Erciyes Üniversitesi (EÜ) tarafından yapılan bir araştırma, kamu yöneticilerinde
stres ve yetki kullanımının az olduğunu, çatışma ortamı ve takım ruhu oluşumunun
ise fazla olduğunu ortaya koydu.
EÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi tarafından yapılan araştırmada, kamu
ve özel sektör yöneticilerinin çalışma koşulları, davranışsal açıdan incelenerek,
kişisel farklılıklar değerlendirildi.
Özel sektörden 42, kamu sektöründen 38 yöneticinin katıldığı araştırmada, özel
sektördekilerin 1-5 yıldır, kamu sektöründekilerin ise 21 yıl ve daha fazla
süredir aynı kurumda çalıştıkları belirlendi.
Kamu sektörü yöneticilerinde stres ortalamasının yüzde 60.57, özel sektörde
ise yüzde 70.24 olduğu ortaya çıktı. Yöneticilerle çalışanlar arasında çatışma
düzeyinin kamuda yüzde 40.45, özel sektörde ise yüzde 30.42 olduğunu ortaya
koyan ankette, kamu sektörü yöneticilerinin yüzde 57.9'un da takım ruhunun oluştuğu,
özel sektörde ise bu oranın yüzde 31.7'de kaldığı belirlendi.
Araştırmada, kamu sektöründeki yöneticilerin yüzde 97'si her iki sektörün de
kendine göre zorlukları ya da kolaylıkları olduğunu ifade ederken, özel sektör
yöneticilerinin yüzde 50'si, kamu sektöründe çalışmanın daha kolay olduğunu
belirtti.
Araştırmada, kamu sektöründeki yöneticilerin orta yaş üzeri, eğitim düzeyi
yüksek ve özel sektöre göre daha uzun süre yöneticilik yapan kişiler olduğu
sonucuna ulaşıldı.
Kamu sektörü yöneticilerinin, daha az yetki kullandıklarının, daha düşük oranda
inisiyatif sahibi olduklarının tespit edildiği araştırmada, kamu sektöründe
takım ruhunun özel sektöre göre daha gelişmiş olduğu da ortaya çıktı.
ŞEKİLCİLİK TARZI YÖNETİM ANLAYIŞI HAKİM
Araştırma sonucuna göre, kamu yöneticilerinin belirgin özellikleri şöyle sıralanıyor:
''Kamu yöneticisi gücünü yasalardan, yönetmeliklerden veya atama organından
alır. Temel görevi, kamu hizmetinin görülmesidir ve kamunun çıkarı her şeyden
önce gelmelidir. Planlanmış faaliyetlerin etkin bir şekilde yürütülmesini ve
kontrolünü sağlar, mülkiyet hakları bulunmadığından, yani kar ya da zararı her
durumda devlet elde edeceğinden risk alma eğilimi oldukça düşüktür. Bu nedenle
kırtasiyecilik ya da şekilcilik tarzı bir yönetim anlayışı hakim olmaktadır.
Kamu yöneticisi açısından başarı ya da başarısızlık kamuya aittir. Kamu sektörü
yöneticileri risk alma konusunda isteksizdir. Kamuda hizmetlerin görülmesi yeterlidir.''
İŞİ KAYBETME RİSKİ YÜKSEK
Araştırmanın, özel sektör yöneticileri açısından ortaya koyduğu sonuçlar ise
şöyle:
''Özel sektörde önemli olan başarıdır. Başarılı olamayan yöneticiler için önemli
yaptırımlar vardır. Yöneticilerin işini kaybetme riski yüksektir. Çalışma koşulları,
yoğun rekabet nedeniyle ağırdır ve değişkendir. Buna uyum sağlayabilmek için
yöneticilerin dinamik olması gerekir. Özel sektör için zaman çok önemlidir.
Çünkü, rekabet şartları zamanın etkin kullanımını zorunlu hale getirmektedir.
Kültür açısından bakıldığında, kamu kuruluşlarında olduğu gibi rol kültürü değil,
güç kültürü, başarı kültürü ya da destek kültürünün bulunduğu görülmektedir.''
aa