncu arkadaşlarım, yönetmenler ve set arkadaşlarımız mobilya montajı yaptığımı duyunca şaşırıyorlar. İhtiyacı olanlar da oluyor. 'Mutfak dolabı yapıyor musunuz?' diye soranlar oluyor. Onlara da yardımcı olmaya çalışıyorum. Mobilyacılık ve sinemayı aynı anda yürütmem benim için sorun olmuyor. Ailem başta iki işi aynı anda yürütmeme tepki gösteriyordu. 'Boş ver gel mobilyacı ol, dükkanın başına geç diyorlardı.' İşi başarıp, ödülleri onlara getirdikten sonra devam etmemi istediler" dedi.

DHA