Türkiye'nin başkenti Ankara, bir süreden beri 'esrarengiz'
gelişmelerin odak noktası oldu. Ankara'da 17 Mayıs'ta yaşanan Danıştay
saldırısıyla birlikte yoğunlaşan ilginç gelişmeler şöyle:
* Danıştay'da eski asker izi: Danıştay'a türban kararına tepki olarak
saldırdığını açıklayan avukat Alparslan Arslan'ın yakalanarak tutuklanmasıyla
birlikte cep telefonunun üç ayrı SİM kartı üzerinden tüm telefon trafiği tespit
edildi. Operasyon genişletilip 10'dan fazla kişi gözaltına alındı ve 4 kişi
tutuklandı. Saldırının bir örgüt tarafından yapıldığı resmi ağızlardan açıklandı
ancak çetenin yapısı çözülemedi. Hükümet kaynakları saldırının 'hükümete karşı
komplo' olduğunu iddia ederken, Arslan ve Ankara'ya birlikte geldiği üç arkadaşı
dışında gözaltına alınanlar da kendilerine 'komplo' yapıldığını iddia etti.
Gözaltına alınıp serbest bırakılan eski subay Muzaffer Tekin'in yaralandığı
evin, çete üyelerinin eğitiminde kullanıldığı iddiaları ortaya atıldı, ancak ev
sahibinin tutuklanmasını gerektirecek delil bulunamadı. Aranan iki kişiden biri
olan Ayhan Parlak dün Ankara'ya gelerek teslim oldu.
* Atabey çetesi: Atabey operasyonu ile biri emekli üç askerin de bulunduğu 9
kişi gözaltına alındı. Operasyonun hemen ardından, kendilerine 'Atabey Gerilla
Grubu' diyen çete bilgisiyle birlikte Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ve bazı
Yargıtay üyelerinin evleri ile Başbakan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu'ya ait BİM
mağazalarının krokilerinin ele geçirildiği bilgiler basına verildi ve krokiler
dağıtıldı.
* Esrarengiz randevu: Krokilerin basına verilmesinde de esrarengiz bir yöntem
izlendiği iddia edildi. Genelkurmay Başkanlığı nizamiyesi önünde gazetecilerle
randevulaşan kimliği meçhul kişilerce sarı zarf içinde verildiği öne sürüldü.
* Savcı rahatsız oldu: Belgelerin basın yayın organlarına dağıtılması ise
soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hamza Keleş'in tepkisini
çekti. Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ı çağırarak, belgelerin sızması
konusunda rahatsızlığını bildirdi.
* Hesap rezaleti: Çetelere dönük operasyonlar ve operasyonlara ilişkin ilginç
detaylar yansımaya devam ederken, son derece ilginç bir başka 'rezalet' ortaya
çıktı. Hürriyet Gazetesi yazarı Emin Çölaşan, dün "Rezaleti haber veriyorum,
uyarıyorum" başlıklı bir yazı yazdı. "Hükümetin belli görevlileri, belli
kişilerin banka hesaplarına dadanmış durumda" diyen Çölaşan, 11 gazeteci ve 14
siyasetçinin hesaplarına girildiğini belirtti. Geçmişte Maliye Bakanı'nın CHP
lideri Deniz Baykal için "Bankada çok parası var" dediğini de hatırlattı. ANKA
Ajansı da dün banka hesaplarına girilen 4 siyasetçi ve 5 gazetecinin ismini
verdi. Deniz Baykal'ın yanı sıra DYP lideri Mehmet Ağar, ANAP lideri Erkan Mumcu
ve ANAP İstanbul Milletvekili Emin Şirin'in hesaplarına girildiğini iddia etti.
Ajans, gazetecilerden de Emin Çölaşan, Fatih Çekirge, VATAN Ankara Temsilcisi
Bilal Çetin, Milliyet yazarı Melih Aşık ve ünlü televizyoncu ve gazeteci Uğur
Dündar'ın isimlerini saydı.
Karanlıklar başkenti: Şemdinli iddianamesinden bu yana Ankara'da çok garip şeyler oluyor.
Haber Giriş : 2006-06-02T08:26, Son Güncelleme 2018-03-27T00:42