Gazeteci Nilgün Uysal'ın, İlber Ortaylı ile yaptığı söyleşiden dikkatle okunması gereken bir pasaj...
Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve bağlı kuruluşlarında devam eden aksaklıkların bir yansıması.
Kitabın Adı: Zaman Kaybolmaz “İlber Ortaylı Kitabı”
Söyleşi: Nilgün Uysal
Yayınevi: Türkiye İş Bankası – Kültür Yayınları.
Sayfa: 399-400.
*Soru : Tarih alanında başka hangi kurumlarla “üyelik” ya da başka biçimlerde bağınız var?
*Cevap:1995'ten beri “Atatürk Dil Tarih Yüksek Kurumu” yönetim kurulu üyesiyim. Yönetim kurulu üyesi olduğum için tarih, dil vs. gibi alt kurumlara üye olamıyorum. Kanun öyle. Yani o Yüksek Kurum'un yönetim kuruluna giren veya o kurumun başkanı olan adam, (garip bir kanun hükmü o) alt kurumlara üye olamıyor.
*Soru :Bu ne demek Oluyor? Ben anlamadım.
*Cevap :Ben de anlamıyorum gerekçeyi ... Güya üstte olanın, alttakiyle irtibatı olmamalıymış.
* *
*Soru :Alt kurum mesela hangisi?
*Cevap :Alt kurum; Tarih Kurumu, Dil Kurumu, Kültür Kurumu falan... Şu anda kanun “mülga”dır, yani hepsi iptal edilmiştir. Onun için de bu kurumlar “üyesiz” dir. *Durumun böyle oluşunu ben, “kanunun kötü hazırlanışı” kadar, maalesef bu işin içinde olan bazı arkadaşların da “kötü niyetli” faaliyetine bağlıyorum.* Üst ve alt kurumların hepsi üyesizdir şu anda.
*Soru : Şimdi şu sırada Tarih Kurumu'nun hiç üyesi yok mu?
*Cevap: Hayır hiç yok üye.
*Soru : Tarih Kurumu diye bir şey yok yani...
*Cevap : Hem evet, hem hayır.
*Soru: Çok güzel! Tarih Kurumu ile sizin öteden beri bir sıkıntınız olmuş galiba...
*Cevap: Ben bu Tarih Kurumu'na 1978'den beri hep üye adayıydım. Bir seçimler olur, seçildin denir, seçilmedin denir, gider....
Haberi yazan: alper