Erdoğan'dan sendikalara şartlı çağrı
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devrine karşı çıkan sendikalara, "Devletten subvansiyon beklememek kaydıyla gelin bu hastaneleri siz alın" çağrısı yaptı. Erdoğan, "Bu iş ideoloji ile olmaz, işi bilenlerle olur" dedi.
AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, 2 yıl önce bugün Türkiye'de 7'den 70'e herkesin nefesini tuttuğunu ve karanlık bir devrin kapanması, yolsuzlukların çürüttüğü sistemin devrilmesi için 3 Kasım sabahını beklemeye başladığını hatırlattı. 3 Kasım seçimlerinden sonra geçen 2 yılda Türkiye'de kazandırdıklarından dolayı grup, parti ve hükümet olarak başlarının her zamankinden daha dik olduğunu belirten Erdoğan, 3 Kasım'daki heyecanlarını bir an olsun kaybetmediklerini vurguladı.
Devlete ve siyasete karşı bütünüyle sarsılan güven duygusunun yeniden geri geldiğini vurgulayan Erdoğan, kucaklarında çok tehlikeli bir dış konjonktör bulmuşken o ağır şartları geride bırakarak, Türkiye'yi bugüne getirdiklerini ifade etti. Erdoğan, Türkiye'nin bugün daha emniyetli, daha güvenli, devletiyle halkı daha çok bütünleşmiş bir ülke olduğunu söyledi.
"Eğer büyük hedefler önümüze koymuşsanız, eğer bedelini ödemiş veya ödemeye göze almışsanız, eğer bu hedefler için alınteri dökmüşseniz Allah emeklerinizi karşılıksız bırakmayacaktır. Bize düşen içtenlikle çalışmak, hakikate hizmet etmektir" diye konuşan Başbakan Erdoğan, bundan sonrasının kendileri için bir kader meselesi olduğunu dile getirdi. Yılların ataletini ve çürümüşlüğünü söküp atmaya çalıştıklarını anlatan Erdoğan, bunu yaparken yüreklerini, akıllarını ve vicdanlarını ortaya koyduklarını ifade etti. Erdoğan şunları söyledi:
"Ayağımızı bastığımız zemini iyi biliyoruz. Bunları şirin görünmek için yapmıyoruz. Her yaptığımız işte kılı kırk yarıyor, öyle adım atıyoruz. Avrupa Anayasası'na imza atarken de halkımız ve devletimiz adına hissettiğimiz tek şey, bu ülkenin çok daha büyük hedeflere kilitlenmesine inanmak ve bu hedefler doğrultusunda çalışacağımıza dair kendi kendimize söz vermek olmuştur".
Her günü yeni bir başlangıç için fırsat bildiklerini kaydeden Erdoğan, asla atalete, rehavete kapılmadıklarını, hayatı dinamik bir süreç olarak gördüklerini anlattı. Türk milletinin, dünyada eşi benzeri olmayan bir millet olduğunu kaydeden Erdoğan, sürekli herşeyin negatif yönünü gösteren haberlerden yakındı. Toplumun paylaşım duygularına dikkati çekmek istediğini söyleyen Erdoğan, bin yıllık bu sağlıklı dokunun korunmasının herkesin görevi olduğunu vurguladı.
Erdoğan, AK Parti ve Hükümet'in bir hedefi olarak, Türkiye'ye yeni bir bahar geldiğini ilan ettiğini belirterek, Türkiye'de dünyaya gözlerini açan her çocuğun sosyal güvenlik şemsiyesi altına alınmış olarak doğacağına dikkat çekti. Erdoğan sosyal güvenlik yoksun bir tek vatandaşın bile kalmayacağına işaret ederek şöyle konuştu: "Bu hedefi mutlaka gerçekleştireceğiz. Genel sağlık sigortası 2005 yılında hayata geçecek ve bütün vatandaşlarımızı kapsayacaktır. Bu konu konuşulmaya başlandığında bazıları rahatsız oldu. Herhalde bazılarının elindeki elma şekerleri farkında olmadan elinden düşüyor. Bu bizim halkımıza verdiğimiz sözdür. Bu sözü yerine getiriyoruz. Sağlık sistemindeki yolsuzlukların da sebepleri bu düzenleme ile ortadan kalkmış olacak".
SSK hastaneleri ile Sağlık Bakanlığı hastanelerinin tek bir yönetime kavuşturulduğuna işaret eden Erdoğan, kaynak israfı ve suistimallerin son bulacağını vurguladı. Bunun dev bir adım olduğunu ve gelecek yıl bugün, geçmişte sadece konuşulan bu meselenin çözülmüş olacağını anlatan Erdoğan, buna karşı olanların, 'vatandaşın hastaneleri satılıyor' şeklinde tepkilerini dile getirdiğini hatırlattı. Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu hastaneler nereye satılıyor, yine vatandaşın sahibi olduğu devlete. Aslı astarı olmayan tutarsız beyanlar bunlar. Bu hastanelerin ayakta kalması için Hazine'nin ödediği rakamdan haberiniz var mı? Sadece bu yıl 22.5 katrilyon lira. Bu hastanelerde sıkıntılar olmasa zaten böyle bir yola gitmeyiz. Halkımızı aldatmaya kimsenin hakkı yok. Eğer sendikalar diyorsa ki bu hastaneler bizimdir, buradan ilan ediyorum. Devletten sübvansiyon beklememek kaydıyla buyursunlar alsınlar. Sağlık primi olarak kesilen paraları da onlara bırakıyoruz. Kendileri işletsinler. Bizim mesleğimiz yönetim. Biz bu konuda rahatız. Siz bu konuda kendinize güveniyorsanız buyrun alın, başarın. Ama vatandaşı yanlış beyanlarla sokaklara dökmenin anlamı yok. Bu iş ideoloji ile olmaz. Bu iş, işi bilenlerle olur. Parkta toplanarak bu işi çözemezsiniz. Millet bu tecrübeleri çok yaşadı. Bize sorulmadı deniyor. Herkesin görüşü alındı. Biz bu oyunun içinde olmayacağız. Ne aldanan ne aldatan olacağız. Samimiyetle yaklaşırsanız biz bunları başımızın üstünde tac ederiz. Ama masaya oturup farklı dışarıda farklı konuşmakla bir yere varamazsınız. Bizim hovardaca harcanacak zamanımız yok".
netgazete