Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, hukuk devleti ilkesinin her şeyden önce
devletin eylem ve işlemlerinin hukuk kurallarına uygunluğunu öngördüğünü kaydederek,
hukuk kurallarına uygunluğu sağlayacak düzeneğin ise yargı olduğunu belirtti.
Sezer, "Etkili bir yargısal denetim gerçekleştirilerek hukuk devleti ilkesine
işlerlik kazandırılması, yasama ve yürütme işlemlerinin hukuka uygunluğunu denetleyecek
yargının, diğer erkler karşısında tam bağımsızlığının sağlanması ile olanaklıdır"
dedi.
Cumhurbaşkanı Sezer, 2005-2006 Adli Yılı'nın açılışı dolayısıyla, Yargıtay
Başkanı Osman Arslan'a bir mesaj gönderdi.
Mesajında, Anayasa'da Cumhuriyet'in değiştirilemez nitelikleri arasında sayılan
hukuk devleti ilkesinin, özgürlükçü, çoğulcu, çağdaş demokrasinin olmazsa olmaz
koşulu olduğunu belirten Sezer, hukuk devletinin, hukukun üstünlüğünün yaşama
geçirildiği, yönetimde keyfiliğin önlendiği, devletin hukuka bağlı olduğu, yargının
bağımsız niteliğiyle siyasal baskı ve karışmalardan etkilenmeden çalıştığı,
hukuk kurallarının herkese eşit uygulandığı, hak ve özgürlüklerin güvenceye
alındığı, bireylere hukuk güvenliğinin sağlandığı bir sistemi anlattığına işaret
etti.
Hukuk devleti ilkesinin her şeyden önce devletin eylem ve işlemlerinin hukuk
kurallarına uygunluğunu öngördüğünü kaydeden Sezer, "Hukuk kurallarına
uygunluğu sağlayacak düzenek ise yargıdır" dedi.
"TÜRK YARGISININ SORUNLARINA İVEDİLİKLE ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ"
Sezer, etkili bir yargısal denetim gerçekleştirilerek hukuk devleti ilkesine
işlerlik kazandırılmasının, yasama ve yürütme işlemlerinin hukuka uygunluğunu
denetleyecek yargının, diğer erkler karşısında tam bağımsızlığının sağlanması
ile olanaklı olduğunu bildirdi. Sezer, şunları kaydetti:
"Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte çağdaşlaşma çabalarını her alanda sürdüren
Türkiye, benimsediği hedeflere ulaşmak için demokrasiyi ve hukuk devleti ilkesini
eksiksiz olarak yaşama geçirmek zorundadır.
Bu amaç doğrultusunda gerekli adımlar atılırken, Anayasa'nın üstünlüğünün ve
bağlayıcılığının gözetilmesi, Anayasa'ya aykırı tutum ve durumlardan kaçınılması,
yargı bağımsızlığını zedeleyecek tutum ve düzenlemelerden uzak durulması, yargı
kararlarının önemsenerek uygulanması büyük önem taşımaktadır.
Bununla birlikte, adalet düzeneğinin hızlı ve etkin işlemesini sağlayacak önlemlerin
alınması, yargı organlarının ve çalışanlarının çağdaş çalışma ortam ve olanaklarına
kavuşturulması başta olmak üzere Türk yargısının dile getirilen sorunlarına
ivedilikle çözüm üretilmesi de gerekmektedir. Unutulmamalıdır ki, adaletin zamanında
dağıtılabilmesi, bireylerin hukuka ve yargıya inançlarını güçlendirecektir."
Cumhuriyet'in temel kurumlarından olan Türk yargısının, yüksek yargı organları,
mahkemeleri, yargıçları, savcıları, avukatları ve diğer çalışanlarıyla, ağır
iş yüküne karşın üstlendiği görevi başarıya yerine getirdiğini, çalışmalarının
hukuk devleti ilkesini etkin kıldığını belirten Sezer, "Türk yargısı, Atatürk
ilke ve devrimlerine yürekten bağlılıkla, laik ve demokratik Cumhuriyetimizin
en önemli güvencelerinden biri olmayı, geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte
de sürdürecektir" dedi. Hukuk devleti ilkesinin yaşama geçirilmesinde,
tüm kurumların, yöneteni ve yönetileniyle herkesin sorumluluklarının bilinciyle
hareket edeceğine inancını dile getiren Sezer, adli yılın açılış gününde başta
yüksek mahkemelerin başkan ve üyeleri ile yargıç ve savcılar olmak üzere tüm
yargı çalışanlarına başarılar ve esenlikler diledi.