Yalı Çapkını'nda Kim Vuruldu?

Başrollerini Afra Saraçoğlu, Mert Ramazan Demir ve Çetin Tekindor'un paylaştığı Yalı Çapkını dizisinin 66. bölümünde Seyran'ın kaçırılmasıyla herkesin perişan olması dikkat çekti.

Yalı Çapkını son bölümde; Ferit ve Abidin silah sesiyle şoke olurken; Akın ile adamları Seyran'ı kaçırdı. Ferit, yalıdan çıkıp "Seyran" diye koşarken; yalıdakiler de Seyran'ın kaçırıldığını öğrendi. Hatice ve Halis de olanları öğrenirken; Suna da babasına Seyran'ın kaçırıldığını haber verdi.

O sırada Ece'nin korktuğunu gören Seyran da Akın'a sert çıkıp, Ece'yi bırakmaları gerektiğini ifade etti.

Serter'in evine giden Ferit, adamlarıyla onu da aldırdı. Ardından da Hatice'nin kendisiyle konuşmak istemesiyle yalıya doğru yola çıktı.

Aynı anlarda kendisi ve Ece için endişelenen Seyran, Akın'ın "Sessiz olursan Ece sağ salim bir odada oturur. Ama zorluk çıkarırsan sen ne yaşarsan o da aynısını yaşar" sözlerine "Ne yapacaksanız bana yapacaksınız" diye yanıt verdi. Akın da ona "Sana ne olacağına ben değil, annem karar verecek" dedi.

Yalıya gittiği gibi Kazım ile yüzleşen Ferit, "Akın kaçırdı Seyran'ı senin yüzünden..." diye bağırdı.

O sırada Akın'ın annesi Mezide ile tanışan Seyran, onun "Anlatacaklarım uzun otur. Olur da sağ kalırsan kim yüzünden başına bunlar geldi bilirsin" sözleriyle şoke oldu.

"Beni öldürecek olsanız çoktan yapardınız" diyen Seyran'a yanıt veren Mezide, "Sen hiç Allah'a yalvardın mı canını alsın diye? Senin etlerin hiç elbisene yapıştı mı? Bu örtünün altından ondan beteri var. Sen de yaşayacaksın, anlayacaksın" dedi

Sınırı olmadığını gösteren Kazım, Serter ve Doruk'a işkence etmeye başlarken; Ferit, Abidin'e ne olursa olsun Seyran'ı bulacağını söyledi.

Ertesi sabah kardeşinin yokluğuyla kahrolan Suna, onunla ilgili düşünceleri için pişma olurken; Şehmuz ve İfakat'ı gördüğünü hatırladı. Ardından da onları gördüğünü Kaya'ya anlattı.

Bir hışımla odadan çıkan Kaya, Carlos'a Şehmuz ve İfakat'ı sorarken; Esme de kızından bir haber olup olmadığını gözyaşlarıyla Ferit'e sordu.

Dedesinin emrine rağmen Seyran için kayıp ihbarında bulunan ve basın mensuplarına haber veren Ferit, onunla görüşmeye gitti. Halis Korhan, ona sözünü dinlemediği için kızarken Ferit de "Senin karın içeride bak, yatıyor. O kaçırılsa bu kadar boş verir miydin?" diye sordu. Torununa tokat atan Halis Ağa, "Bunca yıl yaşadıklarımız ortaya dökülmedi. Bu sayede güçlü kaldık. Eğer öyle olmazsa kaybedersin" dedi.

Ferit Korhan da "Seyran olmazsa ben kaybederim, aklımı kaybederim. Eğer ben kaybedersem kimse kazanamaz" deyip gitti.

Kazım ile Abidin, Serter'in Akın'la şehir dışında bir yerde buluştuğunu öğrendiğini Ferit'e haber verirken; Esme de Ferit'in odasına gitti. İkili dertleşirken Ferit'e, Seyran'ın çığlıklar içindeki ses kaydı geldi.

Herkes sesleri duyup onların yanına giderken; Kaya, Ferit'i "Seyran yaşıyor" diyerek kendine getirdi. Ferit fenalaşırken, Kazım da Halis Ağa'ya isyan etti.

Halis Korhan da eski gücü kalmadığını söyleyip "Elbet yerleri bulunacak, sevabı günahı unutacaksınız, o zaman acımayacaksınız. Ailemize bunu yaşatanlarla aynı havayı solumayacaksınız. Bu uğurda servetim fedadır, öncesini sonrasını kimse düşünmesin" dedi.

Saatler sonra Ferit, dinlenirken Abidin ve adamları, Seyran'ın tutulduğu evi buldu. Seyran'ı kurtarmak için harekete geçerken Ferit de gitmek istedi. Ancak torununun fenalaşma ihtimalinden korkan Halis Ağa, onun gitmesine izin vermeyip çamaşır odasına kilitledi.

Tek başına çılgına dönen Ferit, Şefika'ya yalvardı. Onun gözyaşlarına dayanamayan Şefika ise onu tutulduğu odadan çıkardı.

Aynı anlarda Abidin ve adamları da operasyon düzenledi. Evi arayan Orhan, gizli odayı fark edip Ece'yi buldu.

Ferit'in kaçtığını öğrenen Abidin, Akın ve annesinin Seyran'ı alıp kaçtığını anlatıp yeni bir adres yolladı. Ferit o yola girerken; Akın ve Mezide onun arabasına boş bir şekilde rastladı.

Akın'ın iki adamını da vuran Ferit, "Ne yaptınız karıma?" diye bağırınca Mezide de ona Seyran'ı göstereceğini söyledi.

Bagajı açan Mezide, "Gördün de eline ne geçti? Zaten karını parça parça yollayacaktım" dedi. O sırada Akın da Seyran'ı rehin aldı.

Ferit, Akın'a "Seyran'ı bırak beni al" derken; Seyran da Akın'ın daha önceki sözlerini hatırlattı.

"Eğer içinde biraz insanlık kaldıysa bitir bu işi" diyen Seyran, bayılırken Ferit korkuyla ona koştu.

Gözyaşlarına boğulan Akın, ne yapacağını bilemezken annesine rağmen silahını indirdi.

O sırada Ferit, Seyran'a "Beni bırakma" diye yalvarıp onun üzerine kapanırken; Akın silahına bir kez daha davranıp ateşledi.