Af yasasıyla boşalan cezaevleri 4 yılda yeniden doldu. Kapasitesi 70 bin kişi
olan Türkiye'deki cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı yaklaşık 71 bine ulaştı.
Af yasasıyla boşalan cezaevleri 4 yılda yeniden doldu. Kapasitesi 70 bin kişi
olan Türkiye'deki cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü sayısı yaklaşık 71 bine ulaştı.
Bu rakamlar, “Af yasasının yararlı olup olmadığı tartışmasını” bir kez daha
gündeme getirirken, “Bu sorunun nasıl aşılacağı” da ayrı bir tartışma konusu.
Yanıt bekleyen ve binlerce kişiyi ilgilendiren soru ise şu: 2000 yılındaki afta,
kapasite yetersizliğinin de etkisi gözönüne alınırsa, nüfusuna her yıl ortalama
5-6 bin kişinin eklendiği cezaevleri, bu sorunu, yeni bir afla mı aşmaya çalışacak?
Yıllara göre, tutuklu ve hükümlü sayısı artıyor. Son afla cezaevleri boşaldı,
ancak boşalan yerler hızla doldu. Araştırmalara göre, bu sayı 2010'da 90 bini
aşacak. Rahşan Ecevit'in, “Yoksulu bol ve sosyal adaleti kıt olan bir ülkede,
affın gerekliliğine inanıyor ve bunu öneriyorum” sözleriyle kapsamlı bir af
yasası için düğmeye basıldı. Bu sözlerle başlayan süreçte, af çok konuşuldu,
tartışıldı ve kapsamı defalarca değiştirildi.
Af kararının ardında “kader mahkumlarını topluma kazandırmak” amacı kadar, cezaevlerinin
aşırı doluluğu tartışma gündemindeydi.
af öncesi durum
1996'da, 50 bin 883 kişi
1997'de, 60 bin 606 kişi
1998'de 60 bin 391kişi
1999'da 67 bin 581 kişi
TARTIŞMALAR SONUCUNDA YASA ÇIKTI
503 cezaeviyle dünyada ön sıralardaki Türkiye'deki cezaevi kapasitesi, 70 bin
kişi. 1999 yılında cezaevlerinde yatan tutuklu ve hükümlü sayısı, 67 bin 581'e
ulaştı. Dolayısıyla, ya yeni cezaevleri yapılmalı, ya da “afla”, “bir rahatlama”
sağlanmalıydı. Sonunda yasa çıktı.
Aralık 2000'de, bir yandan kapsam dışındaki terör suçlularının ölüm oruçlarına
müdahale edilirken, diğer yandan da, “Şartla Salıverilme ve Cezaların Ertelenmesi
Yasası'nın ilk tahliyeleri başladı. Cezaevlerindeki sayı, 67 binden, 49 bine
düştü.
KAPASİTENİN ÜZERİNE ÇIKTI
Ancak kısmi rahatlama çok da uzun sürmedi. Aradan geçen dört yıl sonunda cezaevlerindeki
tutuklu ve hükümlü sayısı, bu kez varolan kapasitenin de üstüne çıktı. 70 bin
kapasitede, 71 bin kişinin kaldığı cezaevleri, yeniden tehlike sinyalleri vermeye
başladı. Bu çarpıcı rakamlar, beş yıl önce yapılan tartışmayı yeniden alevlendirdi.
TARTIŞMALAR BAŞLADI
Tartışmanın ilk maddesi, “af yasasının ne kadar yararlı olduğu”. Çünkü, yasayla
tahliye olan ve topluma kazandırıldığı varsayılan suçlu sayısının 4 yıl gibi
bir sürede aynı düzeye geldiği görülüyor.
Tartışmanın ikinci maddesi ise, cezaevi kapasitesinde ortaya çıkan kriz. Her
yıl yaklaşık 5-6 bin kişi artan tutuklu ve hükümlü sayısı, araştırmalara göre
2010'da 92 bine çıkacak. Şimdiden cezaevleri kapasitesinin üzerine çıkılmış
durumda. İşte bu yüzden okul binaları bile cezaevlerine dönüştürülüyor.
SUÇLARDAKİ ARTIŞ DİKKAT ÇEKİCİ
Aftan sonra boşalan cezaevleri dolarken, “hırsızlık” ve “çıkar amaçlı suç örgütü”
gibi bazı suç ve suçlu türlerindeki artış da dikkat çekiyor. “Terör”, son yıllarda
suç işleme ve cezaevi istatistiklerinde gerileyen alanlar arasında. Son yıllarda
yeniden 70 binlere çıkan, cezaevleri ve emniyet kayıtlarından yansıyan suç ve
suçlu sayısı şöyle: Türkiye cezaevlerinde toplam 70 bin 962 kişi var. Yaklaşık
64 binlik bir rakamla adli suçlar en büyük ağırlığı oluşturuyor. Terör suçları
ve çete suçları da onu izliyor.
Bu genel dağılımın yıllar itibariyle izlediği seyre bakılınca tablo daha netleşiyor.
2000'li yılların başında cezaevleri nüfusunda önemli bir ağırlık oluşturan terör
tutuklu ve hükümlülerinde düzenli bir azalma izleniyor.
cezaevindeki terör suçlularının sayıları
1999'de 9 bin 642
2000'de 8 bin 657
2001'de 8 bin 298
2002'de 7 bin 745
2003'de 6 bin 137
2004 Ağustos ayı itibariyle bu sayı, 5 bin 881'e inmiş durumda. Son yıllarda,
terör ve siyasi suçlardaki düşüşe karşılık başta hırsızlık ve gasp olmak üzere
adli suçlarda hızlı bir artış göze çarpıyor.
yıllara göre adli mahkum sayısı
2000'de 40 bin 845
2001'de 47 bin 311
2002'de 51 bin 442
2003'de 58 bin 159
Özel olarak hırsızlık vakalarındaki tırmanmaya bakıldığında da 2003 yılında
çok ciddi bir sıçrama göze çarpıyor.
Toplumda artmaya başlayan duyarlılığa paralel olarak yapılan bazı yasal düzenlemelerin
de etkisiyle “çıkar amaçlı suç örgütü” veya daha kısa söyleyişle çete suçlularının
cezaevi konukluklarında da bir artış izleniyor.
cezaevlerindeki çıkar amaçlı suç örgütü mensubu
Ocak 2003'te 958
Ağustos 2003'te bin 072
Ocak 2004'te bin 279
Ağustos 2004'te bin 413
Adli suçlar başlığı altındaki adam öldürme tutuklu ve hükümlülerinde ise son
yıllarda rakamsal bir hareketlilik görülmüyor.
NTV-MSNBC