Sağlık Bakanı Recep Akdağ, hastane enfeksiyonları nedeniyle 3 hastanede meydana
gelen bebek ölümleriyle ilgili olarak, bu konuda dünya ortalamalarına bakmadan
değerlendirme yapılmasının yanlış olduğunu belirterek, "Birilerinin ortaya
çıkıp ahkam kesmesi, hekimleri suçlaması ve bu olayları 'Sağlık'ta Dönüşüm Programı'
ile ilişkilendirmesi abesle iştigaldir" dedi.
Bakan Akdağ, Hilton Otel'de düzenlenen Yenidoğan Enfeksiyonları Değerlendirme
Toplantısı'na katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Akdağ, 11 Ağustos 2005 tarihinde
'yataklı tedavi kurumları enfeksiyon kontrol yönetmeliği' ile hastane enfeksiyonlarının
önlenmesinde önemli bir kanuni adım atıldığını söyleyerek, "Bu yönetmelikle
Türkiye'deki tüm kamu ve özel hastanelerde bir Enfeksiyon Kontrol Komitesi oluşturulması
gerçeği ortaya konmuştur. Başarılı bir program yürütülebilmesi için son derece
kritik olan bu komite, hastanelerde bu tür enfeksiyonlarla mücadelenin adresi
olacak ve yaptırım gücü sayesinde gereken önlemlerin titizlikle alınmasını sağlayacak"
diye konuştu.
Yönetmelikle enfeksiyon kontrol hemşirelerinin 250 yatak için bir hemşire ve
enfeksiyon kontrol doktoru tanımlamaları yapılarak, bu elemanların enfeksiyon
kontrolündeki rutin işleri takip etmelerinin amaçlandığını ifade eden Akdağ,
elemanların eğitimleri ve sorumluluklarının yönetmelikle güvence altına alındığını
kaydetti. Yenidoğan hekimlerinin büyük bir fedakarlıkla çalıştığını vurgulayan
Akdağ, "Yenidoğancı olmak, çalışma ortamı ve şartları bakımından çoğu zaman
risk parametreleri yüksek bir grupla çalışmaktır. Dünya ortalamalarına bakmadan
birilerinin ortaya çıkıp ahkam kesmesi, hekimleri suçlaması ve bu olayları Sağlık'ta
Dönüşüm Programı ile ilişkilendirmesi abesle iştigaldir" şeklinde konuştu.
Tabipler Birliği'nin konuyla ilgili açıklamalarını da değerlendiren Akdağ, birliğin Türkiye çapında bir salgın olduğunu ve bunun için komisyon oluşturarak inceleme yapacağını duyurmasının bir çelişki olduğunu söyledi. Akdağ, "Önce kararı verip, sonra komisyon oluşturuyorsunuz. Ne güzel. Bunun bilimsel metodolojiyle bir alakası yok" dedi. Olayların sabun eksikliğinden kaynaklandığı yolundaki açıklamalara da değinen Akdağ, "Bunlar ne kadar ciddiyetsiz açıklamalardır. Sabun eksikliği olsa bile bu, lokal bir denetim hatasıdır. Bunu genele yaymak yanlıştır" ifadesini kullandı. Akdağ, Türkiye'nin ekonomik kalkınmışlığı ve imkanları dikkate alındığında şu anda sağlık hizmetleri açısından çok iyi durumda olduğunu ifade ederek, israf yapılmadan sağlığa harcanan bütçenin artırılması gerektiğini kaydetti. ABD'de kişi başına yıllık 5 bin dolara yakın sağlık harcaması yapıldığını; ancak Türkiye'de kişi başına milli gelirin 4 bin dolar olduğunun unutulmaması gerektiğini dile getiren Akdağ, "Türkiye, ekonomik açıdan geliştikçe, ekonomisi doğru yolda ilerledikçe sağlık harcaması da artacaktır. Sağlık çalışanlarının bu işi nasıl bilerek, dikkatli şekilde yaptıkları ortaya konmadan, önyargılı biçimde bu işi sabun yokluğuna bağlamak ve alakasız birtakım işlerle ilişkilendirmek çabası beyhudedir" şeklinde konuştu. Akdağ, yenidoğan hekimlerinin Türkiye'nin en önemli hekimleri arasında olduğunu da kaydederek, onların gücüne güç katmanın öncelikli hedefleri olduğunu söyledi.