Ev alırken dolar mı, euro mu, yoksa YTL mi borçlanalım
Türkiye'de konut kredilerine uygulanan dolar ve YTL faizleri aslında dünya
standartlarına göre hala yüksek. Örneğin Türkiye'de 20 yıl dolar ile borçlanıp
aldığınız bir ev için ödediğiniz toplam faiz, hala ABD'ye göre yüzde 50 daha
fazla.
Son günlerin en çok sorulan sorusu. Ben de size sormak istiyorum; sizce hangi
para ile borçlanmak daha doğru?
Cevabı sorgulamaya geçmeden, dolar-TL ilişkisinin son 5 yılını gösteren grafiğe
birlikte bakalım ve belli bir süre yorum yapmadan düşünelim...
Yeterince baktıysanız, şimdi yeniden sorumuza dönelim ve grafiği yorumlayarak
sonuca doğru ilerleyelim...
Değerli dostlar, yukarıdaki grafikte daire içinde gösterilen dövizin kriz sonrası
yaptığı ilk tepe ve sonrasında bir yükseklik daha yapsa bile oluşan gevşeme
süreci...
İlk “en” noktasının görüldüğü tarih Mart 2001, sonrasında ise dalgalanan, bazen
daha yüksek bir bant içinde seyreden ama genelde her patlama sonrası çöküş eğiliminde
olan bir dolar kuru var...
Bu noktada soralım; sizce 2001 sonrası dönemde “dolar ile kredi kullananlar
mı yoksa TL ile borçlananlar mı” daha karlı? (Lütfen şu gerçeği de unutmayın;
o günlerde TL ile kredi kullananlar bugün gördüğünüz faiz oranlarının çok üstünde
oranlar ile borçlandılar.)
Çıkarım 1: Dalgalı kur sistemi gibi “patlama-çöküş” dinamiği üzerine kurulan
yapılarda, kısa vadede TL ile borçlanmak karlı görünse bile (faiz hesaplanırsa
karlı olmadığı aslında görülebilir) orta ve uzun vadede, özellikle ilk dalgalar
sonrası oluşabilecek olası “durağan” dönem dikkate alınıp, ana sürenin ortalaması
hesaplandığında; döviz (dolar) kredileri daha hesaplı olabilir... Grafik'te
görülen son dönemde de olduğu gibi...
İlk çıkarım sonrası analizi dallandıralım ve yeni bir soru soralım; euro ile
borçlanmak dolardan daha karlı olabilir mi?
Türkiye'de dolar fiyatlanıp, euro parite ile değerlendiği için; böyle bir durumda
devreye “dolar-TL” değişkeni haricinde ikincil bir değişken girer; “Euro-Dolar”
paritesi...
Son 4 yıl içinde euro-dolara karşı “beklenmeyen” bir trend içinde değerlenirken (aşağıdaki grafikte de görebileceğiniz gibi) TL'ye karşı aynı performansı göstermemesine rağmen dolarla kıyaslandığında yine de yukarıda kaldı. Bu dinamik içinde euro ile kredi kullananlar parite yüzünden dolar ile borçlananların yakaladığı avantajları yakalayamadılar. Grafiğe dikkat ederseniz trendlerin “en” yaptığı Mart 2001 ayına göre dolarda net bir değer kaybı olmasına rağmen euro için aynı çıkarım mümkün değil...
Çıkarım 2: “Hangi döviz ile borçlanayım” derseniz hesaba katmanız gereken ikinci
bir değişken ortaya çıkan çapraz kurlar yani pariteler. Son 4 yılda euro-dolar
parite hareketini doğru tahmin edip borçlanma için euro yerine doları tercih
edenler, ciddi kar ettiler...
Sonuç: Türkiye'de uygulanan dolar ve YTL faizleri aslında dünya standartlarına
göre hala yüksek. Türkiye'de 20 yıl dolar ile borçlanıp aldığınız bir ev için
ödediğiniz toplam faiz, hala ABD'ye göre yüzde 50'ye varan oranda daha fazla.
Bu noktada size Başbakan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın ABD'de aldığı ev ile ilgili
Vatan Gazetesi'nde çıkan haberi aktarmak ve aradaki farka “dikkat” demek istiyorum;
“...ABD'de mortgage sistemi yıllardır başarılı bir şekilde uygulanıyor, istikrarlı
bir ekonomi olduğu için bankalar rahatlıkla düşük faiz ve 30 yıl vade ile konut
kredisi verebiliyorlar. Türkiye'de henüz 30 yıl vadeli konut kredisi kullandırılmıyor.
Bazı bankalar vadeyi 20 yıla kadar çıkardı. Ancak faizlerde ise ABD ile Türkiye
arasında çok büyük bir fark bulunuyor…Türkiye'de konut sahibi olma hayali kuranlar
aleyhine olan bu fark, Bilal Erdoğan'ın aldığı evin ödeme modeli ile iyice ortaya
çıktı. ABD'de konut kredisine aylık 0.47 faiz ödeniyor. Türkiye'de ise aylık
dolar faizi yüzde 0.75 seviyesinde. Bu faiz yıllık bazda 4 puana yakın bir fark
oluşturuyor. Bilal Erdoğan 261 bin dolarlık eve 30 yıl sonunda toplamda 569
bin 880 dolar ödeyerek sahip olacak. Türkiye'de ise aynı ev için ödenecek toplam
değer mevcut dolar faizi ile 786 bin 600 dolara çıkıyor...”
Son söz: Haberde de okuduğunuz gibi toplam ödeme neredeyse yüzde 50 daha fazla. Buna rağmen ana sorumuza dönersek, varolan şartlar ile şu cevabı verebiliriz; YTL faizleri döviz faizine göre hala çok yüksek. Bu yüzden önümüzdeki birkaç yıl “dalgalanma beklemiyor ve trend değişmez” diyorsanız dövizi tercih edebilirsiniz. Hangi dövizi tercih edeceğiniz ise “euro-dolar” paritesindeki beklentinize bağlı...
yiğit bulut/referans