CHP Mersin Milletvekili Mustafa Özyürek, Bankacılık Yasa Tasarısının IMF'nin
dayatması sonucunda aceleye getirilerek komisyonda görüşülmeye başlandığını
belirterek, ''Türkiye ekonomisinin geleceği, bu tasarının geçmesi durumunda
geleceği vaadedilen 860 milyon dolara kalmışsa koyverin gitsin'' dedi.
Bankacılık Yasa Tasarısı'nın tümü üzerindeki görüşmeler TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu'nda devam ediyor.
Özyürek, komisyonda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı tarafından geri gönderilen
yasalar ile ilgili bazı iktidar milletvekillerinin, (Cumhurbaşkanı yasaların
üstünde mi?) diyerek tepki gösterdiğini hatırlatarak, ''Bunu yapıyorsunuz ama
IMF isteyince akan sular duruyor'' dedi.
''KANIMIZA DOKUNUYOR''
IMF'nin dayatması sonucu meclisin gece-gündüz ve hafta sonları da çalışmaya
başladığını belirten Özyürek, ''Sanki ülke savaşa girecek''diye konuştu. IMF'nin,
Bankacılık ve Sosyal Sigortalar Kurumu yasa tasarısını Meclisin son günlerinde
bir dayatma olarak ortaya koyduğunu ve iktidarın da bunu pervasızca yerine getirmeye
çalıştığını savunan Özyürek, şunları söyledi:
''Biz çalışmaktan kaçmıyoruz. Bankacılıkla ilgili olarak da bugüne kadar bir
engelleme yapmadık. Ama IMF'nin bu dayatması ve karşılığında yapılanlar kanımıza
dokunuyor.
Muhalefet bu yasaları engelliyormuş ve 860 milyon dolar gelmediği için de ekonomi
kötüye gidiyormuş. Bazı ekonomi programlarında birtakım çıkar çevreleri ve işi
bilmeyenler bunları söylüyor. Ben bu sözlere karşı TBMM Başkanının meclise sahip
çıkmasını beklerdim. TBMM'ye karşı bu programlarda çok aşağılayıcı bir takım
yaklaşımlarda bulunulmuştur. Türkiye ekonomisinin geleceği, bu tasarının geçmesi
durumunda geleceği vaadedilen 860 milyon dolara kalmışsa koyverin gitsin. Ben
öncelikle yasamaya saygı bekliyorum. Meclis Başkanından da böyle bir görev bekliyorum.
Meclis IMF'nin dayatması ile değil kendi iradesi ile çalışır.
Meclis başkanı herhalde ekonomi programlarını fazla izlemiyor. Erzurumdaki
o münasebetsiz ve yanlış olay karşısında müthiş demeçler veren Başkandan bu
konuda da bir tavır koymasını beklerdik.'' CHP'nin kongre sürecine girdiğini
ve hafta sonları yapılacak kongrelere milletvekillerinin katılmak durumunda
olduğunu belirten Özyürek, ''Siz şimdi Cumartesi çalışma koydunuz. Canınız sağolsun,
bizi hapsetmeye kalkıyorsunuz. Ama şunu iyi bilin ki biz her iki görevimizi
de yapacağız. IMF'nin bu dayatmalarına karşı yapılanlarla Türkiye'nin bağımsızlığını
koruyacağını düşünmüyorum. CHP gerek komisyonlarda gerekse genel kurulda içtüzüğün
verdiği tüm haklarını kullanacaktır. Biz IMF'den gelen talimatı değil halkın
verdiği iradeyi ortaya koyacağız'' diye konuştu.
''TASARI IMF'NİN DAYATMASI''
CHP İstanbul Milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu, tasarının alt komisyonundaki
görüşmelerinin, Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı durumu özetlediğini ve siyasi
iktidarın tercihlerini de net biçimde ortaya koyduğunu söyledi. Bankacılık sektörü
ile ilgili düzenlemede amacın sadece bu sektörü nasıl kar ettirebilirim yaklaşımı
olmaması gerektiğini belirten Kumkumoğlu, tasarının görüşmeleri sırasında iktidarın
gerek dış gerekse iç baskılarla karşı karşıya olduğunu öne sürdü.
Bu baskılara gerek muhalefet gerekse bazı iktidar partisi üyelerinin karşı
çıktığını ifade eden Kumkumoğlu, ''Bu yasa genel kuruldan çıkarsa ben eminim
ki bazı iktidar milletvekillerinin kendi iç dünyasındaki muhalefete rağmen çıkacaktır''
dedi. Tasarının IMF'nin dayatması olduğunu herkesin kabul ettiğini söyleyen
Kumkumoğlu, artık sıranın kurumlara geldiğini ve IMF'nin (Şu kurumu kaldırmazsanız
şu kaynağı aktarmayız) demeye başladığını ileri sürdü. Kumkumoğlu, tasarıda
genel müdürlük ve yardımcıları ile düzenlemelerin dışında çalışanlarla ilgili
tek bir maddenin bile yer almamasını da eleştirerek, ''Çalışanlarla ilgili sadece,
sözleşmeden kaynaklanan hakların bazılarını iptal etmek dışında bir madde tasarıda
yer almamıştır''dedi.
''KIZILAY'DA ASILMALI''
AK Parti Samsun Milletvekili Musa Uzunkaya da bankaların içini boşaltanlara
yönelik yaptırımların yeterli olmadığını belirterek, ''70 milyon insanının kanını
sülük gibi emenler, kendilerine piyango çıkmış gibi yatlarla dünyayı dolaşanlar
Kızılay Meydanı'nda asılmalı. Gerçi idam kaldırıldı ama...'' dedi.
Birleşimi yöneten Komisyon Başkanvekili Altan Karapaşaoğlu'nun ''sözleriniz
tutanaklara geçiyor, idam lafını geri alın'' demesi üzerine, idamın Anayasa
ve yasalardan çıkarıldığını hatırlatan Uzunkaya, kişisel olarak ölüm cezasından
yana olduğunu ifade etti. ''İdam kalktı ama bu kişiler ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasına çarptırılmalı. 70 milyonunun ahı var'' diyen Uzunkaya, idamın,
ABD'de olduğu gibi Türkiye'de uygulanması gerektiğini savundu.
CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi'nin ''ABD'deki uygulamayı savunuyorsanız
elektrikli sandalye olmalı'' demesine Uzunkaya, ''Suçun türüne göre Kızılay'a
güzel bir sandalye konabilir'' karşılığını verdi.
Uzunkaya, ülkenin, bankaların içini boşaltmadan dolayı büyük zarara uğradığını,
bu nedenle yapılacak düzenlemelerin önemli olduğuna işaret ederek, ''Bankaların
içi boşalırken BDDK'nın, TMSF'nin, SPK ve Merkez Bankası'nın mesuliyeti yok
mu?'' diye sordu.
Bankaların içinin boşaltılması konusunda geçmişte bakanlara sordukları sorulara,
''gizli'' gerekçesiyle yanıt verilmediğini anlatan Uzunkaya, konuyla ilgili
olan Anayasa'nın 138. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.
AKP'li milletvekilinden idam cezası temennisi...
IMF'nin yeni stand-by anlaşmasının ilk gözden geçirmesi için TBMM'den çıkarılmasını
istediği Bankacılık Yasa Tasarısı'nı görüşmeye başlayan Plan ve Bütçe Komisyonu'nunda
IMF baskısı eleştirildi. AKP'li Musa Uzunkaya temennisinin ABD'deki gibi idam
cezası uygulanması olduğunu bildirdi.
Plan ve Bütçe Komisyonu'nu uzun bir süredir alt komisyonda bulunan Bankacılık
Yasa Tasarısı'nı görüşmeye başladı. Komisyon, IMF'nin ön koşulu nedeniyle yarın
da günü de çalışacak.
CHP'li Mustafa Özyürek, komisyonda tasarıyla ilgili görüşlerini açıklarken,
IMF'nin tasarıya müdahalelerine ve TBMM'den çıkarılması için yaptığı baskıya
dikkat çekerek.
"IMF, Parlamento'yu baskı altında tutuyor. Meclis IMF istedi diye uzun
zamandan beri ilk kez cumartesi çalışacak. Meclis Başkanı'nın parlamentoyu baskı
altında tutan bütün girişimleri ister IMF'den, ister Borsa'dan gelsin 'kınıyorum'
demesini ben beklerdim" dedi.
Özyürek, "Biz önergeleri vereceğiz. O zaman yasa yetişmeyebilir. Meclis,
1 Temmuz'da tatile girmeyebilir" diyerek, Bankacılık Yasa Tasarısı'nın
IMF'nin Haziran sonuna kadar çıkarılması koşulunun yerine getirilemeyebileceğinin
işaretini verdi.
YASAYA GECE YARISI TELEFONLA MÜDAHALE
CHP'li Akif Hamzaçebi, Bankacılık Yasa Tasarısı için oluşturulan alt komisyonda
Başbakanlık'ta tasarıdan çıkarılan Bankalar Yeminli Murakıplar Kurulu'nun yeniden
konulduğunu, ancak gece saat 2.30'da gelen bir telefonla bu düzenlemenin tekrar
tasarıdan çıkarıldığını söyledi.
Hamzaçebi, "Anlaşılıyor ki IMF'den sorumlu bakandan bir telefon geldi.
ABD'den gelen bir telefon ile kaldırıldı.
Bunu kınıyorum" diyen Hamzaçebi, yabancı sermayeli bankacılıkla doğrudan
yabancı yatırım arasında fark bulunduğuna dikkat çekerek, yabancı bankaların
KOBİ'lere destek olmayacağını, şirketlere teminat mektubu vermeyceğini söyledi.
Hamzaçebi, "BDDK'nin elinde yabancı bankaları sınırlayacak bir araç olmalı.
Yerli sermaye sistemden kaçıyor. Bu kaçışı önleyecek düzenleme olmalı"
diye konuştu.
Akif Hamzaçebi, TMSF'nin Hazine'ye olan borçlarının silinmesi operasyonunu
da eleştirerek, bunun gizli saklı yapılmaması, kamuoyu önünde tartışılması gerektiğini
söyledi.
CHP'li Ali Kemal Kumkumoğlu, AKP milletvekillerinin de karşı çıkmasına rağmen
tasarının baskıyla geldiğini anlatırken, "IMF ekonomik tercihten öte kurum
tercihine başladı" dedi. Kumkumoğlu, tasarıdan Bankalar Yeminli Murakıplar
Kurulu'nun çıkarılmasını da, "Bir uzun el bunu buradan, bu iradenin elinden
alıyor" dedi.
İDAM CEZASI TEMENNİSİ
AKP'li Musa Uzunkaya, batık bankacılara yönelik olarak daha önce yaptığı konuşmada
"idam edilmeli, asılmalı" yönündeki sözlerini anımsatması üzerine,
bu ifadelerin tutanaklardan çıkarılması için AKP'li Altan Karapaşaoğlu müdahale
etti. Uzunkaya, tasarının banka kaçaklarını önlemeye yönelik kapsamlı bir düzenleme
olmadığını anlatarak, şöyle konuştu:
"Benim şahsi görüşüm. Zaten idam cezası kalktı. Benim kişisel temennim,
idam cezasının ABD'de uygulandığı gibi uygulanmasıdır. Bu faşizan tavır içinde
olduğumdan değil, 70 milyonun feryadını duyduğum için. 70 küsür milyon insanın
kanını sülük gibi emen şu anda hala yatlarıyla katlarıyla seyyah alem olarak
seyredip gezen hala bu kaçakların yakalanamadığı zeminde kaçaklara yol açanlardan
da hesap sorulamadığı..."