Küresel gıda fiyatları yükseliyor: Sıradaki kriz pirinç olabilir

Artan gübre ve enerji maliyetleri ile birlikte Rusya-Ukrayna savaşının da etkisiyle küresel gıda fiyatları artıyor. Uzmanlar ise, bu sürecin devam etmesi durumunda pirinç krizi yaşanabileceğini açıkladı. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Gıda Fiyat Endeksi tarafından yayımlanan Mayıs verilerine göre, uluslararası pirinç fiyatlarının art arda beşinci ay artarak 12 ayın en yüksek seviyesine çıktığını belirtti.

Kaynak : NTV
Haber Giriş : 13 Haziran 2022 12:12, Son Güncelleme : 13 Haziran 2022 13:45
Küresel gıda fiyatları yükseliyor: Sıradaki kriz pirinç olabilir

Son dönemde artan gübre fiyatları ve enerji maliyetleri sonrasında Rusya-Ukrayna savaşının da etkisiyle küresel gıda fiyatları her geçen gün artıyor.

Son dönemde artan ihracat yasakları ve diğer sorunlar nedeniyle de Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Gıda Fiyat Endeksi yeni bir uyarı yayımladı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Gıda Fiyat Endeksi tarafından yayımlanan Mayıs verilerine göre, uluslararası pirinç fiyatlarının art arda beşinci ay artarak 12 ayın en yüksek seviyesine çıktığı belirtildi.

CNBC'nin haberinde, buğday ve diğer tahıllardan et ve yağlara kadar birçok gıdanın fiyatlarının arttığı belirtilirken, sırada en çok artış görülebilecek ürünün pirinç olabileceği aktarıldı.

Açıklamalarda bulunan uzmanlar pirinç üretiminde herhangi bir sorun olmadığını söylerken, bununla birlikte artan buğday fiyatları ve daha yüksek çiftçilik maliyetleri, bir sonraki aşamada pirinç fiyatlarını izlemeye değer hale getireceğini vurguladı.

Japon bankası Nomura'nın baş ekonomisti Sonal Varma, "İleriye dönük pirinç fiyatlarını izlememiz gerekiyor, çünkü artan buğday fiyatları pirincin yerini almasına, talebin artmasına ve mevcut stokların düşmesine yol açabilir" dedi.

Varma, "Korumacı önlemler aslında çeşitli nedenlerle küresel düzeyde fiyat baskılarını kötüleştiriyor" derken, "Çiftçilikler için yem ve gübre maliyetleri artıyor ve enerji fiyatları ekim maliyetlerine ekleniyor. Bu nedenle, ülkelerden daha fazla korumacılık görme riski var" diye konuştu.

Sonal Varma, bununla birlikte, küresel pirinç stoklarının bol olduğunu ve Hindistan'da bu yaz hasadın iyi olması beklendiğinden, pirinç fiyatı risklerinin hala düşük olduğunu belirtti.

Reuters haber ajansı ise, Mayıs ayı sonlarında bir Taylandlı hükümet yetkilisine dayandırdığı haberinde, Tayland ve Vietnam, pirinç ihracatlarının fiyatını artırmaya yönelik bir anlaşma üzerinde görüşmelerde bulunduğunu belirtmişti.

Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü kıdemli araştırma görevlisi David Laborde ise verdiği demeçte, "Hindistan'ın önümüzdeki haftalarda buğday ve şekerden sonrayı düşündükleri gibi pirinç ihracat yasağı getirmesinden çok daha fazla endişeleniyorum" dedi.

Bakan'dan açıklama

Dünya Ekonomik Forumu'na göre Hindistan ve Çin, dünyanın en büyük iki pirinç üreticisi ve küresel toplamın yarısından fazlasını oluşturuyor.

Uluslararası Pirinç Araştırma Enstitüsü Güney Asya bölge temsilcisi Nafees Meah de, küresel olarak artan enerji maliyetlerinin pirinç üretim maliyetlerinin büyük bir bölümünü oluşturduğunu sözlerine ekledi.

tık, yapmaya da devam ediyoruz." dedi.

Bakan Kirişci, çevrim içi katıldığı 36. Uluslararası Tarım Sigortacıları Birliği Kongresi'nde yaptığı konuşmada, tarımın, artan nüfusla beraber öneminin daha da arttığına dikkati çekti. Kirişci, bu anlayışla, Türkiye'de AK Parti'nin 20 yıllık iktidarlığı döneminde tarımın geliştirilmesine büyük önem verdiklerini söyledi.

Kirişci, yürüttükleri destekleme, geliştirme ve teşvik politikalarıyla önemli ilerlemeler kaydettiklerini ifade ederek, bugün tarımda gerek ihracat kapasitesiyle gerekse inovasyon çalışmalarıyla gerekse yurt içi ve yurt dışındaki girişimcilerle Türkiye'nin küresel konumunu güçlendirdiklerini bildirdi.

Türkiye'nin gıdada kendi kendine yeten ülke konumda bulunduğuna işaret eden Kirişci, 30'dan fazla üründe, dünyanın en çok üretim yapan ilk 5 ülkesi arasında olduğunu dile getirdi.

Diğer taraftan tarım ürünleri ihracatında her yıl sağlanan artışlarla Türkiye'nin dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını vurgulayan Kirişci, 205 ülkeye toplam 1982 farklı tarım ürünü ihraç edildiğini söyledi.

Kirişci, 2021 yılındaki tarım ürünleri ihracatının bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak, ülkenin tarımdaki net ihracatçı konumunun devam ettiğini kaydetti.

- "Tarımı gıda güvenliği açısından milli güvenlik meselesi olarak görüyoruz"

Bakan Kirişci, tarımı gıda güvenliği açısından bir milli güvenlik meselesi olarak gördüklerini belirterek, şöyle konuştu:

"Gıda güvenliği küresel çerçevede sadece bugünü değil geleceğimizi de ilgilendirmekte. Bu açıdan, gıda güvenliği konusu son yıllarda dünya gündeminin önemli başlıklarından biri haline gelmiştir. Yaşadığımız pandemi sürecinin, artan göçlerin ve Ukrayna-Rusya Savaşı'nın gıda güvenliğinin önemini artırdığını biliyoruz. Tarımsal üretimi etkileyen tüm bu olumsuzlukların etkisi ile FAO Gıda Fiyatları Endeksi, mart ayında tüm zamanların rekorunu kırarak 159,7 puana ulaştı. Gıda fiyatlarındaki bu küresel artış, önümüzdeki dönemde sadece gıda arzında değil, gıdaya erişilebilirlikte de ciddi bir soruna dönüşebilecektir. Bizler uyguladığımız tarım politikaları ve üreticilerimizin çabaları sayesinde gıda güvenliği konusunda dünya ülkelerine kıyasla iyi bir sınav verdik. Hiçbir ürün ve gıdayla ilgili risk oluşturacak sorunlar yaşamadık. Muhtemel sorunlara karşı da hazırlıklarımızı olabildiğince yaptık, yapmaya da devam ediyoruz."

Tarımda ve gıda alanında sağladıkları başarıda, en büyük rolü çiftçilerin oynadığını ifade eden Kirişci, şunları kaydetti:

"Onların üretme konusundaki çalışkanlığı, vefakar ve kararlı tutumları, bizim en büyük gücümüzdür. Biz de bu noktada çiftçilerimizin kıymetini bilmeyi görev addediyoruz. Eli öpülesi çiftçilerimizin emeğini koruyacak pek çok çalışmayı yaparak, her zaman yanlarında olmaya gayret etmekteyiz. Çiftçilerimizin alın ve akıl teri, bizim için en büyük, en saygın ve en kutsal değerdir. Bunun için, çiftçimizin emeğinin karşılığını almasını toplumsal bir sorumluluk olarak görüyoruz. Bu hassasiyetle, 16 yıl önce çiftçilerimizin emeğini koruyacak sistemi hayata geçirdik. Devlet destekli tarım sigortaları sistemi modeli TARSİM'i kurduk. Tam da bu dönemde Meclis'te Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı olarak görev aldım."

- "TARSİM 500 milyon doların üzerinde prim büyüklüğüne ulaştı"

Kirişci, çiftçi için "zor gün" dostu olan TARSİM'in, gördüğü ilgiyle günden güne büyüyerek ülke tarımında vazgeçilmez bir yer edindiğini, sürekli artan katılımcı çiftçi sayısıyla 500 milyon doların üzerinde prim büyüklüğüne ulaştığını anlattı.

Çiftçilerin tarım sigortasına yönelik artan taleplerindeki istikrarın devam ettiğini ve bunun da kendilerini sevindirdiğini belirten Kirişci, şu ifadeleri kullandı:

"Bu gelişmeler Bakanlık olarak TARSİM'i geliştirmedeki motivasyonumuzu desteklemektedir. Üreticilerden gelen talepler çerçevesinde tarım sigortasındaki teminat kapsamını geliştirmeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda, üreticilerimizi gelir kayıplarına karşı korumak için Gelir Koruma Sigortası'nı üreticilerimizin tercihine sunduk. TARSİM'in sürdürülebilir bir yapıda olmasına büyük önem veriyoruz. Sistemin şeffaf yapısını koruduğumuz gibi, sigortacılık prensiplerine bağlı kalarak sürdürülebilirliği temin etmekteyiz."

TARSİM'in hızla gelişen bu başarı hikayesiyle kendilerine sağladığı bilgi ve tecrübe birikimini, dost ve kardeş ülkelerle her zaman ve her fırsatta paylaşmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getiren Kirişci, "Bu konudaki iş birliği çalışmalarından biri kardeş ülke Azerbaycan'da hayata geçirildi. TARSİM, Azerbaycan'da Agrar Sigorta Fondu'nun kurulmasına destek verdi ve birlikte güzel bir iş birliği süreci geliştirdik. Benzer çalışmaların başka ülkelerle de yapılabileceğini düşünüyoruz. Bu konuda karşılıklı paylaşım ve diyalog kanallarını daha da etkin şekilde kullanmanın faydalı olacağına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Kirişci, 36. Uluslararası Tarım Sigortacıları Birliği Kongresi'nin bu yılki temasının "iklim, teknoloji ve kamu-özel sektör iş birliği" olmasını çok yerinde bulduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Önümüzdeki süreçte, tarım sigortalarının önemi daha da artacaktır. Beraberinde, risklerdeki artışa paralel olarak maliyetlerdeki artışlarla karşı karşıya gelmemiz de söz konusudur. Buna karşı alınacak en önemli önlemlerden biri, üretimde teknolojik yapıları güçlendirmektir. Tarımı yeni teknolojilerle buluşturma konusunda kamu-özel ortaklığının geliştirilmesi, bizim açımızdan çözüm yolundaki en gerçekçi ve etkili adımlardan biridir. Bilhassa tarımın dijitalleştirilmesi yeni bir alternatif olarak ön plana çıkmaya başlamıştır. Bizler de Bakanlık olarak bu konuya gerekli önemi veriyoruz."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber