Genelkurmay Başkanı Özkök'ün emriyle başlatılan soruşturmada, müteahhit Özmen ve 38 sanığın, devleti 132 trilyon lira zarara uğrattıkları belirlendi Askeri savcının iddianamesinde eski Jandarma Genel Komutanı Org. Eruygur ve eski MGK Genel Sekreteri Org. Kılınç da kusurlu bulundu.
Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı, son dönemin en geniş kapsamlı soruşturmasında, askeri ihaleleri almasıyla tanınan müteahhit Ali Osman Özmen ile aralarında albay düzeyinde askerlerin de bulunduğu 39 kişi hakkında 'rüşvet', 'dolandırıcılık', 'görevi kötüye kullanma' ve 'sahtecilik' suçlarından dava açtı. Askeri savcının hazırladığı iddianamede eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur ile eski MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın da ihalelerde kusuru bulunduğu belirtildi.
İHBAR MEKTUBU GELDİ
Ordudaki bu geniş kapsamlı soruşturma Genelkurmay Başkanlığı'na, 2003 yılında
üst üste gelen ihbar mektuplarıyla başladı. Mektuplarda müteahhit Ali Osman
Özmen tarafından yapılan Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki Özel Kuvvetler Komutanlığı
inşaatlarında usulsüzlükler yapıldığı öne sürüldü. İddialar üzerine Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Genelkurmay Askeri Savcılığı'na soruşturulması
için emir verdi. Askeri Savcı'nın 3 Aralık 2004 tarihinde tamamladığı iddianamede,
Özmen ve aralarında askerlerin de bulunduğu 38 sanık hakkında dava açılması
istendi. İddianamede iki sürpriz isim de yer aldı: MGK eski Genel Sekreteri
Orgeneral Tuncer Kılınç ve Jandarma eski Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur.
Savcı, dönemin MSB İnşaat Emlak Daire Başkanı Tuğgeneral Yaşar Öney ve Tümgeneral
Kenzi Suner için de soruşturma izni istedi.
KILINÇ'A ZAMAN AŞIMI
İddianameye göre, Özel Kuvvetler Komutanlığı inşaatı devam ederken Müteahhit
Ali Osman Özmen'in firmasına gereksiz ve haksız süre uzatımları verildi. Aynı
işlemler nedeniyle sanki olağanüstü şartlar ortaya çıkmış gibi fahiş keşif artışları
yapıldı. Askeri Savcı, o dönemde korgeneral rütbesiyle MSB Müsteşarı olan, eski
MGK Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç'ın haksız keşif artışları raporunu
dönemin Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu'nun onayına sunduğunu ileri
sürdü. Savcı Kılınç'ın "görevini kötüye kullandığını" kaydetti. Ancak
savcılık bu suçun 1997 yılında işlendiği için zamanaşımına uğradığına da dikkatçekti.
İddianamedeki tespitlere göre, daha sonra MSB Müsteşarlığı'na gelen eski Jandarma
Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur (o dönemde Korgeneral) ile ilgili iddialar
da Kılınç'ın eylemiyle aynı. İddianameye göre Orgeneral Eruygur da, aynı iş
içinde başka bir ihalede Kılınç Paşa gibi haksız süre uzatımı ve keşif artışı
raporlarını 2000 yılında Milli Savunma Bakanı'na imzalattı. Askeri Savcı, Eruygur'un
bu eyleminin de 'görevi kötüye kullanma' suçunu oluşturduğu sonucuna vardı.
Askeri Savcı, suç 2000 yılında işlendiğinden Orgeneral Eruygur için soruşturma
emri verilmesi amacıyla Genelkurmay Başkanlığı'na başvurdu.
'FEDAİ GİBİ ÇALIŞTILAR'
İddianamede bazı asker sanıkların müteahhit Özmen ile ilişkileri şu sözlerle
yer aldı: "Fiziki güç tesisleri inşaatının durdurulması, projenin revizyonu
öngörülmüş ise de başını mühendis Albay Recep Yılmaz ve Genelkurmay Lojistik
Başkanlığı'nda görevli Ercüment Han Cengiz'in çektiği kişilerin, projenin aynen
devamında fedai gibi mücadele ettiği görülmektedir." Müteahhit Özmen'in
işlerini yürütmek için her türlü yolu denediği belirtilen iddianamedeki bilgilere
göre alay binasının bir katı, ihraç ve fahiş fiyattan alınan malzemelerle tamamen
dekore edildikten sonra inşaata dönemin Genelkurmay 2'nci Başkanı Orgeneral
Çevik Bir çağrıldı. Özmen, Bir'e inşaatı nasıl bulduğunu sordu. Orgeneral Bir
de beğenilerini aktardı. Bunun üzerine Özmen, Çevik Bir'e "Bu malzemeyi
inşaatın diğer yerlerinde de kullanalım mı" diye sordu. O r g e n e r a
l Bir'den, "Beni bu işlere karıştırmayın. Birlik, siz ve mühendis arkadaşlar
oturun birlikte en iyi kararı siz verin" yanıtını aldı. İddianamede, Özmen
ve diğer sanıkların bu girişimi için şöyle denildi: "Müteahhit ve ilgili
askeri personel bu konuyu önceden düşünmüşler, daha onay verilmeden yurtdışından
kullanılacak birçok malzemeyi getirttikleri, projelere dahil ettikleri, alay
binasının birkatının tamamını dekore ederek görsel bir şölen hazırladıkları
belirlenmiştir... Dolayısıyla Genelkurmay 2. Başkanı'nın örnek imalatı beğenmesi
menfaat oyununun başlangıcı olmuştur."
'RÜŞVET ORTAK DİL'
Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nde 5 Ocak'ta başlayacak davanın bir numaralı sanığı
Özmen'in, işlerini yürütebilmek için bazı askeri personelin tayinlerinde de
etkili olduğu belirtilen iddianamedeki 'rüşvet' iddialarından şöyle söz edildi:
"Çıkan güçlüklerin giderilmesinde amaca uygun tayinlerin, uyumlu işbirliğinin
ise ortak lisan olan parayla sağlandığı, rüşvetin kurumsal olarak en önemli
sorun çözme yöntemi olarak benimsendiğini görülmüştür."
'ALMAZSAN ENAYİSİN'
Müteahhit Özmen ve diğer bazı sanıkların askeri personeli yurtiçi ve yurtdışında
tatillere gönderdiği, cep telefonu faturalarını ödediği, asker sanıkların eşlerinin
kullandığı arabaların benzin paralarını karşıladığı belirtilen iddianamede,
sorun çıkaran askeri sivil personel Ali Ulaş'a 100 bin mark rüşvet önerdiği
de ileri sürüldü: "Başlangıçta ihtiyaçların için sana 100 bin mark para
takdir ettik. Bu miktar ihtiyaçlarını sanıyorum karşılar. Diyaloğumuzun devamı
halinde senin gibi değerli arkadaşlara, birlikte oturabilmek, komşuluk yapabilmek
için Marmaris'te yaptırdığım yazlıklardan bir tanesini de vereceğim. Almazsan
enayisin."
ZARAR 132 TRİLYON
Özel Kuvvetler Komutanlığı inşaatının 10 yıl geçmesine rağmen bir türlü bitirilememiş
olması iddianamede şöyle ifade edildi: "Bunda, plansız, öngörüsüz proje
yönetiminin ve kontrolsüz direktiflerin katkısı olmakla beraber asıl etken,
müteahhidin fazlasını isteme alışkanlığıdır." Askeri Savcı, iddianamede
şu tespitlere de yer verdi: "İşin adeta curcunalar bütünü olduğunun her
halinden ve her kesim tarafından bilindiği açık yüreklilikle belirtilmiştir.
Bu tespitler genel hatlarıyla savcılığın da çektiği fotoğraftır." Sanıkların
eylemleri nedeniyle devleti toplam 132 trilyon lira zarara uğratıldığının belirtildiği
iddianamede, askeri savcı, bu paranın faizi ile birlikte sorumluluk oranında
sanıklardan tahsil edilmesini istedi.
sabah