05.04.2005 tarihinde Bakanlar Kurulunca TBMM'ye gönderilmiştir.
EMNİYET TEŞKİLATI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Madde 1- 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun değişik
55 inci maddesinin ondördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
"Mevzuat hükümlerine göre kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi yapılan
her türlü uzmanlık, master, doktora ve avukatlık stajı rütbe kıdeminde değerlendirilmez.
Ancak, bu Kanunun 13 üncü maddesinde sayılan rütbeler içerisinde yapılan askerlik
hizmeti, yurt dışı misyon koruma, yurt dışı kurs ve diğer görevler sebebi ile
geçirilen süreler ile tedavi ve istirahat süreleri, hangi rütbede ifa edilmiş
veya geçirilmiş ise o rütbedeki fiili çalışma süresi içerisinde değerlendirilir.
Emniyet Teşkilatına girmeden önce yapılan askerlik hizmeti, atanılan ilk rütbede
ve adaylığın onanmasından sonra fiili çalışma süresinden sayılır. Bu sürelerin
sayılması sonucu emsallerine göre kıdemli sayılanlar rütbe terfîlerinde her
ne sebeple olursa olsun rütbe olarak emsallerini geçemez."
Madde 2- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde 3- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
GENEL GEREKÇE
Rütbe terfi işlemleri, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun değişik 55 inci
maddesi hükümlerine göre yapılmaktadır.
1987 yılına kadar, askerlik hizmetinde geçen sürenin rütbe kıdeminde değerlendirilmesine
ilişkin herhangi bir yasal düzenleme bulunmamakta iken rütbeli emsaller arasında
askerlik hizmeti süresi (bay-bayan, kısa-uzun dönem askerlik, amir olmadan önce
yapılan askerlik) nedeniyle oluşan farklılığı gidermek amacıyla ilk defa 29/5/1991
tarihli ve 3748 sayılı Kanun ile "Polis amiri olduktan sonra yapılan askerlik
hizmeti, yurtdışı misyon koruma, yurtdışı kurs ve diğer görevler sebebiyle geçirilen
süreler ile görev nedeniyle yaralanma halinde tedavi ve istirahat sürelerinin
rütbe terfilerinde değerlendirilmesi" 3201 sayılı Kanun metnine eklenmiştir.
3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun 55 inci maddesinin ondordüncü fıkrasında
yer alan; "Mevzuat hükümlerine göre kazanılmış hak aylığında değerlendirilmesi
yapılan her türlü uzmanlık, master, doktora ve avukatlık stajı rütbe kıdeminde
değerlendirilmez. Ancak, polis amiri olduktan sonra yapılan askerlik hizmeti,
yurt dışı misyon koruma, yurt dışı kurs ve diğer görevler sebebi ile geçirilen
süreler ile tedavi ve istirahat süreleri rütbe terfiinde değerlendirilir"
şeklindeki düzenleme 1993 ve 2001 yıllarında yapılan kanuni düzenlemelerde de
muhafaza edilerek 1991-2004 yılları arasında istikrarlı bir şekilde uygulanmıştır.
Anayasa Mahkemesinin 11/6/2003 tarihli ve E:2001/346- K:2003/63 sayılı Kararı
ile Emniyet Teşkilatı Kanununun 55 inci maddesinin ondordüncü fıkrasında geçen
"Polis amiri olduktan sonra yapılan" ibaresinin iptali üzerine; anılan
maddede iptal edilmeyen ve halen yürürlükte bulunan dokuzuncu ve onikinci fıkralarında
öngörülen "bulunduğu rütbede zorunlu en az bekleme sürelerine" aykırı
olacak bir uygulama ile karşı karşıya kalınmıştır.
Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararında belirtilmemesine rağmen, iptal kararından
sonra maddenin devamında yer alan; yurtdışı misyon koruma, yurtdışı kurs ve
diğer görevler sebebiyle geçirilen süreler ile tedavi ve istirahat sürelerinin
de amirlik rütbe kıdeminden sayılması gerektiği şeklinde oluşan yorumlar neticesinde;
Polis Mesleğinin temeli olan hiyerarşik yapı ile disiplin sistemi olumsuz yönde
etkilenmiştir.
Yapılacak olan düzenleme ile aynı dönemde rütbe alan emsaller arasında ortaya
çıkan eşitsizliği gidererek polis mesleğinin temeli olan hiyerarşik yapının
ve disiplin sisteminin korunması amaçlanmıştır.
Ayrıca, bu düzenleme ile Emniyet Hizmetleri Sınıfına girmeden önce veya Emniyet
Teşkilatında iken yapılan askerlik hizmeti, fiili çalışma süresinden sayılarak
aynı hukuksa durumdaki tüm personele eşit uygulamanın yapılması sağlanacaktır.
Yine bu düzenleme ile fiili çalışma süresine ilişkin her türlü değerlendirmede
mevzuat ve uygulamada belirlenmiş olan "emsali geçememe" yönündeki
objektif bir kıstas öngörülmüştür. Devlet Memurları Kanununda da kabul gören
emsal esası, Emniyet Teşkilatındaki her rütbe için öngörülen asgari bekleme
süresi gözetilerek belirlenecektir.
Emniyet Teşkilatının hiyerarşik yapısının ve Emniyet Teşkilatı Kanununun 13
üncü maddesinde sayılan rütbe esasının korunması için, değerlendirmelerde bulunulan
rütbe esas alınmıştır. Bu uygulama ile Anayasa Mahkemesi ve idari yargı kararlarının
ifası da gerçekleşmiş, birçok yargısal sorun kendiliğinden çözülmüş olacaktır.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1- Anayasa Mahkemesinin 11/6/2003 tarihli ve E:2001/346- K:2003/63 sayılı
Kararı ile Emniyet Teşkilatı Kanununun 55 inci maddesinin ondördüncü fıkrasında
geçen "Polis amiri olduktan sonra yapılan" ibaresinin iptali üzerine;
anılan maddede iptal edilmeyen ve halen yürürlükte bulunan dokuzuncu ve onikinci
fıkralarında geçen, bulunduğu rütbede zorunlu en az bekleme sürelerine aykırı
olacak bir uygulama ile karşı karşıya kalınmıştır.
Bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi Kararı sonrasında oluşan hukuksal boşluğu
gidermek ve yürürlükte bulunan 55 inci maddenin dokuzuncu ve onikinci fıkralarında
öngörülen "Rütbelerde ve meslek derecelerinde en az bekleme süreleri ve
olumlu sicil almış olmak" hükümlerine aykırı uygulamayı ortadan kaldırmak
ve aynı dönemde rütbe alan emsaller arasında ortaya çıkan eşitsizliği gidererek
polis mesleğinin temeli olan hiyerarşik yapının ve disiplin sisteminin korunması
amaçlanmıştır.
Ayrıca, bu düzenleme ile Emniyet Hizmetleri Sınıfına girmeden önce veya Emniyet
Teşkilatında iken yapılan askerlik hizmeti, fiili çalışma süresinden sayılarak
aynı hukuksal durumdaki tüm personele eşit uygulamanın yapılması sağlanacaktır.
Bu değişiklikle fiili çalışma süresine ilişkin her türlü değerlendirmede mevzuat
ve uygulamada belirlenmiş olan "emsali geçememe" yönündeki objektif
bir kıstas öngörülmüştür. Devlet Memurları Kanununda da kabul gören emsal esası,
Emniyet Teşkilatındaki her rütbe için öngörülen asgari bekleme süresi gözetilerek
belirlenecektir.
Madde 2- Yürürlük maddesidir.
Madde 3- Yürütme maddesidir.