İstanbul'un 120 yıllık eczanesi müze oluyor
İstanbul'un en eski eczanelerinden biri olan Moda'daki eczanenin sahibi Melih Ziya Sezer, 90 yaşında öldü. Babasından devraldığı eczanede yıllardır şifa dağıtan Sezer'in ölümünün ardından 120 yıllık eczanenin müze olacağı öğrenildi. Melih Ziya Sezer'in vefatından sonra eczanenin kepengine 'Güle güle Melih Abi' yazılı not yapıştırıldı.

Eczacı Melih Ziya Sezer, 70 yıldan fazla süredir eczacılık yapıyordu. Kadıköy
Moda'daki 1902 kuruluş tarihiyle İstanbul'un en eski eczanelerinden birinin
sahibiydi.
Sezer, sağlık sorunları nedeniyle mart ayından itibaren ömrünü adadığı eczanesini
kapatmak zorunda kaldı. Geçtiğimiz hafta çarşamba günü ise kalp yetmezliği nedeniyle,
90 yaşında hayatını kaybetti.
İstanbul Eczacılar Odası'nın da eski başkanlarından Sezer'in vefatı sonrası
Yeni Moda Eczanesi'nin akibeti merak konusu oldu.
Babasının vefatı nedeniyle yaşadığı büyük üzüntüyü ifade eden Marmara Üniversitesi
Eczacılık Teknolojisi Bölümü, Farmasötik Biyoteknoloji Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Ali Demir Sezer, eczanenin müze olacağını söyledi.
"GÜLE GÜLE MELİH ABİ"
Melih Ziya Sezer'in vefatından sonra eczanenin kepengine sevenleri tarafından
bir not yapıştırıldı. Kepenge yazılan notta 'Güle güle Melih Abi' yazıldığı
görüldü.
Sezer'in eczanesine komşu olan mobilyacı Selahattin Yılmaz "57 yıllık
dostumdu, arkadaşım, abimdi. 1965 yılında komşuyduk. Bunca senedir birlikteydik.
Birbirimize bir 'of' bile demedik. Melih Bey'e sadece bir eczacı gözüyle bakamazsınız,
gerçek bir bilim adamıydı. Yapmış olduğu ilaçlar yüzde 100 isabetliydi. Bana
da ilaç hazırlamıştı. 1963 yılında askerde botlardan dolayı ayaklarımda nasır
çıkmıştı.
Bundan 10 sene önce de 'Melih abi, ayaklarımdan çok sıkıntı çekiyorum. Ne yapayım?'
dedim. O da baktı ayaklarımı kontrol etti. Akşam bana ilaç verdi. 2 sefer o
ilacı sürdüm. Yüzde 100 geçti sorunum. 10 yıldan beri hiçbir sıkıntı kalmadı.
Bence de burası müze olmalı, böyle bir eserin ortadan kalkması intihar olur.
Üretim çok önemli, 90 yaşındaki bir kişi laboratuvarda akşama kadar üretim yapıyordu"
diye konuştu.
ECZANE-İ SAADET'TEN YENİ MODA'YA
Sezer geçtiğimiz yıl DHA'ya verdiği röportajda, eczanenin tarihini şöyle anlatıyordu: "Eczane ilk olarak Faik İskender Bey tarafından Eczane-i Saadet ismiyle Kızıltoprak'ta kuruldu.
1928'de çıkan Tahdit Kanunu gereği Kızıltoprak'daki iki eczaneden birinin kapanması
gerektiğinden, Moda'ya taşındı ve ismi 'Moda Eczanesi' olarak değişti. 1936
yılında Faik İskender Bey vefat edince, Moda Eczanesi satılığa çıktı ve babam
bu eczaneyi satın aldı.
Babam Halil Nejat Sezer, 1925 İstanbul Üniversitesi mezunu. Babam ilk eczanesini
memleketi olan Urfa'nın Birecik kazasında Yeni Eczane adında açtı, 1935 yılında
ise Konya Karaman'a 'Yeni Eczane' adıyla nakletti.
1937'de Moda'daki eczaneyi devralınca isimleri birleştirdi ve Yeni Moda Eczanesi
ismi kuruldu. Babam 44 yaşında vefat etti. 1950 yılında bu yana eczaneyi ben
idare etmeye başladım. Bu eczane 1937 yılından beri bizim aile tarafından işletiliyor."
"ECZACILIK TİCARET DEĞİL, SANATTIR"
Röportajında eczacılığın ticaret değil sanat olduğunu ifade eden Sezer, "Eskiden
çoğu ilaç eczanelerde yapılırdı. 1950'den sonra işin içine fabrikasyon ilaçlar
girdi.
Eskiden eczanelerde öksürük şurupları, kuvvet şurupları, merhemler olurdu.
O zamanlar hekimler de bizlere formüller yazardı. Ancak şimdi formül yazan doktorlar
az. Çünkü doktorlar da fabrikasyonlaştı.
Şu an hala müşteriler az da olsa bize reçete getiriyor, biz de getirdikleri
reçeteyi yapabildiğimiz kadar yapıyoruz. Ancak eczacılık ticaret değil, bir
sanattır. Sanattan da bir şeyler üretildiğiniz zaman zevk alınır" sözleriyle
mesleğine verdiği önemi vurgulamıştı.
"BEN ÖLDÜKTEN SONRA BU DÜKKaNI MÜZEYE Mİ VERİRLER, AİLEM KARAR VERİR"?
Melih Ziya Sezer röportajında "90 yaşındayım ve çalışabildiğim kadar çalışmak
isterim.
Ben öldükten sonra bu dükkanı müzeye mi verirler, yoksa satarlar mı? Orasına
ailem karar verir" demişti.