Boğaziçi Üniversitesi yurt krizi meclis gündemine taşındı
Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, üniversite gençliğinin eğitim hakkını etkileyen Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan yurt krizini meclis gündemine taşıdı. Doğan 20 Temmuz'da açıklanan, 2023 - 2024 akademik yılı hazırlık ve lisans öğrencilerinin yurt başvuru sonuçlarına göre, 1500 kadar öğrenci açıkta kaldığını kaydetti.
 
			Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, Boğaziçi Üniversitesi'nde yaşanan yurt krizini meclis gündemine taşıdı. Doğan, sadece Türkiye'nin değil, dünyanın en saygın eğitim kurumlarından biri olan Boğaziçi Üniversitesi, 2 yıl önce yapılan kayyum rektör atamasından sonra akademik başarılarından ziyade toplum vicdanını yaralayan, akademik özgürlük ile üniversite kurumunun özerkliğini tamamen zedeleyen haberlerle gündeme geldiğini söyledi.
1500 kadar öğrenci açıkta kaldı!
Doğan, "20 Temmuz'da açıklanan, 2023 - 2024 akademik yılı hazırlık ve 
  lisans öğrencilerinin yurt başvuru sonuçlarına göre, 1500 kadar öğrenci açıkta 
  kaldı. Basına yansıyan bilgiler ve öğrencilerin beyanlarına göre; yurt bursuna 
  sahip öğrenciler ve depremzede öğrenciler öncelik hakkına sahip oldukları halde 
  herhangi bir yurda yerleşemediler" dedi. 
  Doğan, Boğaziçi Üniversitesi kayyum yönetimi, Şubat ayında meydana gelen Kahramanmaraş 
  merkezli depremlerin ardından, okulda güçlendirme çalışmaları yapmaya başlamış 
  ve bir süredir devam eden bu çalışmalar kapsamında okulun 12 yurdundan 5'i kullanıma 
  kapatmıştır.
Yurtların adil ve eşit bir şekilde dağıtılmadığını iddia eden öğrenciler olduğunu dile getiren Doğan, "akademisyenlerin organize ettiği Boğaziçi Nöbetlerine" katılan bazı arkadaşlarının fotoğraflarının sivil polisler tarafından çekildiğini ve bu kişilerin hiçbirine yurt çıkmadığını anlatıyorlar" dedi.
Doğan, Gençlik ve Spor Bakanlığına şu soruları yöneltti;
  
  1. Yurt kuralarında seçilme kıstasları nelerdir? "Boğaziçi Nöbetlerine" 
  katılan bazı öğrencilere kasıtlı olarak yurt çıkmadığı iddiası doğru mudur?
  2. Güçlendirme çalışmaları, deprem riskinin yüksek olduğu İstanbul gibi kentlerde 
  hayati önem taşımakta ancak bu çalışmalar, kayyum rektörlüğün yaptığı gibi tepeden 
  inme ve şeffaf olmayan yöntemlerle yapılmamalıdır. Güçlendirmenin hangi binaya 
  ve nasıl yapılacağına kim karar vermektedir?
  3. Boğaziçi Üniversitesi'nin 2019 yılında yapımı bitmiş yurdu/lojmanı hangi 
  gerekçelerle yıkılmak istenmektedir? 
  4. Güçlendirilecek binaların yıkım ve yeniden inşa takvimleri ile ilgili süreçler 
  ve yerine yapılacak binanın planı, ihale koşulları, müteahhidi neden üniversite 
  bileşenleriyle paylaşılmamaktadır?
  5. Adında "gençlik" olan Bakanlığınızın, acil/kısa vade, orta ve uzun 
  vadeli planları ile hemen devreye girecek öğrencilerin sorunlarını çözecek uygulama 
  projeleri var mı?
  6. Kayyum rektörlük ortaya çıkan kamu zararını ve öğrencilerin mağduriyetlerini 
  nasıl tazmin edecektir? 
  7. Basına yansıyan öğrenci beyanlarında ifade edilen, üniversiteye yakın cemaat 
  ve bu cemaatlerin yurt faaliyetleri ile öğrencilerin aldıklarını iddia ettikleri 
  telefonlar konusunda ilgili bakanlık ve kurumlarla iş birliği yaparak, inceleme 
  başlattınız mı? Öğrencilerin telefonlarına nasıl ulaşıldığı vahim bir iddia, 
  araştırıldı mı?
 
		
 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										 
											
										