Yıl 2008, Bakan: Hüseyin ÇELİK sözleşmeli öğretmenleri kademeli olarak kadroya geçireceklerini açıkladı…
Yıl 2009, Bakan: Nimet ÇUBUKÇU göreve gelir gelmez basınla yaptığı ilk görüşmelerde sözleşmeli öğretmenliğin iş barışına zarar verdiği bu uygulamadan vazgeçilmesi gerektiği mesajlarını verdi.
Bu da yetmedi. Bakanlığın Resmi İnternet Sitesinde basın açıklaması koydu. Tarih 25 Haziran 2009…
"Sözleşmeli Öğretmenlere İlişkin Basın Açıklaması
Sözleşmeli öğretmenlerimizin kadroya geçirilmesi ve bundan sonraki süreçte Millî Eğitim Bakanlığı'na sözleşmeli yerine kadrolu öğretmen alınması yönündeki karar sayın Bakanımızın bizzat kendisi tarafından 24 Haziran 2009 Çarşamba günü TRT 3/GAP televizyonundan canlı olarak yayımlanan "Gelecek Eğitimle Gelecek" programında duyurulmuştur.
Buna göre Bakanlığımız, şu anda görevlerinin başında bulunan sözleşmeli öğretmenleri kademeli bir şekilde kadroya geçirilmesi üzerine çalışmalarını Maliye Bakanlığı ile görüşerek yürütmektedir. Bunun yanı sıra önümüzdeki dönemde yeni sözleşmeli öğretmenlerin istihdamı yerine kadrolu öğretmenlerin alımı yapılmasına ağırlık verilecektir.
Maliye Bakanlığı ile yapılan görüşmelerden elde edilecek sonuçlar yine Bakanlığımız tarafından ilan edilecektir.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği
http://www.meb.gov.tr/duyurular/duyuruayrinti.asp?ID=6537"
Bu cümleler sözleşmeli öğretmenlerin kadroya geçme beklentilerini arttırmıştır. Evet yeni bir bakan geldi sorunumuz çözümlenecek, ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmekten kurtulacağız beklentileri körüklenmiştir.
Geçiş Hüseyin ÇELİK'in söylediği gibi kademeli olacaktı. Yani doğuda 3 yıl sözleşmeli çalıştıysanız kadroya geçecektiniz.
Burada olası sıkıntıları bertaraf etmek yine ters köşeye yatmamak adına “Sözleşmeli öğretmenler ve sendikalar taleplerini değiştirmelidir…" başlıklı bir yazıyı kaleme aldık.
Bu yazıdan önce de ele alınan yazılar ve talepler söz konusu idi… O dönemde bakanın bu basın açıklaması sonucu herkesin kadroya geçişi beklentileri başlamış ve tamamının kadroya geçişinin mümkün olmadığına ya da çok zor olduğuna ilişkin değerlendirmelerimiz tepkilere yol açmıştı.
Oysa ki biz konuyu, kendi isteklerimiz doğrultusunda değil konunun hukuki ve bakanlık yaklaşımı noktasında objektif ele almaya çalışmıştık. Keşke haklı çıkmasaydık ama maalesef haklı çıktık.
O dönemde kademeli geçişten bahsedildiğinde yıl 2009 idi. İlk sözleşmeli öğretmenlik uygulaması ise 2006 da başlamıştı. Yani 2009 yılında bu uygulama başlamış olsa idi geçen yıl doğu bölgelerinde (3.hizmet bölgesinde) 3 yılını dolduran öğretmenlerimiz kadroya geçmiş olacaklardı. Bu yıl da 2007 de 3.Hizmet bölgesine, 2006 da 2.hizmet bölgesinde başlayan öğretmenler.
Bugün gelinen noktada maalesef bu gerçekleşmemiştir. 2009 Haziran'ında resmi basın açıklamasında da yer aldığı gibi “Sözleşmeli öğretmenlerimizin kadroya geçirilmesi ve bundan sonraki süreçte Millî Eğitim Bakanlığı'na sözleşmeli yerine kadrolu öğretmen alınması yönündeki karar sayın Bakanımızın bizzat kendisi tarafından 24 Haziran 2009 Çarşamba günü TRT 3/GAP televizyonundan canlı olarak yayımlanan "Gelecek Eğitimle Gelecek" programında duyurulmuştur.”
cümlelerinin hiçbiri gerçekleşmemiştir. Bakan bir karar almış ama uygulama yok. Maliye Bakanlığı sanırım bir yıldır uzaydadır ve henüz dönmemiştir. Çünkü açıklamada Maliye Bakanlığı ile çalışmaların devam ettiği belirtilmektedir. Nasıl bir çalışmadır ki halen sona ermemiştir.
Bugün gelinen noktada;
Son açıklama 5 yılını dolduran Sözleşmeli Öğretmenleri Kadroya geçirileceği yönündedir.
Bu ne demektir? Kademeli geçişten vazgeçtik 5 yılını doldurmalarını bekleyeceğiz…
Beş yıl ne zaman doluyor? İlk kez sözleşmeli olanların 5 yıllık süresi 2011 Temmuz ayında doluyor…
Ne büyük bir tesadüftür ki Temmuz 2011'de GENEL SEÇİM' de var… Allah Allah kesinlikle arasında hiçbir bağlantı yoktur(!)…
Bu söze inanalım mı? Ya da denilirse ki seçim yatırımı değil buna inanalım mı? Kamuoyu karar versin ama bir şeyleri yeniden hatırlatmakta fayda vardır:
Sayın ÇUBUKÇU'nun 2009 basın açıklamasında yer alan
- “sonraki süreçte Millî Eğitim Bakanlığı'na sözleşmeli yerine kadrolu öğretmen alınması yönündeki karar” gerçekleşmiş midir? Yani MEB'de Bakan ÇUBUKÇU'dan önce daha mı çok sözleşmeli öğretmen vardı? Hayır daha az idi. Yani arttı.
- Kademeli geçişten bahsedenler bunu başarmışlar mıdır? Hayır 5 yıldan söz etmeye başlamışlardır.
İnanmak, güvenmek size kalmış... Ben Sözleşmeli Öğretmenlerin kadroya geçeceklerine inanıyorum ama ne zaman? İşte sorun orada...
Her gün bizi e-posta bombardımanına tutan Sözleşmeli Öğretmenlerimize Allah bu mübarek ramazan ayında sabırlar versin…
Karar merciinde olanlara ise “söz tutmada HİDAYET ve icraatta DİRAYET versin ki kul hakkına, ah almaya maruz kalmasınlar…
Daha ne diyelim ki…
Son bir söz: ya tutamayacağınız sözü vermeyeceksiniz, ya da verdiğiniz sözü tutacaksınız… Bunu becermiyorsanız boş yere o koltuklarda oturup insanların ümitleriyle, gelecekleriyle oynamayacaksınız. Devlet yönetimi ciddiyet ister, doğruluk ister, güven ister, süreklilik ister…
Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi