Yeni Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) yürürlüğe girmesinin ardından mahkemeler,
trafik suçu işleyene sportif müsabakalardan men, hırsızlık yapana ahıra girmeme
ve gece sokağa çıkmanın yasaklanması gibi alışılmışın dışında cezalar vermeye
başladı.
Geçen yıl yürürlüğe giren yeni TCK ile Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK), gerek
hukukçuları, gerek kolluk kuvvetlerini, gerekse suça karışanları şaşırtacak
kararların çıkmasına neden oluyor.
Trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu gerekçesiyle Kayseri 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde
yargılanan ve suçu sabit görülen Ü.D (26), eylemine uyan TCK'nın 179/2 maddesi
gereğince 30 gün hapis cezasıyla cezalandırıldıktan sonra, kısa süreli hürriyeti
bağlayıcı cezası, TCK'nın 50/1-d maddesine göre "2 ay süre ile Kayserispor
maçlarına gitmekten yasaklanması" tedbirine çevrildi.
Mahkemenin verdiği ceza, yeni TCK ile birlikte tüm ağır ceza mahkemelerinin
bulunduğu yerlerde kurulan Denetimli Serbestlik Yardım Merkezi Şube Müdürlüğü'ne
iletilirken, bu merkez, cezanın takibinin sağlanması için Kayseri Emniyet Müdürlüğü'ne
yazı gönderdi.
4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin bir kararında ise 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'na
muhalefetten yargılanan M.Ç (57), "1 ay süreyle Kayserispor ve Kayseri
Erciyesspor karşılaşmalarına gitmekten men edildi"... Suçlunun, adı geçen
takımların maçlarına gidip gitmediğinin kontrolü ise Kayseri Emniyet Müdürlüğü'ne
bırakıldı.
Aynı mahkeme, hırsızlıktan yargılanan E.S'ye (18), 1 yıl süreyle ikamet ettiği
Felahiye İlçesi'nde "ahıra girmeme" cezası verirken, oto hırsızlığına
karışan M.Ç'ye (18) "20.00-08.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağına"
hükmetti.
Ruhsatsız tabanca taşıyıp yaralama olayına karışan M.A. da (35) Kayseri 3.
Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararı ile 10 ay süreyle içkili yerlere girmekten
men edildi.
Mahkemelerin verdiği bu kararların, hukuk kurallarının temelinde yatan ceza
ile suç arasındaki illiyet bağı ile çeliştiği yorumlarına neden olurken, cezanın
takibinin bugünkü şartlarda kolluk kuvvetleri tarafından yapılmasının mümkün
olmadığı savunuluyor.
Kayseri Barosu avukatlarından Sümer Erol, bu tür kararların hukuk mantığına
ve sosyal düzene aykırı olduğunu iddia ederek, şu yorumu yaptı:
"Yeni TCK ile birlikte, aile efradına kötü muamele eden kişiye evden ayrılma
ya da uzak durma cezası veriliyor. Bunun bir mantığı var. Cezayı alan kişi,
ailesine tekrar dönecek ama hatasını da anlamış olacak. Ancak maçlara gitmekten
men gibi suç ile ilgisi olmayan bir ceza verirsen, bunun açıklaması olmaz...
Cezayı alan kişi sporu hiç sevmiyorsa maçlara gitmiyorsa ne olacak? Bu durumun
kolluk kuvvetleri tarafından takibi de mümkün değildir. Cezayı alan kişinin
başına polis mi dikilecek? Polis, 30 bin kişilik statta cezayı alan kişiyi mi
arayacak?"