Bakan Çelik: 'Öğretmenler açtır, öğretmenler sefildir' ifadeleri doğru değil
- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, AK Parti iktidarı döneminde öğretmenlere yapılan net maaş artışının yüzde 72.45 olduğunu belirtti. Bugün bir öğretmenin pratisyen hekim kadar maaş aldığını belirten Çelik, "'Öğretmenler açtır, öğretmenler sefildir, öğretmenler Hint fakiridir' gibi yakışık almayan ifadeler kullanılması öğretmenlik mesleğini zedeler. Öğretmenler bize sitem de edibilirler. Biz onların hükümetiyiz, bize elbette sitem ederler. Gidip Sarkozy'ye, Merkel'e sitem edecek halleri yok. Ama sizin bu konuda konuşmaya hakkınız yoktur çünkü çorbada bir zerre kadar payınız yok" dedi.
TBMM Genel Kurulu, çalışmalarına TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil başkanlığında başladı. Genel Kurul'da 'Öğretmenler Günü' dolayısıyla yapılan gündem dışı konuşmalara cevap veren Milli Eğitim Bakanı Çelik, öğretmenlere AK Parti hükümeti dönenimde yapılan enflasyondan arındırılmış net maş artışının yüzde 72.45 olduğunu açıkladı. Çelik, "100 lira alan öğretmene biz 72 lira daha fazla katkıda bulunmuşuz ve daha fazla ücret ödemişiz" diye konuştu. Bütün öğretmenlerin ek ders ücreti almadığına işaret eden Çelik, ek ders ücreti hariç tutulduğunda öğretmenlerin maaşına yapılan artışın yüzde 118 olduğunu, enflasyondan arındırıldığı zaman yüzde 46'lık refah payı artışı yapıldığının ortaya çıkacağını bildirdi. Çelik, birçok meslek grubuyla mukayese edildiğinde en yüksek artışlardan birinin öğretmenlere yapıldığına işaret etti.
Bugüne kadar hiçbir yerde öğretmenlerin ek ders ücretini 10 YTL yapacaklarına dair bir söz vermediğini vurgulayan Çelik, Bakanlar Kurulu'na öğretmenler adına ek dersin net 9.8 YTL olması için bir teklifte bulunduğunu, bunun da yadırganacak bir şey olmadığını söyledi. Çelik, "Devletin bütçe imkanları vardır. Sizin istedikleriniz ille de verilir diye birşey yok. Ben öğretmen arkadaşlarım adına 9.8 YTL ek ders ücreti olsun diye Bakanlar Kurulu'na teklifte bulundum ama bütçe imkanları ile öğretmenlerin ihtiyaçlarının örtüştürülmesi gerekiyordu. Bu yapılmıştır. Şu anda öğretmenlerimizin eline geçen ek ders ücreti 5.9 YTL'dir" dedi.
Öğretmenlerin şartlarını daha da iyileştirmenin kendilerinin de arzuladığı bir konu olduğunu vurgulayan Çelik, "Keşke ülkemizin imkanları, milli gelirimiz öğretmenlerimize net 3 bin YTL, 4 bin YTL maaş vermemize imkan verse. Biz çok daha fazlasını verebilsek" diye konuştu. Hükümet etmenin, insan yönetme ve finans yönetme sanatı olduğunu dile getiren Bakan Çelik, bu konularda muhalefete çok iyi ders verebilecek durumda olduklarını söyledi. "Bugün bir öğretmenimiz pratisyen hekim kadar maaş almaktadır.
Bugün bir öğretmenimiz karayollarındaki mühendis kadar maaş almaktadır. Bayındırlık teşkilatında çalışan bir mühendis kadar maaş almaktadır" diye konuşan Çelik, eskiden 'hiçbir şey olmadıysa bari öğretmen olsun' diye bir söz bulunduğunu hatırlattı. Öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarının puanlarının hukuk fakültesi, siyasal bilgiler fakültesi ile aynı düzeyde olduğunu kaydeden Çelik, Bakanlığı döneminde Milli Eğitim Bakanlığı'na açıktan atanma talebiyle müracaat edenlerin haddi hesabı bulunmadığını ifade etti.
Kendisine 'Diyanetten kaç kişiyi naklen geçişle aldınız?' şeklinde bir soru sorulduğunu hatırlatan Çelik, Diyanet İşleri teşkilatında çalışan, İlahiyat Fakültesi'ni bitiren, pedagojik formasyonu olan ve Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olmak için şartları haiz olan birçok insanın atamasını yaptığını söyledi. Çelik, "Rahat ettiniz mi? Diyelim ki oradan atamadık. Okullarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine kimler giriyor. İlahiyat Fakültesi mezunları giriyor. Ben ziraatçileri, veterinerleri mi sokayım Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersine. Sizin anlayışınız bu mu?" şeklinde konuştu.
Çelik, 'Öğretmenler açtır, öğretmenler sefildir, öğretmenler Hint fakiridir' gibi yakışık almayan ifadeler kullanılmasının öğretmenlik mesleğini zedeleyeceğini belirterek, öğretmenlerin böyle düşünmediklerini ifade etti. Öğretmenlerin daha fazlasını istemeye hakları bulunduğunu vurgulayan Çelik, "İmkanlarımız nispetinde onların ihtiyaçlarını karşılamak boynumuzun borcudur. Bize sitem de edebilirler. Biz onların hükümetiyiz, bize elbette sitem ederler. Gidip Sarkozy'ye, Merkel'e sitem edecek halleri yok. Ama sizin bu konuda konuşmaya hakkınız yoktur, çünkü çorbada bir zerre kadar payınız yok" diye konuştu.