Okmeydanı SSK hastanesinde hastalar muayene olmak yerine adeta çile çekiyor. Muayene sırası alabilmek için telefon başında ter döken hastalar hastanede desaatlerce sıranın kendilerine gelmesini beklemek zorunda kalıyor. Röntgen çektirecek hastalar için sıra derdi sabahın erken saatlerinde başlıyor. Sabahın 03.00'ünde sıraya giren ve dondurucu soğukta bekleşen çoluk çocuk, yaşlı, genç hastalar içeriye girebilmek için sürekli yetkililerle tartışıyor. Kapıların açılması için saatin 07.30'da kantincinin gelmesini bekleyen hastalar yetkililerin, "Yağmur yağarsa kapıyı açarız" sözlerine karşılık, "Yağmur duasına mı çıkalım" diye tepki gösteriyor.
RÖNTGENE RANDEVU YOK
Röntgen çektirmek için kendi aralarında sıra oluşturan hastalar 170'e kadar
sınırlı olan sıranın dışında kalınca bir gün sonra şanslarını yine deniyor.
Çünkü SSK Okmeydanı Hastanesi'nde, bir tek röntgen çektirecek hastalar telefonla
randevu alamıyor. Hastanenin bir servisinden diğer servisine hastalar yakınları
tarafından taşınırken, sedyeleri hastabakıcılar yerine temizlik görevlileri
taşıyor. Çöpler hastane bahçesinde çöp arabasını beklerken, ambulans merkezi
otoparka dönüştürülmüş. Hasta yakınları hastanenin dinlenme salonunu yatakhane
gibi kullanıyorlar. Kuyrukta canı sıkılıp uyuyan ve sıra beklerken insulin iğnesini
vuran hastaları da görmek mümkün. Hastaneyi saran fırsatçılar da hastaları sömürmekte
bir mahsur görmüyorlar. Eczanenin yakınında hastane dışında kamp kuranfotokopici
ile hastane dışından hasta yakınlarına köfte ekmek satan satıcılar da hastanenin
renklerini oluşturuyorlar.
ANNE, HASTA KIZINI TAŞIYOR
Sabah saat 05.30'da Okmeydanı SSK'ya vardığımızda hava henüz karanlıktı. Önümüze
yaşlı bir kadın ve kızı çıktı. Kızı Esra'yı ishal ve halsizlik şikayeti ile
hastaneneye getirmiş. Hastabakıcı doktorlar tarafından 'işi var' diye çağırılınca
500 metre yolu, kızını tekerlekli sandalyede dondurucu soğukta taşımak zorunda
kalan anne Mine Gülyüz yaşadıkların aisyan ediyor. "Belim ağrıyor evladım
bana yardım eder misiniz" diyen bu çaresiz kadına yardım edip genç kızı
acil servise götürüyoruz. Ardından Okmeydanı SSK Hastanesi'nin kafesine yöneldik.
Buradaki manzara içler acısıydı. Kimisi kalorifer peteğini yastık yapmış uyukluyor,
kimisi de sandalyelere ayaklarını uzatmış derin uyku çekiyordu. Kediler de sandalyelerin
üzerinde yerlerini almıştı. Kafenin gıda bölümü de dahil pislikten geçilmiyordu.
Hasta yakınları cafeyi yatakhaneye çevirmişti. Saat 06.50'yi gösterdiğinde kantincinin
içeri girmesiyle kapılar açıldı. Vatandaş, dışarıda bulunan listeye göre içeride
sıraya girdiler. Yaklaşık 200 kişilik bir kuyruk oluştu. Röntgen servisi 15
dakikalık gecikmeyle saat 07.45'de açıldı.Sıra ilerlerken arka taraftan ses
yükseliyordu. "Allah rızası için önünüzee kimseyi almayın." Sıra çabuk
ilerliyordu. Herkesin ayrı bir derdi vardı. Kimisi hastaneye çok yakın bir yerden
yürüyerek, kimisi ise Levent, Mecidiyeköy'den geliyordu. Gelenlerin çoğu ise
İETT otobüsleri sefere sabah 06.00'da başladığı için dertliydi. Çünkü bu yüzden
erken gelememiş ve sıranın en arkasına düşmüşlerdi.
BİR HAFTADIR GELEN VAR
Sıralar ilerliyor, herkes birbirine dertlerini anlatıyordu. Kimisi bir haftadır
hastaneye gidip geliyor kimisi ise ilk kez geliyor ve ne yapacağını nereye başvuracağını
bilmiyordu. Ön taraftan bir ses yükseldi numara bitti diye. Hemen ön tarafa
doğru ilerledik. Görevli günde 170 kişiye numara verdiğini söylüyordu. Ancak
daha sırada yaklaşık 30-35 kişi bulunuyordu. Tabii ki, buna en çok üzülen ise,
171. sırada olduğu için röntgen filmi birgün sonraki sabaha kalan 60 yaşındaki
Hasan Avcılar oldu. Avcılar, "Bu ne şansızlık!..Görevli 170 kişiye numada
verdiğini söylüyor. Ben 171. sıradayım. Önüme iki tane bayan aldım, onlar numara
aldı ben alamadım" diyor.
BİR DOKTORA 110 HASTA
Doktorların kapılarındayazılan sıra numaraları çok ilginçti. Her doktorda en
az 50 hasta ismi yazılıydı. Bazı doktorların kapılarında 84 hastanın ismi bulunuyordu.
Poliklinikte 3 çocuk bölümü bulunuyordu. Bir bölümde doktor başına 84 hasta,
nöroloji bölümünde 110 hasta, göz bölümünde 90, cerrahi bölümünde 84 hasta,
3 ortopedi servisinde 66 hasta, psikiyatri servisinde 28 hasta, dahileye servisinde
ise doktor başına 65 hasta düşüyordu.
71 BİN PERSONEL ÇALIŞIYOR
Geçtiğimiz ayın verilerine göre Türkiye genelinde SSK'ya bağlı sağlık tesislerinin
sayısı, dispanserler ve hemodiyaliz merkezleri de dahil 569'u buluyor. 34 bin
185 adet yatak kapasiteli SSK kurumlarında 2004'ün ilk 6 ayı içerisinde 30 milyona
yakın hasta poliklinik hizmeti alırken, 697 bin 458 kişi yatarak tedavi oldu.
SSK'ya bağlı sağlık tesislerinde görev yapan personel sayısı 71 bin civarında.
Bunlardan 7 bin 97 kişi uzman hekim, 14 bin 284 hemşire ve ebe görev yapıyor.
Uzman hekim başına yaklaşık 5 bin hasta düşerken İstanbul'da toplam 5 bin yatak
kapasiteli 46 tane SSK tesisi bulunuyor.
sabah