Anasayfa

Meslek liselerine girecek öğrencilere ek puan

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş: Lise ve üniversite öğrencilerinin staja özendirilmesi, çıraklık eğitiminin altyapısının güçlendirilmesi, meslek liselerinden üniversiteye girişte öğrencilerimize ek puan verilmesiyle ilgili düzenlemelerin yapılması, özel mesleki ve teknik anadolu liselerinin atölye ve laboratuvarlarında üretim ve satış yapılabilmesinin zemininin hazırlanması gibi.

Haber Giriş : 2016-03-21T18:53, Son Güncelleme 2018-03-27T00:42

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Galatasaray-Fenerbahçe maçının ertelenmesine ilişkin, "Bunun üzerinden kimsenin bir spekülasyon yapma hakkı olmadığını ifade etmek isterim. Çünkü ortada son derece ciddi bir, tedbir almamız gereken istihbarat bilgileri vardı. Bunlar birbirlerini üst üste teyit ediyorlardı, sonuç itibarıyla da bu adım atıldı" dedi.

Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu Toplantısı devam ederken verilen arada düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Galatasaray-Fenerbahçe maçının ertelenmesine ilişkin kimsenin bir spekülasyon yapma hakkının olmadığını ifade eden Kurtulmuş, "Çünkü ortada son derece ciddi bir, tedbir almamız gereken istihbarat bilgileri vardı. Bunlar birbirlerini üst üste teyit ediyorlardı, sonuç itibarıyla da bu adım atıldı" diye konuştu.

Kurtulmuş, Schengen vizesinin kaldırılması için tüm hukuki düzenlemeleri nisan sonuna kadar yapmayı planladıklarını belirterek, "Ümit ediyoruz ki yasa ve ilgili yönetmelikler değiştirildikten sonra haziran ayında vize serbestisi safhasına geçeceğiz ve yine ümit ediyoruz ki haziran ayında vize serbestisi meselesini halletmiş olacağız. Hükümet olarak kararlılığımız, 4 Mayıs'a kadar atılması gereken 35 hukuki adımın atılmasını sağlamak. Bu yasaları Meclis'e göndermek üzere çalışmalarımızı tamamlamış bulunuyoruz" ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bugün itibariyle Hükümet'in kuruluşunun üzerinden üç ay geçti. Bu üç aylık süre içerisinde şunu net bir şekilde söylemek isterim ki 64. Hükümet, Hükümet programında vaat etmiş olduğu vaatlerin bugün göndereceğimiz bir takım yasa tasarılarıyla birlikte tamamını, yüzde yüzünü gerçekleştirmiş oluyor.

Ayrıca reformlarımızın yüzde 65'i bugün parlamentoya sevk edeceğimiz tasarılarla gerçekleştirilmiş oluyor. Yedi kanun tasarısı henüz Meclis'e gönderilmemiştir, bunlar üzerindeki son rötuşlar yapılıyor, son çalışmalar yapılıyor."

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş, terör olaylarına ilişkin de "Korkmayacağız, yılmayacağız, teröre alışmayacağız. Terörün bu ülkeyi terörize etmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Terör örgütlerini kategorize etmeden tüm Türkiye dostları, Türkiye'nin teröre karşı bu zorlu mücadelesinde yanında bulunmak durumundadır. Herkesin tüm bu saldırılarla birlikte Türkiye'nin yanında olduğunu açık bir şekilde ifade etmesi dostlarımızdan ortak beklentimizdir. Ümit ediyorum ki hep beraber kararlılık içinde terör örgütlerine gereken cevabı vereceğiz ve bu zor günler geride kalacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Bir gazetecinin Türkiye'de kayıt altına alınmış Suriyeli mültecilerin vatandaşlığa alınıp alınmayacağına ilişkin sorusu üzerine Kurtulmuş, "2 milyon 700 bin Suriyeli sığınmacı var. Dolayısıyla bunların hepsinin vatandaşlığa alınması gibi bir çalışmamız yok. Ancak nitelikli çalışma imkanına sahip olanlarla ilgili bir takım çalışma izinleri çıkarttık, çıkartıyoruz. Ayrıca, belki bazılarıyla ilgili burada oturma izniyle ilgili çalışmalar yapılabilir" yanıtını verdi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Galatasaray-Fenerbahçe maçının ertelenmesine ilişkin, "Maç ya seyircisiz oynanacaktı ya iptal edilecekti, tehir edilecekti. Dolayısıyla bu konuda ilgili bakanlıklar, ilgili istihbarat birimlerinin istişarelerinden sonra alınan bir karardır. Spor kulüplerinin de içinde bulunduğu bir kararla bu derbi müsabakası, tehir edilmiş oldu. Bunun üzerinden kimsenin spekülasyon yapma hakkı olmadığını ifade etmek isterim." dedi.

Kurtulmuş, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Çankaya Köşkü'nde düzenlenen Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, İstanbul'daki terör saldırısından Galatasaray-Fenerbahçe derbisiyle ilgili birtakım spekülasyonlar yapıldığını söyledi.

Çeşitli kanallardan alınan farklı istihbarat bilgilerinin birbirini teyit eder mahiyette olması nedeniyle, Galatasaray-Fenerbahçe maçının ertelenmesiyle ilgili önemli ve zor bir kararın alınmasını gündeme getirdiğini ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Maç ya seyircisiz oynanacaktı ya iptal edilecekti, tehir edilecekti. Dolayısıyla bu konuda ilgili bakanlıklar, ilgili istihbarat birimlerinin istişarelerinden sonra alınan bir karardır. Spor kulüplerinin de içinde bulunduğu bir kararla bu derbi müsabakası, tehir edilmiş oldu. Bunun üzerinden kimsenin spekülasyon yapma hakkı olmadığını ifade etmek isterim. Çünkü ortada son derece tedbir almamızı gerektiren istihbarat bilgileri vardı. Bunlar birbirini, üst üste teyit ediyorlardı. Sonuç itibarıyla bu adım atıldı."

Avrupa ülkelerinde daha önce benzer nedenlerle iptal edilen, ertelenen futbol maçları olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Biliyorsunuz, Fenerbahçe-Galatasaray derbisi dünyanın 5 büyük derbisinden birisidir. Burada ortaya çıkacak olan, Allah muhafaza bir terör eyleminin Türkiye ile ilgili olarak ne kadar ağır faturayı ortaya çıkaracağının herhalde herkes farkındadır. Kaldı ki daha yakın zamanlarda, Kasım 2015'te biliyorsunuz Almanya-Hollanda maçı, oynanmasına birbuçuk saat kala, trübüne bazı seyircilerin alınmış olmasına rağmen gelen istihbarat bilgileri doğrultusunda iptal edilmişti. Ondan daha da önemlisi 2004 yılında Real Madrid ile Real Sociadad ile oynanan maçta, 87. dakikada maça ara verildi. Bizim Nihat Kahveci de o gün sahada oynayan futbolculardan birisiydi. Dolayısıyla çok acil bir şekilde, saha kenarındaki hakemin sahaya gelip orta hakemi bilgilendirmesi ve aynı anda anons edilmesiyle birlikte maçın bitmesine birkaç dakika kala, maç iptal edilerek, tribünler boşaltıldı. Bu zor bir karardı ama bu kararı almak durumundaydı. Dolayısıyla çok önemli bir istihbarat bilgisinden hareketle bu maç tehir edilmiş, ileri bir tarihe bırakılmıştır."

Bakanlar Kurulu toplantısında, İçişleri Bakanı, Genelkurmay Harekat Başkanı ve MİT Müsteşarının hem bu son saldırılarla ilgili bilgileri paylaştığını hem de halen Nusaybin, Şırnak ve Yüksekova'da devam eden operasyonlarla ilgili bilgi verdiğini anlatan Kurtulmuş, "Yine aynı şekilde sokağa çıkma yasağının ve operasyonun devam ettiği bu yerleşim yerlerinin dışında şu anda terörden temizlenmiş olan bölgelerde sadece güvenlik faaliyetleri değil Birlik Huzur Demokrasi Eylem planı çerçevesinde atılmış adımlar, yapılmakta olan işler de müzakere edilmiş oldu" diye konuştu.

-"Terörün bu iradesine inat..."

Bakanlar Kurulunun önemli vaktini alan konunun ise Avrupa Birliği ile ilgili Türkiye'nin geldiği nokta olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu toplantının detayını şunun için ifade etmeye çalışıyorum, terör Türkiye'yi terörize etmeye çalışıyor normal yapmamız gereken işleri atmamız gereken adımları atmamamız sağlamaya çalışıyor. Biz de terörün bu iradesine inat, şiddetin bu iradesine inat hem hükümet olarak hem kamu kuruluşları olarak hem milletin fertleri olarak yapmamız gereken işlerimizi eksiksiz yapmaya devam edeceğiz atmamız gereken adımları da atacağız.

Bu çerçevede Avrupa Birliği-Türkiye arasındaki ilişkiler, son zamanlarda önemli bir ivme kazanmıştır. Son 3 ayda, 3 önemli zirve toplantısı yapıldı. Bunların en sonuncusu bildiğiniz gibi 18 Mart'ta Brüksel'de Türkiye-AB zirvesi olarak gerçekleşti. Burada alınan kararlar, uzun uzun hem AB hem Dışişleri bakanımız tarafından Bakanlar Kurulumuzla paylaşılmıştır."

-"4 Nisan'dan itibaren geri alımlar başlayacaktır"

Türkiye ile AB arasında varılan mutabakata ilişkin de bilgi veren Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Burada ortaya çıkan ana maddeleri kamu oyuyla paylaşmak vazifemizdir. Bu çerçevede varılan mutabakat çerçevesinde, 4 Nisan'dan itibaren geri alımlar başlayacaktır. 20 Mart tarihinde Yunanistan adalarında var olan, oradaki göçmenlerin tespiti, ondan sonra geleceklerin bu sürece dahil edilmemesi, 4 Nisan'dan itibaren Türkiye'nin geri alımlarının başlaması öngörülmektedir. Bu geri alımlar sırasında uygulanacak olan kural, birebir kuralıdır. Yani Türkiye, buralardan, Yunan adalarından almış olduğu her bir mülteciye karşılık kendisinde var olan, kayıtlı mültecilerden bir tanesini Avrupa'ya gönderecektir. Dolayısıyla bu süreçte Türkiye ilave mülteci yüküyle karşı karşıya kalmayacaktır. Avrupa Birliğinin, adalardan gelen bu mültecileri Türkiye'ye göndermesi karşısında, Türkiye'deki Suriyeli mülteciler Avrupa Birliği ülkelerine gidecektir. Şu anda AB, rakam olarak bu rakamı 72 binle sınırlandırmıştır. Ancak bildiğiniz gibi Sayın (Angela) Merkel'in bunun dışında, AB'nin resmi bu rakamın dışında Almanya'ya çok sayıda yüzbinlerle ifade edilecek göçmen kabul etmesi yönündeki eğilimini de biliyoruz. Bu şu demek değildir, yani 72 bin mülteci alacaklar ama geri kalanı Türkiye'ye mi gönderecekler, ne kadar göçmen alacaklarsa Türkiye'den o kadar göçmen o kadar suriyeli mülteci Avrupa'ya gidecektir."

Türkiye'den Avrupa'ya gidecek mültecilerin, AB'nin seçtiği isimlerden oluşmayacağını vurgulayan Kurtulmuş, "BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ile Türkiye yetkililerin ortaklaşa belirlemiş olduğu liste üzerinden, en çok ihtiyaç içinde olanlar başta olmak üzere, bu insanlar Avrupaya gönderilecekler. Yani diyelim ki hasta olanlar, ağır hasta olanlar, sakat olanlar başta olmak üzere. Dolayısıyla bunu da önemli bu anlaşmanın önemli bir unsuru olarak kamuoyuyla paylaşmak isterim" ifadelerini kullandı.

Schengen vizesinin kaldırılması için bütün hukuki düzenlemelerin, nisan ayının sonuna kadar yapılacağını bildiren kurtulmuş, "Bununla ilgili bir kez daha parlamentodaki diğer partilere çağırımızı tekrarlıyoruz, atılacak bu adımlarda hükümet destek olmak, böylece Schengen vizesinin kaldırılmasıyla ilgili olarak gerekli hukuki sürecin desteklenmesine katkıda bulunmaya davet ediyoruz. Ümit ediyoruz ki bu yasalar ve ilgili yönetmelikler değiştirildikten sonra haziran ayında vize serbestisi safhasına geçeceğiz ve yine ümit ediyoruz ki haziran ayında vize serbestisi meselesini halletmiş olacağız. Bu arada, hükümet olarak kararlılığımız 4 Mayıs tarihine kadar, 35 hukuki adımın atılmasını sağlayacak kararlılıkla çalışmaktır. Meclise bu yasaları, gerekli hukuki düzenlemelerle ilgili adımları atmak üzere bu yasaları göndermek üzere çalışmalarımızı tamamlamış bulunuyoruz." diye konuştu.

-"Hükümet, vaatlerinin yüzde 100'ünü gerçekleştirmiş durumdadır"

Toplantıda, ayrıca, hükümetin reform paketi çerçevesinde yapması gereken işler olduğunu dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Bugün itibarıyla hükümetin kuruluşunun üzerinden 3 ay geçti. Bu 3 aylık süre içerisinde şunu çok net bir şekilde söylemek isterim; 64. Hükümet, hükümet programında vadetmiş olduğu vaatlerin bugün göndereceğimiz birtakım yasa tasarılarıyla birlikte tamamını, yüzde 100'ün gerçekleştirmiş oluyor. Üç ay içerisinde, hükümet vaatlerinin yüzde 100'ünü gerçekleştirmiş durumdadır. Ayrıca reformlarımızın yüzde 65'i, bugün parlamentoya sevk edeceğimiz tasarılarla gerçekleştirilmiş oluyor. Yedi kanun tasarısı, henüz Meclise gönderilmemiştir, bunlar üzerindeki son rötuşlar, son çalışmalar yapılıyor."

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, "Türkiye'nin terörize ve paralelize edilerek önündeki bütün bu hedefleri gerçekleştirme idealinden uzaklaşmasına asla rıza gösteremeyiz. Zaten terör ve terör örgütleri bunu yapmak istiyor. Adları değişik olabilir ama bunların hepsinin ortak özelliği Türkiye'nin önünü, yolunu kesmek, Türkiye'yi başka konularla meşgul etmektir. Bütün bunlarla ilgili gerekli tedbirleri alacağız. Milli birlik ve dayanışma içinde teröre karşı yekvücut duracağız ve gerekli cevabı vereceğiz." dedi.

Kurtulmuş, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen Bakanlar Kurulu devam ederken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Reform paketi çerçevesindeki eylem planı ve eğitim paketiyle ilgili bir çalışmanın da Bakanlar Kurulu gündemine geldiğini ifade eden Kurtulmuş, eylem planı içinde görülebilecek 24 maddelik bir paketin TBMM'ye sevk edildiğini söyledi.

Kurtulmuş, ayrıca eğitimde 28 maddelik bir paketin Meclis'e sevk edildiğini anlattı. Bu paketle mesleki eğitim ve stajın özendirilmesi, çıraklık eğitiminin zorunlu eğitim kapsamına alınmasıyla, öğrencilerin 4+4+4'de son 4 yılda hem çıraklık hem de zorunlu eğitimini tamamlamasının amaçlandığını kaydeden Kurtulmuş, bununla ilgili çalışmaların sürdüğünü dile getirdi.

"Türkiye'nin terörize ve paralelize edilerek önündeki bütün bu hedefleri gerçekleştirme idealinden uzaklaşmasına asla rıza gösteremeyiz. Zaten terör ve terör örgütleri bunu yapmak istiyor. Adları değişik olabilir ama bunların hepsinin ortak özelliği Türkiye'nin önünü, yolunu kesmek, Türkiye'yi başka konularla meşgul etmektir. Biz bütün bunlarla ilgili gerekli tedbirleri alacağız. Milli birlik ve dayanışma içinde teröre karşı yekvücut duracağız ve gerekli cevabı vereceğiz. Ama diğer taraftan da onların yapmak istediklerini, halkı içine kapatmayı, halkı korkar hale getirmeyi ve bu anlamda Türkiye'nin hedefleri istikametinde yürümesinden vazgeçirilmesine de asla müsaade etmeyeceğiz. Bu çerçevede bir kez daha milletimizin birlik içinde olmasını, uyanık şekilde bütün bu oynanan senaryoları büyük resmin bütününü görerek anlamalarını, Türkiye'de terör örgütlerinin her birine karşı ortak bir tavrı, ortak bir kararlılıkla sergilemelerini bekliyoruz."

Siyasetin de üzerine sorumluluklar düştüğünü vurgulayan Kurtulmuş, "Siyaset olarak da hep beraber, bütün bu terör örgütlerinin hiçbirini bir diğerinden ayırmadan, bunların hepsine karşı duracağız. Korkmayacağız, yılmayacağız, teröre alışmayacağız. Terörün bu ülkeyi terörize etmesine asla müsade etmeyeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

Kurtulmuş, terör örgütlerini kategorize etmeden, "ama, fakat, şöyle, böyle" demeden bütün Türkiye dostlarının, ülkenin bu zorlu mücadelesinde yanında durması gerektiğini dile getirdi.

Herkesin, Türkiye'nin yanında olduğunu açık şekilde ifade etmesi gerektiğini anlatan Kurtulmuş, hep beraber bu kararlılık içinde terör örgütlerine gereken cevabı vereceklerini, zor günlerin geride kalacağını belirtti.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, "Suriyeli sığınmacıların hepsinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına alınması gibi bir çalışmamız yok" dedi.

Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısı devam ederken düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin Galatasaray-Fenerbahçe futbol maçının ertelenmesine neden olan ciddi tehdidin geçip geçmediğini sorması üzerine Kurtulmuş, "Farklı kanallardan spesifik olarak maçla ilgili bu tehdidin gelmiş olması sadece Galatasaray- Fenerbahçe maçına dönük bir tehditti" diye konuştu.

Süper ligdeki diğer bütün maçların oynandığına dikkati çeken Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Bütün tedbirler alınıyor, önceden tedbirinizi alıyorsunuz. Şimdiye kadar defaatle ifade ettik, çok sayıda canlı bomba, çok sayıda araba, çok sayıda mühimmat, çok sayıda patlayıcı maddeyi önceden yakalamak, tedbirinizi almak, önlemek imkanına sahip olmuşsunuz ama Allah muhafaza işte İstiklal Caddesi'nde olduğu gibi her türlü tedbiri almanıza rağmen İstiklal Caddesi'ne, Taksim'e çıkan bütün yollar, sokaklar her taraflar aranmasına rağmen, oradaki bütün şüpheli insanların üstleri aranmasına rağmen maalesef terör, hele canlı bombayı önlemek zaman zaman pek mümkün olmuyor. Dolayısıyla ciddi bir istihbarattı. Farklı istihbaratlar değerlendirildi ve bütün istihbarat birimleri son derece uyanık bir şekilde olabilecek en detaylı istihbarat bilgilerini değerlendirerek halkımıza zarar gelmemesi için üzerine düşeni yapmaya çalışıyorlar."

Bir başka gazetecinin 90 günlük süre içinde hayata geçirilmesi beklenen Alevilerin ve Roman vatandaşların taleplerine ilişkin düzenlemenin yapılıp yapılmayacağı sorusuna Kurtulmuş, "7 yasaya son şekli veriliyor dedim, kanun tasarısı. Bunlardan birisi Roman vatandaşlarımızla ilgili düzenlemedir, bir diğeri Alevi vatandaşlarımızın talepleriyle ilgili düzenlemedir. Bunlarla ilgili de geçen hafta içinde de gerekli çalışmaları yaptık. Son şekline getiriliyor. 7 ayrı yasa da olgunlaştığı takdirde onları en kısa zamanda TBMM'ye göndereceğiz" yanıtını verdi.

- "Muhalefet partilerinin lehine olmaz"

Avrupa Birliği ile ilgili düzenlemelere ilişkin bir aylık sürenin olduğu belirtilerek, muhalefet partileriyle anlaşılamaması durumunda izlenilecek yolun sorulması üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Bununla ilgili olarak biz üzerimize düşen her türlü ciddiyetle, iyi bir zaman planlamasıyla bu süreci yürütmeye çalışıyoruz. Onun için bugün çok uzun süreler içerisinde AB konusundaki atılacak adımlar, vize serbestisi ile sonuçlanacak bu adımlarla ilgili olarak çalışmalarımızı bir kere daha gözden geçirdik. Hemen bugün itibarıyla da bunları TBMM'ye gönderiyoruz. Tabii bunların yasalaşması iktidar partisi olarak bizim sorumluluğumuzda olduğu gibi muhalefetten de beklentimiz şudur: Bunların hepsi sonuçta ortak olarak bütün halkımızın beklediği hususlardan birisi. Ümit ediyoruz ki haziran ayında Türkiye vize serbestisi hakkına sahip olacaktır. Bununla ilgili muhalefet partilerinin Meclis'i bloke etmemelerini temenni ediyoruz. Eğer böyle bir tavır içine girerlerse millet de bunu görür. Biz bütün muhalefet partileriyle bu konuda uzlaşıp mümkün olan en kısa süre içerisinde bu yasaların çıkması için gayret sarf edeceğiz ama hangi muhalefet partisinin nasıl hareket edeceğinin kararını da biz vermeyeceğiz, onlar verecekler bu kararları. Biz onlara da şu tavsiyede bulunuyoruz: Bu bütün milletin ortak beklentilerinden birisidir. Bu alanda lüzumsuz, sıradan bir engelleme, zaman kaybettirme, vakit geçirme taktiğine başvurarak hükümetin yolunu kesmeye kalkmasınlar. Bu muhalefet partilerinin lehine olmaz diye düşünüyorum."

- Suriyeli sığınmacılara yönelik iddialar

Suriyeli sığınmacıların vatandaşlığa alınacağına yönelik iddialar hatırlatılarak, hükümetin böyle bir çalışması olup olmadığı sorulan Kurtulmuş, böyle bir çalışmalarının bulunmadığını söyledi.

Kurtulmuş, "Biliyorsunuz 2 milyon 700 bin Suriyeli sığınmacı var. Dolayısıyla bunların hepsinin vatandaşlığa alınması gibi bir çalışmamız yok ancak nitelikli ve çalışma imkanına sahip olanlarla ilgili bir takım çalışma izinleri çıkarttık, çıkartıyoruz. Ayrıca, belki bazılarıyla ilgili burada oturma izniyle ilgili çalışmalar yapılabilir ama Suriyeli sığınmacıların hepsinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına alınması gibi bir çalışmamız yok" ifadesini kullandı.

Memurlar.Net