17 Haziran 2010 tarihinde yaptığımız bir haberde, daha önce yaşanılan bir sorundan dolayı, sözleşmeli sağlık personeli alımlarının ÖSYM'ye yaptırılmaması gerektiğini belirtmiştik.
16 Ağustos 2011 tarihinde yaptığımız haberde ise, lise düzeyi için alan kontrolü yapılmamasında, ana sorumluluğun MEB'de olduğunu belirtmiştik.
Bilindiği üzere, kadrolar ; lise, önlisans ve lisans olmak üzere, 3 öğrenim düzeyinde ilan edilmektedir. Adaylar hangi düzeyden sınava girmiş ise bu düzeye yönelik olarak ilan edilen kadrolara başvurabilmektedir.
Önlisans ve lisans programları bir yükseköğrenim programıdır. Önlisans ve lisansta program eşdeğerliği, YÖK tarafından belirlenmektedir. YÖK yaptığı belirlemeyi Devlet Personel Başkanlığına iletmiş ve bu durum, Başkanlığın web sitesinde ilan edilmiştir. (Tıklayınız.)
Lise düzeyindeki eşdeğerlik sorunu ise YÖK'ün görev alanına girmemektedir. MEB'in görev alanına girmektedir. MEB bu konuda daha önce bir çalışma yapmış ve bu çalışma resmi olarak 2009 yılında ilan edilmişti. Ancak daha sonra bu çalışma güncellenmedi. Dolaysıyla, lise düzeyinde hangi programın hangi programa denk olduğu tespit sorununun MEB tarafından çözülmesi gerekmektedir.
ÖSYM başkanı Sayın Demir, 18 Ağustos 2011 tarihindeki televizyon programında, adaya verdiği cevap şu şekildedir:
"Yerleştirme kılavuzumuzda çok net bir şekilde yazmışız. Demişiz ki "yerleştirmelerde biz lise kontrolü yapmıyoruz." bunu açıkça ifade etmişsiz. Dönüp "niye yapmıyorsunuz?" diye bize sormanız doğru değil. Bunun itirazlar gündeme getirilir, bir sonraki kılavuzumuzda bunun muhatabı olan kurum Sağlık Bakanlığı. Onlar derse ki bize " lisede kontrolü yapacaksın" bizde onu yaparız ve biz bu arkadaşların sorunlarını çözümleriz. Ama ben yaptığım yerleştirmelerde kılavuzda kuralları açıklıyorum. Bunu yaptıktan sonra niye böyle yapıyorsun demelerini çok sağlıklı bulmuyorum."
Yukarıda da belirtildiği üzere, sorunun esas kaynağı MEB'dir. Ancak bu durum
Sağlık Bakanlığı veya ÖSYM'nin hiç sorumluluğunun olmadığını anlamına gelmemektedir.
Zira, 16 bin sözleşmeli sağlık personeli alımında toplam 20 civarında kadro
unvanına atama yapıldı. Bizim yapmış olduğumuz tespite göre kadroların büyük kısmını oluşturan hemşire ve ebe
kadroları için hiçbir sorun yoktu. Sağlık Bakanlığı bildirse veya ÖSYM kendi
tespit etse dahi, bu iki unvan için en azından, alan kontrolü yapılması
mümkün olabilirdi. Alan eşleştirmesi yapılamamasına neden olan bölümler ise
9 adetttir.
Bunlar da şu şekildedir:
"- Acil Sağlık Hizmetleri (Acil Tıp teknisyenliği dalı) (2007), Anestezi
ve Reanimasyon (2009) , Radyoloji (Radyoloji Teknisyenliği Dalı) (2011), Tıbbi
Laboratuvar (Tıbbi Laboratuvar Teknisyenliği Dalı) (2017), Çevre Sağlığı (Çevre
Sağlığı Teknisyenliği Dalı) (2025), Ortopedik Protez ve Ortez (Ortopedik Protez
ve Ortez Teknisyenliği Dalı) (2027), Diş Protez (Diş Protez Teknisyenliği Dalı)
(2029), Sağlık Hizmetleri Sekreterliği (Tıbbi Sekreterlik Dalı), Büro Yönetimi
ve Sekreterlik (Tıp Sekreterliği Dalı) (2031)"
Sağlık Bakanlığı, bu 9 bölümün eşdeğerliğini MEB'e sorsaydı, bugün bu sorunları yaşamıyor olurduk.
Özetle, bir kez daha ana sorumluluğun MEB olduğunu belirtmekle birlikte, Sağlık Bakanlığı ve ÖSYM'nin kusursuz olmadığını belirtmek gerekmektedir.