Eğitim-Bir-Sen Tunceli Şubesi, Munzur Üniversitesi'nde Saç Bakım ve Güzellik Programı için açılan öğretim görevlisi ilanına ilişkin basın açıklaması yaptı.
Eğitim-Bir-Sen Tunceli Şubesi açıklamasında şu ifadelere yer verildi;
Munzur Üniversitesi'nde Liyakate Fön Çekilmiş!
Munzur Üniversitesi'nde Saç Bakım ve Güzellik Programı için açılan öğretim görevlisi ilanı, adeta "kime çıkarsa bahtına" değil, "kime yazıldıysa ona" tarzında hazırlanmış bir kadro ilanı olarak kamuoyunun tepkisini çekmiştir.
ALES şartı olmadan, yalnızca iki yıllık tecrübe koşuluyla açılan bu ilan, liyakat
ilkesinin mezuniyet töreninde kep fırlatıp üniversiteyi çoktan terk ettiğini
göstermektedir.
Edinilen bilgilere göre, söz konusu kadronun üniversitenin mevcut Genel Sekreteri
için özel olarak açıldığı iddiaları, bu şüpheyi kuvvetlendirmektedir.
Dahası, boşalacak olan Genel Sekreterlik kadrosuna atanması planlanan kişinin, "hazırlıklarınızı yapın, kadro benim" şeklinde ifadeler kullandığı yönündeki duyumlar, sürecin objektifliğine gölge düşürmektedir.
Akademik dünyanın kalbi olması gereken üniversiteler, kişisel çıkarların ve
kayırmacılığın sahnesine dönüştürülmemelidir.
Bu tür uygulamalar, "bilim yuvası" olması gereken kurumları, "kadrolaşma
laboratuvarına" çevirmektedir.
Munzur Üniversitesi'nin, genç akademisyenlerin alın teriyle değil, odak noktası
belli ilanlarla anılması; hem Tunceli'nin eğitim değerlerine hem de akademik
etiğe büyük bir darbedir.
Belediyelerdeki "özel kalem" kadrolaşmalarını aratmayan bu yöntem,
kamu görevine girişte eşitlik ilkesine açıkça meydan okumaktadır.
Biz Eğitim-Bir-Sen olarak,
Munzur Üniversitesi'nin kimsenin kişisel kariyer planına malzeme edilmesine
asla göz yummayacağımızı açıkça beyan ediyoruz.
Bu iddialar, sadece bir kadro meselesi değil; akademinin itibarına yönelmiş
doğrudan bir saldırıdır.
Yükseköğretim Kurulu'nu (YÖK) ve ilgili tüm denetim organlarını, söz konusu ilan hakkında ivedilikle inceleme başlatmaya ve kamuoyunu bilgilendirmeye çağırıyoruz.
Eğitim-Bir-Sen olarak biz, üniversitelerde adaletin, liyakatin ve hakkaniyetin
yeniden tesis edilmesi için mücadelemizi sürdüreceğiz.
Kadro değil, adalet dağıtılan bir üniversite düzeni istiyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.