Tarihçi yazar Küçükkılınç, Abdulhamid'in torununa tepki gösterdi

Abdülhamid'in torunu Nilhan Osmanoğlu, bir TV programında İttihat ve Terakki Cemiyeti üyelerine hakaret etti. Tarihçi yazar İsmail Küçükkılınç, Nilhan Osmanoğlu'na tepki gösterdi.

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 09 Mayıs 2025 10:39, Son Güncelleme : 09 Mayıs 2025 11:00

Son dönem Osmanlı padişahlarından II. Abdülhamid'in 5. kuşak torunu olan Nilhan Osmanoğlu katıldığı özel bir TV programında İttihat ve Terakki Cemiyeti üyelerine hakaret etti.

- Osmanoğlu: Bir Talat Paşa var, adam postacı. Böyle insanlar yönetiyor.

Nilhan Osmanoğlu programda "İttihat ve Terakki vatanperverlikten nasibini almamış liyakatsiz insanlardan oluşuyor. Bir Talat Paşa var, adam postacı. Böyle insanlar yönetiyor." dedi.

- Yazar Küçükkılınç: Bu hanımefendiyi ekrana çıkartıp konuşturanlar Abdülhamid'e haksızlık yapıyor.

Tarihçi yazar İsmail Küçükkılınç, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Abdülhamid daha iyi, esaslı ve hakkaniyetli savunulabilir; İTC ve Talat da gerektiğinde en sert şekilde eleştirilebilir ancak bu hanım kardeşimiz bu işi yapamaz. Kanaatimce bu hanımefendiyi ekrana çıkartıp konuşturanlar Abdülhamid'e herkesten çok haksızlık yapıyor." dedi.

- "İTC'nin bazı hataları affedilir gibi değildir ancak onların vatanperverliğini sorgulamak cehalettir"

Yazar Küçükkılınç İTC mensupları ve Talat PŞaşa için şu değerlendirmeyi yaptı:

İTC'yi birçok şey ile itham etmek mümkün ve hakikaten bazı hataları da affedilir gibi değildir ancak onların vatanperverliğini sorgulamak ya cehalete ya husumete ya da hadbilmezliğe hamledilebilir.

- "Talat Paşa bekamızı temin eden kişidir"

Talat ve İttihadçılar bekamızı temin eden ademlerdir. Tarih bir kişiye göre yazılamaz, anlaşılamaz. Abdülhamid'i herşeyin merkezi veya miyarı haline getirmek herşeyden evvel Abdülhamid'e haksızlıktır.

Hanedan/Saltanat tarihin uzun bir döneminde meşru bir idari birim ve rejimdi, onların kalıntıları geçmişin hatırasına hürmet için kıymet görürler, saçma sapan konuşurlarsa bu kıymeti kaybederler.

- "Talat Paşa posta memuruydu ama Enver Paşa, Hakkı Paşa onun liderliğini itirazsız kabul etmiştir"

Talat Paşa posta memuru idi ama babası vefat ettiği ve kendisi de Jön Türklük saikasıyla (o zaman henüz Makedonya merkezli İttihadçılık yoktu) Edirne'de mahkum akabinde de menfi-memur (sürgün-memur) olduğu için layıkıyla tahsil görememiştir ancak herkesin liderliğinde ittifak ettiği biriydi. Akademiyi birincilik ve ikincilik ile bitiren Hafız Hakkı ve İsmail Enver, Talat'ın liderliğini itirazsız kabul ediyordu.

- "Talat Paşa'nın keskin zekasını herkes kabul ederdi"

Kendisinin Dahiliye ve Hariciye Nazırı ettiği ve keskin zekaya, yüksek tahsile sahip devlet adamları onun liderliğini severek kabul ediyordu.

- "Talat Paşa olmasa bugün Konya Ovasında bir avuç Türk'ten mürekkep küçük bir millet halinde yaşıyor olabilirdik. Kürtler ve Çerkeslerinse esamisi hiç okunmazdı."

Talat, birkaç gün önce rakı ve kumar masasında şakalaştığı, iltifat ettiği, yanaklarından öptüğü, kahkahaya boğduğu mazisi komitacılıkla meşbu bir kısmı da mebus olan Ermenilerin hepsini 24 Nisan'da derdest ettirecek kadar da uyanık, kurnaz, uzak görüşlü, kes/k/in kararlı, "sinsi", tehlikeli, acımasız, insafsız hatta vicdansız biri idi. Öyle olmasa bugün Konya Ovasında bir avuç Türk'ten mürekkep küçük bir millet halinde yaşıyor olabilirdik. Kürtler ve Çerkeslerinse esamisi hiç okunmazdı. Beka için tarihin bize armağan ettiği biriydi Talat. Önce Cenab-ı Hakk'ın sonrasında Talat'ın sayesinde İstanbul'da ve Türkiye'de yaşıyoruz.

Talat, Mustafa Kemal gibi kanunun koruduğu biri değildir, zaten tüm menfi özelliklerini örten mahviyetkarlığı yaptıklarıyla övünmesine mani idi. Fedakar olduğu için de kendini milletine adamıştı. Bir de son nefesini iman üzre verdiyse, ne ala, ne güzel!

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber