BASK Genel Başkanı Resul AKAY 'İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri:
Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları' konulu konferansın İstanbul 4. İdare
Mahkemesi tarafından iptal edilmesi üzerine yaptığı yazılı açıklamada; kocaman
adamların yargı kararına karşı takındığı tutumu kaygı verici bulduğunu, aydınlar,
yazarlar, dahası Üniversite yönetimleri böyle yaparsa eğitimsiz ahali ne yapar."
dedi.
Boğaziçi, Sabancı, Bilgi Üniversitesi ile bir kısım aydın ve yazarların sağduyu
yerine bilek güreşini seçmeleri ile Hükümetin tutumu olayların çığırından çıkmasına
neden olmuştur. diyen AKAY; Üniversite ve aydınların çocuk ölümleri, hızlı nüfus
artışı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinin kalkınması, , gelir dağılımı, himayesiz
çocuklar, engellilerin rehabilitasyonu ve istihdamı, terör, kap-kaç, işsizlik,
yolsuzluk, yoksulluk, çürümüşlük, mafyalaşma, insan hakları, demokrasi, örgütlü
toplum gibi pek çok sorunu ıskaladıklarını söyledi.
90 yıl önce yaşanan kimi trajedileri dile getirmek için ısrarla konferans düzenlemek
isteyen kimi aydın ve yazarların 'İmparatorluğun Çöküş Döneminde Osmanlı Ermenileri:
Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi Sorunları' konulu konferansla Ermeni Diasporasının
ateşine odun taşıma gafletine düşmüşlerdir. Adalet Bakanının aylar önce TBMM'de
çığlık atarak yaptığı konuşma sessiz çoğunluğun yüreğine su serpmekle kalmamış,
konferansı tertip eden grupları da gaflet uykusundan uyandırmıştır. diyen AKAY,
Adalet Bakanının uyarıları ile konferansın yapılmasını unutmaya başlayan aydın
ve yazarların imdadına yetişen Sayın Başbakan, Adalet Bakanına yönelik ayak
üstü eleştirileri ile konferansı, konferans olmaktan çıkarmış, adeta bilek güreşine
dönüştürmüştür.
Sayın Başbakan'ın açıklamaları ile cüret kazanan aydın ve yazarların adeta militan
gibi hareket ettiklerini gözlemekteyiz. Aydın ve yazarların bu tavrı münferit
sayılsa bile Bilgi Üniversitesi Rektörlüğünün tavrını akılla, mantıkla ve bilimle
açıklamak mümkün değildir.
Aydın ve yazarların yargı kararı karşısındaki duruşu toplum kesimleri tarafından örnek alındığı takdirde, zar-zor yaşanılan Türkiye yaşanmaz hale gelecektir. Türkiye'de yargı kararları ile bilek güreşi yapan Bilgi Üniversitesi, aydın ve yazarlar şunu bilmelidir ki, yarın kendi lehlerine verilen yargı kararlarını kimi çevrelerin tanımaması halinde feryatlarını duyuracakları kimse bulamayacaklardır."