Erdoğan, Büyükanıt ile buluştuğu günün akşamı, CHP'nin suçladığı müsteşarının kaygılarını gidermiş
Başbakan Tayyip Erdoğan ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın
24 Mart'taki görüşmeleri üzerine yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Üst düzey kaynaklardan
edinilen bilgilere göre, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer, Erdoğan'ın Büyükanıt
ile yaptığı görüşmenin hemen ardından, Erdoğan'a kamuoyuna açıklama yapması
için izin vermesini istedi. Ancak medyadan gelen taleplere ve görüşme üzerine
artan spekülasyonlara karşın Erdoğan, Başbakanlığın bir açıklama yapması talimatını
vermedi.
Başbakan aynı gün akşam üzeri Türkiye İhracatçılar Meclisi ile toplantısı için
Çankaya'daki resmi konuttan, Bakanlıklar'daki Merkez Bina'ya geçti. Kaynaklara
göre, Erdoğan ile Dinçer, Büyükanıt görüşmesi üzerine akşam saatlerinde konuştular.
Bu sırada, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Bilkent Otel'deki 'Küresel
terörizm ve uluslararası işbirliği' sempozyumunun kapanış konuşması öncesinde
Büyükanıt ile özel olarak görüşmüş, konuşma sonrasında da gazetecilere görüşmenin
Erdoğan'ın talebiyle gerçekleştiği, 'çoğunlukla iç güvenlik' konuşulduğu ve
'bir olağanüstülük bulunmadığı' açıklamalarını yapmıştı.
Kaynaklara göre, Başbakanlık makamındaki konuşma sırasında Dinçer, medyada Büyükanıt
ile görüşmesi üzerine çıkan ve Şemdinli iddianamesi nedeniyle kendisinin de
hedef yapıldığı haberlere atfen, "Beni görüştünüz mü?" diye sordu.
Erdoğan'ın Dinçer'e medyanın 'hayal kurduğunu' söyledikten sonra "Biz işimize
devam edelim" yanıtını verdiği öğrenildi.
Bu bilgi, gazetecilerin Erdoğan'a Büyükanıt görüşmesinde Dinçer hakkındaki
iddiaların konuşulup konuşulmadığının sorulmasından önce, daha o akşam, konunun
Başbakanlık'ta Erdoğan ve Dinçer arasında konuşulmuş olduğunu gösteriyor.
Erdoğan 25 Mart günü İstanbul'da medyada yer alan haberler ve gazetecilerin
soruları üzerine şunları söylemişti:
"Yanımızda siz mi vardınız? Ne konuştuğumuzu ne biliyorsunuz? Kendilerine
göre yorumlar yapıyorlar. Bazıları da zanneder ki, hakikaten böyle şeyler mi
oldu? Bir başbakanın bir kuvvet komutanımızı davet edip kendisiyle görüşmesi,
kendisinden özellikle son zamanlardaki iç güvenlik harekâtlarıyla ilgili bilgi
alması, bundan daha doğal ne olabilir? Başka şeyler de konuşabiliriz. ('Şemdinli
gündeme geldi mi?' diye sorulması üzerine) "Tabii ki. Bu süreç içerisinde
bunları aramızda değerlendirdik. Bildiğiniz gibi Paşamız tamamen bu işin dışındadır."
Erdoğan, Dinçer konusunda da şunları söylemişti:
"Müsteşarımla ilgili yeni bilgiler vermişler. Şemdinli'yi benim müsteşarım
idare etmiş. Benim memurum gelip Şemdinli'yi yönetemez. Bunu böyle bilin. Şemdinli'de
de, şurada da, burada da atılacak adımları biz atarız. Kalkıp da 'Bu işte gene
müsteşarın parmağı var' diye müsteşarımı yıpratma gayreti içine girmeyin. Ayıptır,
bunlar çirkin şeyler."
Başbakanlık Müsteşarı Dinçer, Şemdinli iddianamesinin basına yansıması, Büyükanıt'a
yönelik suçlamaların Genelkurmay Başkanı Özkök'ün Başbakan Erdoğan'la görüşmesine
konu olması ve Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in savcı Ferhat Sarıkaya hakkında soruşturma
başlatması sonrasında, ana muhalefet CHP tarafından iddianamenin arkasındaki
yönlendirici isim suçlamalarına muhatap olmuştu. CHP lideri Deniz Baykal, hükümetin
Emniyet İstihbaratı'nın başı Sabri Uzun'u görevden alması ardından, "Van-Ankara
bağlantısının açığa çıktığını" ve işin bürokrasinin yüksek kademelerine
dek uzandığını öne sürmüştü. Baykal, Dinçer'i mi kastettiğinin sorulması üzerine
'Ben söylemedim, siz dediniz' şeklinde konuşmuştu. Baykal, Dinçer'in 1995'te
yazdığı bir makaleye atfen müsteşarın Cumhuriyet kazanımlarına karşı bir anlayışta
olduğunu iddia etmişti.
Baykal'ın, Erdoğan yönetiminde en çok eleştirdiği isimlerin siyasi yönden Dinçer,
ekonomik yönden de Maliye Bakanı Kemal Unakıtan olduğu biliniyor.
Askeri kesimin Dinçer'le ilişkilerinin devlet görevi çerçevesinde, resmiyet
düzeyinde olduğu biliniyor. Bununla birlikte, 23 Mart günü terörizm sempozyumunda
karşılaşan Dinçer, Büyükanıt ve diğer kuvvet komutanlarının birbirleriyle nezaket
çerçevesinde sohbet ettikleri de gözlenmişti.
Hükümete yönelik eleştirilere hedef haline getirilen Dinçer sessizliğini koruyor. Ancak Büyükanıt görüşmesi ardından Başbakan'a sorduğu soru, suçlamalardan ne kadar rahatsız olduğunu da gösteriyor.
murat yetkin/radikal