14 saha, 52 kuyuyu içeren 21 proje ihalesi ile;
-900 milyon dolarlık yatırım ve 5 bin kişiye istihdam,
-Enerjide dışa bağımlılık azalacak
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, jeotermal kaynakları özel sektöre
açmak için harekete geçtiklerini vurgularken, ''14 saha, 52 kuyuyu içeren 21
projeyi ihale ediyoruz'' dedi.
Güler, Rusya ile Ukrayna arasında doğalgaz fiyatlandırması ve naklinde yaşanan
kriz konusunda da, ''bunun Türkiye'ye olumsuz bir etkisinin olmaması için gerekli
tedbirleri alıyoruz'' ifadesini kullandı.
Bakan Güler, ''Türkiye Jeotermal Kaynakları Envanteri'' çalışması ile
21 adet jeotermal projenin özel sektöre açılması çalışmalarıyla ilgili
basın toplantısı düzenledi.
Güler öncelikle, Atatürk tarafından 1935 yılında kurulan Maden Tetkik Arama
(MTA) Genel Müdürlüğü'nün, uzun çalışmalar sonucu Türkiye'nin jeotermal kaynaklarının
envanterini çıkardığını ve konuyla ilgili bir de jeotermal haritanın hazırladığını
söyledi.
''Türkiye'nin altında büyük bir soba var, büyük bir enerji kaynağı var. Bu
soba daha önce bilinmiyordu, MTA'nın gayretleriyle bunu gün ışığına çıkarmış
olacağız'' diyen Bakan Güler, jeotermal kaynakların bir kısmının bilindiğini,
bilinmeyen kısmının ise MTA'nın çalışmalarıyla tespit edilmeye devam ettiğini
kaydetti.
900 MİLYON DOLARLIK YATIRIM, 5 BİN KİŞİYE İŞ
MTA'nın çalışmaları sonucunda elektrik üretimine de uygun 14 saha ve 52 kuyuyu
içeren 21 projenin oluşturulduğunu belirten Güler, 19 ilde bulunan bu projeleri
her birini özel sektöre açmak üzere detaylandırdıklarını ifade etti.
Söz konusu projelerin açık artırma ile ihale edileceğini bildiren Güler, büyük
bir olasılıkla ihalenin ''kiralama'' ihalesi olacağını söyledi.
Güler, Afyon, Ankara, Aydın, Balıkesir, Bolu, Çanakkale, Denizli, Eskişehir,
İzmir, Kayseri, Kırşehir, Kütahya, Manisa, Nevşehir, Sivas, Van, Erzurum, Siirt,
Karabük illerinde bulunan 52 adet jeotermal kuyunun özel sektöre açılmasıyla,
bu sahalardan 70 megavat elektrik, 50 bin konut ısıtılması, 1.500 dönüm sera
ısıtılması, 20 adet termal turizm tesisinin ekonomiye kazandırılması, 900
milyon dolarlık yatırım ve 5 bin kişiye istihdam sağlanmasının mümkün olduğunu
bildirdi.
ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIK AZALACAK
Jeotermalin enerjiden, tarıma, turizme ve sağlığa kadar pekçok alanda kullanıldığına
işaret eden Güler, jeotermal kaynakların kullanılmasıyla yerli ve yenilebilir
kaynakların daha çok değerlendirilmeye başlanacağını, kaynak çeşitliliğinin
yaratılacağını ve dışa bağımlılığın azalabileceğini söyledi.
''Jeotermal enerjiyi kaynak çeşitliliği açısından doğalgaza alternatif hale
getiriyoruz'' diyen Güler, jeotermal enerjinin havaya karbondioksit emisyonuna
neden olmayan temiz bir yakıt olduğuna da dikkat çekti.
Bakan Güler, Türkiye'nin jeotermal enerji bakımından Avrupa'da 1'inci, dünyada
7'inci olduğunu belirten Güler, MTA'ın çalışmalarıyla jeotermal enerjinin şu
ana kadar yüzde 10'unun (31 bin 500 megavat) kullanıma hazır hale getirildiğini,
2006'daki hedefin buna 7 bin 500 mw daha eklemek olduğunu söyledi.
Jeotermal enerjide ortaya çıkan sıcak suyun, kullanıldıktan sonra tekrar yeraltına
gönderileceğini belirten Güler, ''böylece yeraltındaki sobada tekrar ısıtılıp
devir daim yaptırabileceğiz'' dedi.
BASINDAN DESTEK İSTEĞİ
Bu arada yerli ve yenilebilir enerji olması açısından jeotermal kaynakların
büyük önem taşıdığını vurgulayan Güler, bu konunun kamuoyuna daha iyi anlatılması
için basından destek istedi.
Enerji Bakanı, ''giderek magazinleşen dünyada, bu olay gazetelerin iç sayfalarında
küçücük haberlerle bunu geçiştirmeyin. Bunu sizden kendim için istemiyorum,
bu projelerde büyük emekler var. Emeğe saygı olarak sizden bunu istirham ediyorum''
dedi.
RUSYA İLE UKRAYNA ARASINDAKİ DOĞALGAZ KRİZİ
Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanı Güler, Rusya ile Ukrayna arasında doğalgaz fiyatlandırması
ve nakli konusunda yaşanan krizinin Türkiye'ye olası etkisine yönelik soru üzerine,
bunun Türkiye açısından problem olmayacağını, olmaması için gereken tedbirleri
aldıklarını söyledi.
Bakan Güler, bir başka soruya karşılık yerli kaynaklara büyük önem verdiklerini
yineleyerek, şunları söyledi:
''Adeta trafik polisi olarak olaya bakacak olursak, yani enerji trafiği yönlendiren
biri olarak bakacak olursak, yerli kaynaklara birinci öncelik veriyoruz, yani
cankurtaran gibi olaya bakıyoruz. Ondan sonra itfaiye gelecek ondan sonra diğer
arabalar. Yani biz jeotermal başta olmak üzere rüzgar, güneş, hidrolik, termik
santraller olmak üzere bunlara öncelik veriyoruz. diğerlerine biraz kenara alacak
şekilde yaklaşımımız var. Ama bu yatırımı özel sektör yapacağı için bundan sonra
tabi yaklaşım ve tercih onlara ait tabi biz yerli kaynakların öne çıkmasını
arzu ediyoruz.'' Jeotermal ihalelerinde sürecin nasıl işleyeceğine yönelik soru
üzerine de Bakan Güler, jeortermal yasasının çıkmak üzere olduğunu hatırlatırken,
tıpkı kömür sahalarında yaptıkları gibi elektrik üretmek üzere jeotermal projelerinin
ihalelerini yapacaklarını, bu kapsamda şartnamenin hazırlandığını söyledi.
Jeotermal kaynaklarının doğalgaza bağımlılığı azaltarak, fiyatları aşağıya
çekip çekmeyeceğinin sorulması üzerine Bakan Güler, ''konutta doğalgaz fiyatını
aşağı çekmekten ziyade, en azından fiyat artışını kontrol altına alır demek
daha uygun olur. Bu da yatırımcının buna ilgi göstermesiyle mümkün olacak''
dedi.