Özelleştirilmesi aşamasında büyük tartışmalara yol açan
Ereğli Demir Çelik İşletmeleri'nin (Erdemir) yüzde 46,12'sini alan OYAK'ın
tartışmalı bir muhasebe işlemiyle devleti 75 milyon YTL zarara uğrattığı ortaya
çıktı
Erdemir'in İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) yayınlanan mali
tablolarında ortaya çıkan skandal şu şekilde gelişti Erdemir'i Özelleştirme
İdaresi'nden satın alan OYAK, 2005 yılına ait olağan genel kurulunda o yılın
karının yüzde 61'ini dağıtma kararı aldı... Dağıtılacak tutardan kendi payına
düşen miktarı ise Özelleştirme İdaresi'ne verecekti. Bu durumu başta kabul eden
OYAK yönetimi, ödenecek miktarı fazla bulunca sıra dışı bir uygulamayla mevcut
muhasebe sisteminde değişikliğe gitti.
MUHASEBE SİSTEMİ DEĞİŞTİ
İddialara göre 31.12.2005 mali tabloları hazırlanıncaya kadar, yani OYAK'a
devredilinceye kadar, SPK'nın 25 nolu muhasebe tebliği uygulanmaktaydı. Buna
göre ERDEMİR, 30 Eylül 2005 itibariyle 347 milyon YTL kar açıkladı. Normal
şartlarda yıl sonu itibariyle karın 100 milyon YTL artarak 450 milyon YTL'ye
ulaşması bekleniyordu.
Bu aşamada OYAK yönetimi Erdemir'de uyguladığı muhasebe standardını değiştirerek
Uluslararası Muhasebe Standartlarına (UFRS) geçti. Bu uygulamayla yıl sonu karı
193 milyon YTL'ye düştü. Yani yüzde 61'lik kar payı dağıtımına referans alınan
rakam 450 milyon YTL'den 193 milyon YTL'ye düştü. Devlete ödenmesi gereken 75
milyon YTL'lik kısım da Erdemir'in kasasında kalmış oldu.
Bu tezat ERDEMİR'in İMKB'de yayınlanan mali tablolarında ortaya çıktı.
Erdemir'in geçmiş yıllarda elde edilen kar tutarı toplu olarak elde edildiği
yıla değil de SPK'nın 25 nolu tebliğine göre 6 yıllık bir süreye yayılarak gelir
yazılmaktayken şirket birden bire UFRS'ye geçip, kâr tutarını doğrudan geçmiş
yılların karına attı. Böylece yaklaşık 200 milyon YTL'lik kısmını 2005 gelir
tablosundan çıkarmış oldu. Bu uygulamayla para şirketten çıkmadı ancak
Özelleştirme İdaresi'nin hak iddia edemeyeceği yıllara dağıtılmış oldu.
OYAK ÖİB'İ MAĞDUR ETTİ
Finans uzmanlarına göre Erdemir'de yapılan bu işlem sıra dışı bir uygulama. Bir
şirketin ilk 9 aylık bilançolarını mevcut mali düzenlemelere göre yapıp vergi
kârını da maliyeye bildirmişken hisse devir sözleşmesini takiben kuvvetli bir
gerekçe olmaksızın UFRS'ye geçmesi, SPK'nın ve yatırımcının sözleşme maddesinden
haberdar edilmemesi usulsüz bir durum.
OYAK'ın muhasebe standardını değiştirmesi nedeniyle ciddi zararla karşı karşıya
kalan Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), OYAK'ın yaptığı operasyonun hukuken
doğru olup olmadığını resmi bir yazıyla Sermaye Piyasası Kurulu'na (SPK) sordu.
ÖİB'in başvurusu üzerine inceleme yapan SPK, şirketlerin UFRS sistemine geçme
haklarının olduğunu, ancak bunun ortaklara dağıtılacak temettüyü azaltıcı
nitelikte yapılamayacağını ÖİB'e bildirdi. SPK'nın ÖİB'e gönderdiği yazıya göre,
OYAK'ın yaptığı sistem değişikliği devletin zararına yol açıyor.
Konuya ilişkin bilgi veren SPK yetkilileri, şunları söylediler:
“Şirketlerin bilançolarında UFRS sistemine geçmeleri konusunda hiçbir yasal
engel yok. Şirketler bu değişikliği istedikleri bilanço döneminde yapabilirler.
Ancak, bilanço değişikliği karı azaltmak amacıyla yapılıyor ve fiilen de kâr
azalıyorsa burada durum değişir. Bilanço değişikliği şirketlerin ortaklarına
dağıtacağı temettüyü azaltacak şekilde değil, ortakların haklarını koruyacak
şekilde olabilir. Erdemir örneğinde, bilanço değişikliği ortaklarla birlikte
devletin alacağını azaltıcı bir sonuç doğuruyor. Kamunun zarara uğratılmasına
uygun görüş veremeyiz.”
Mahkemeye gidebilir
SPK yetkilileri, bilanço değişikliğinin sonuçlarıyla ilgili kendilerinin
kullanacağı yasal bir yetki olmadığını, durumun ancak zarara uğrayan ÖİB'in
yapacağı yasal hak arayışıyla düzeltilebileceğini söylediler. Edinilen bilgilere
göre ÖİB, SPK'dan gelen görüşü öncelikli olarak OYAK yönetimine sunacak ve
gerekli düzeltmenin yapılarak mağduriyetinin giderilmesini isteyecek.
Özelleştirme İdaresi'nin, bu düzeltmeyi yapmaması halinde OYAK aleyhine dava
açacağı ve SPK'nın yazısını da mahkemeye delil olarak sunacağı öğrenildi.
bugün