Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, Türkiye'de asgari ücretin
fazla olduğu yönündeki görüşlere katılmadıklarını belirterek, "Özellikle
çalışanları korumak adına, devletin işgücü piyasalarında asgari ücret tipi mekanizmaları
kullanması gerekiyor" dedi.
Başesgioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TBMM'ye gönderilen Sosyal Sigortalar
ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı'nı sosyal taraflar ve ilgili kuruluşlarla
Mayıs sonuna kadar değerlendirmek için zaman aldıklarını bildirdi.
Bu ay sonunda veya Haziran'ın ilk haftasında tasarının ilgili komisyonda görüşülmeye
başlayacağını ifade eden Başesgioğlu, "Tasarı Meclis tatile girmeden de
çıkabilir, sonbahara da kalabilir" dedi.
Türkiye'nin sosyal güvenlik reformu yapmak zorunluluğuyla karşı karşıya bulunduğunu
dile getiren Başesgioğlu, şöyle devam etti:
"Bu bir gelecek planlaması. Sosyal güvenliğin ortaya çıkardığı maliyeti,
kuşaklar arasında adil ve dengeli bir biçimde dağıtma hadisesi. Eğer biz bunun
tedbirini almazsak, sonraki kuşaklara ağır bir yük devretmiş olacağız. Çalışma
yapmanın tam zamanı. Çünkü, elimizde genç nüfus avantajı var. Sosyal güvenlik
sisteminin en önemli unsurlarından birisi nüfusun yapısıdır. Yaşlı nüfuslarda
sosyal güvenlik sorunları daha ağır seyreder, genç nüfusun olduğu sistemlerde
sosyal güvenlik nefes alır. Bizim nüfusumuz genç. Dolayısıyla sosyal güvenlik
sisteminin nefes alması için avantajımız var. Bu konuda Türkiye'nin gecikmemesi
lazım. Sosyal güvenlik yasa çalışmaları zordur. Ama, zor da olsa, ülkenin geleceğini
düşünen insanlar olarak bunun yapılması lazım."
SAĞLIK GİDERİNDE ARTIŞ NORMAL
Yeni ilaçlar, gelişen teknoloji ve tedavi uygulamaları nedeniyle gelecek yıllarda,
sosyal güvenlik kurumlarından sağlığa aktarılan kaynakların artmasının doğal
olduğunu anlatan Bakan Başesgioğlu, yeni sistemin, sağlık konusunda, maliyet
artışı öngördüğünü ifade etti.
Sosyal güvenlik kurumlarının açığının halen Gayrisafi Milli Hasılanın yüzde
4.5'i düzeyinde olduğuna dikkati çeken Başesgioğlu, bunu uzun vadede emeklilik
sigortalarında yüzde 1'e düşürmeyi amaçladıklarını vurguladı.
Sosyal güvenlik kuruluşlarının giderlerini gelirleriyle karşılamasının mümkün
olmadığını vurgulayan Başesgioğlu, "Dolayısıyla devletin sosyal güvenlik
alanına kaynak aktarması gerekir. Bunu bir 'kara delik' veya boşa yapılmış bir
kaynak transferi olarak görmemek lazım. Önemli olan bu kaynağın makul olması
ve bütçe üzerindeki olumsuz etkilerinin az olmasıdır. Bu anlayıştan hareketle,
yasa tasarısına, emeklilik sigortalarında işçi ve işverenin yanında devletin
de yüzde 5 prim aktarmasını koyduk" diye konuştu.
Başesgioğlu, devletin kayıtdışına duyarsız kalmasının mümkün olmadığını belirterek, ancak sadece "cebri" tedbirlerle kayıtdışının önlenemeyeceğini dile getirdi.
Başesgioğlu, "Bu nedenle bu konuda hem cezbedici bir konsepti yerleştirmemiz
hem de bütün denetim elemanlarıyla kayıtdışı ekonomi ve istihdama karşı mücadele
etmemiz gerekiyor" dedi.
ASGARİ ÜCRET TARTIŞMALARI
Bakan Başesgioğlu, asgari ücretle ilgili olarak son günlerdeki açıklamaların
anımsatılması üzerine, Türkiye'de asgari ücretin fazla olduğu yönündeki görüşlere
katılmadıklarını bildirdi.
Bazı ülkelerde, sözleşme özgürlüğüne aykırı bulunduğu için asgari ücret uygulanmadığına
dikkati çeken Başesgioğlu, "Ama bizim toplumumuzda özellikle çalışanları
korumak adına, devletin bu tip mekanizmaları kullanması gerekiyor. Kısa dönemde
asgari ücret uygulamasının kaldırılması mümkün olmaz" diye konuştu. Bölgesel
asgari ücret konusuna değinen Başesgioğlu, bölgesel asgari ücretin artı ve eksilerinin
bulunduğunu ifade ederek, "Ama şu anda, Türkiye'de bölgesel asgari ücretin
uygulanması için erken olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.