Küresel enerji yatırımlarında rekor bekleniyor
Küresel enerji yatırımlarının bu yıl 3,3 trilyon dolarla rekor seviyeye ulaşması, bu yatırımların 3'te 2'sini temiz enerji teknolojilerini oluşturması beklenirken, temiz enerji teknolojilerinde rekor kırılacağı öngörülüyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), bu yıl 10'uncusu hazırlanan Dünya Enerji Yatırımları raporunu yayımladı.
Rapora göre, küresel enerji yatırımlarının jeopolitik gerilimler ve ekonomik belirsizliklerden kaynaklanan zorluklara rağmen bu yıl, 2024'e göre yüzde 2 artışla 3,3 trilyon dolara yükseleceği ve yeni bir rekora ulaşacağı bekleniyor.
Toplam yatırımların 2,2 trilyon dolarlık kısmını yenilenebilir enerji, nükleer, şebekeler, depolama, düşük emisyonlu yakıtlar, verimlilik ve elektrifikasyon dahil temiz enerji teknolojilerinin oluşturacağı, kalan 1,1 trilyon dolar sermayenin ise fosil yakıt projelerine gideceği hesaplanıyor.
Böylece, bu yıl rekor seviyeye ulaşması beklenen temiz enerji yatırımları, toplam yatırım miktarının 3'te 2'sini oluşturacak. IEA'e göre bu durum, yalnızca emisyonların azaltılmasına yönelik çabaları değil, aynı zamanda sanayi politikalarının artan etkisini, enerji güvenliği endişelerini ve elektrik tabanlı çözümlerin maliyet açısından rekabetçiliğini de yansıtıyor.
Mevcut yatırım eğilimleri dünyada yeni bir "elektrik çağının" yaklaştığını gösteriyor. Dünyada 10 yıl önce fosil yakıtlara yapılan yatırımlar elektrik üretimi, şebekeler ve depolama yatırımlarından yüzde 30 fazlayken, bu yıl ise sadece elektrik sektörü yatırımları petrol, doğal gaz ve kömüre yönelik harcamalardan yüzde 50 daha yüksek olacak.
Güneş enerjisi, en büyük yatırım kalemi olmaya devam ediyor
Temiz enerji teknoloji yatırımlarına kaynak bazında bakıldığında, güneş enerjisi 450 milyar dolarla en fazla yatırım yapılan temiz enerji kaynağı olarak öne çıkıyor. Güneş enerjisine yapılan yatırım miktarı, son 5 yılda neredeyse iki katına çıkacak.
Nükleer enerji yatırımları da son 5 yılda yüzde 50 artış gösterirken, bu yıl söz konusu alandaki yatırımların 75 milyar doları bulması bekleniyor.
Temiz enerji teknolojileri arasında 400 milyar dolara ulaşacağı hesaplanan şebeke yatırımlarının, üretim ve elektrifikasyon yatırımlarının gerisinde kalıyor. Bu durum elektrik güvenliği açısından endişe verici bir gösterge olarak değerlendiriliyor.
Elektrik güvenliğinin sağlanabilmesi için şebeke yatırımlarının 2030'ların ilk yıllarına kadar üretim yatırımlarıyla eşit seviyeye yükselmesi gerekiyor. Ancak şebeke yatırımları, çoğunlukla uzun izin süreçleri ve kısıtlı tedarik zincirleri nedeniyle engelleniyor.
Kömür yatırımlarında artış, petrol yatırımlarında salgın sonrası ilk düşüş
Çin, dünyanın en büyük enerji yatırımcısı konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Çin'in küresel enerji harcamalarındaki payı, son 10 yılda yüzde 25'ten yüzde 33'e yükseldi.
Bu artış, güneş, rüzgar, hidroelektrik, nükleer, batarya ve elektrikli araçlar dahil olmak üzere geniş bir teknoloji yelpazesindeki yatırımlarla destekleniyor.
Çin ve Hindistan, kömür kapasitesi yatırımlarını sürdürüyor. Geçen yıl yaklaşık 100 gigavatlık yeni kömür santrali inşasına başlayan Çin'de, onaylanan yeni kömür santrali kapasitesi 2015'ten beri en yüksek seviyeyi gördü.
Kömür yatırımlarının bu yıl ise 2024'e göre yüzde 4 artacağı hesaplanıyor.
Öte yandan, düşen petrol fiyatları ve talep beklentileri nedeniyle petrol yatırımlarında bu yıl salgından beri ilk düşüşün görüleceği tahmin ediliyor. Beklenen yüzde 6'lık gerileme, ağırlıklı olarak ABD'de bu alandaki bazı harcamaların azalmasından kaynaklanacak.
Çin'in enerji yatırımları, AB ve ABD'nin toplamına eşit
IEA Başkanı Fatih Birol, rapora ilişkin değerlendirmesinde, enerji dünyasının görünümünü gölgeleyen jeopolitik ve ekonomik belirsizlikler arasında ülkeler ve şirketlerin kendilerini çeşitli risklerden izole etmeye çalıştığını belirtti.
Enerji güvenliğinin küresel yatırım artışının temel itici gücü olarak öne çıktığını dile getiren Birol, "Bu yıl yatırım tutarı, rekor olan 3,3 trilyon dolara ulaşacak. Hızla değişen ekonomik ve ticari ortam, bazı yatırımcıların yeni enerji projelerine onay konusunda bekle-gör yaklaşımı benimsemesine yol açıyor. Ancak çoğu alanda mevcut projeler üzerinde henüz ciddi bir etkisi görülmedi." ifadelerini kullandı.
Birol, Dünya Enerji Yatırımları raporunun ilk kez yayımlandığı 2015'te, Çin'in enerji yatırımlarının ABD'yi yeni geçmeye başladığını anımsatarak, "Bugün Çin, dünyanın açık ara en büyük enerji yatırımcısı konumunda, Avrupa Birliği'nin (AB) 2 katı ve neredeyse AB ile ABD'nin toplamı kadar harcama yapıyor." bilgisini paylaştı.