Eğitim yöneticileri 2 aydır boşuna bekliyor
MİLLİ Eğitim Bakanlığı'nın merkez ve ilçe teşkilatlarında yönetici olan, müfettiş olarak görev yapan eğitimcilerin sevinci kursaklarında kaldı. Bakan Hüseyin Çelik'in 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde Bakanlar Kurulu Kararı'nın imzalandığı müjdesine karşın, eğitim yöneticilerinin maaşlarında beklenen iyileştirme yapılmadı.
Aylıklarını 250 TL artıracak düzenlemenin yapılmaması yüzünden mağdur olduklarını belirten eğitim yöneticileri, ?İyileştirme yapılmadığı için okul müdürü müfettişten çok maaş alıyor. İyileştirme yapılmayacaksa, bu açıklama Bakanlığın web sitesinden çıkarılsın? dedi.
24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Şura Salonu'nda düzenlenen kutlama töreninde Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, MEB'in büyük bir camia olduğunu, kamu hizmetini Türkiye'nin en ücra köşelerine kadar götürdüğünü söylemişti.
Öğretmenlerin fedakarlığının hiçbir maaşla, hiçbir ücretle ve maddi değerle karşılanamayacağını belirten Bakan Çelik, törendeki konuşmasında ?Onların esas tatmini manevi tatmindir. Ders verdikleri, mesleğe, hayata hazırladıkları öğrencilerin gözlerindeki parıltı, memnuniyet ifadesi öğretmenlerimizin en büyük hediyesidir, en büyük ücretidir? demişti.
Bakan Çelik, yaptıkları çalışmaları da anlattığı konuşmasının son bölümünde ise eğitim yöneticilerinin yaşadığı ücret mağduriyetini dile getirmişti. Çelik, ilköğretim müfettişlerinin, ilçe milli eğitim müdürlerinin, ilçe milli eğitim şube müdürlerinin, milli eğitim müdür yardımcılarının, Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında çeşitli genel müdürlüklerde ve daire başkanlıklarında görevlendirilen öğretmenlerin çeşitli ek ders ücreti kararnamesinden dolayı bazı maddi kayıpları olduğunu hatırlatmıştı. Bu sorunun giderilmesine yönelik çalışmaların tamamlandığını da bildiren Çelik, ?Bugün Bakanlar Kurulu kararı imzalanmıştır. Bu problem de bu hafta içinde tamamıyla çözülmüştür, çözülecektir? diyerek, salondaki onlarca eğitim yöneticisini heyecanlandırmıştı.
Ancak Çelik'in sözlerinin üzerinden 2 aya yakın süre geçti, eğitim yöneticilerinin heyecanla bekledikleri düzenleme yapılmadı. ?Kandırıldık mı, oyalandık mı? demeye dilimiz de gönlümüz de varmıyor? diyen bazı eğitim yöneticileri şöyle dert yandı:
?İki aydır bekliyoruz, mağduriyetimiz giderilmedi. Bilindiği gibi geçtiğimiz Ağustos ayında memurlara yapılan bir zam vardı. Bu düzenlemeyle bir okul müdürü bir müfettişten daha fazla ücret alır hale gelmişti. Eğitim yöneticilerine de 10 saatlik ders ücreti farkı olan 250 TL ödenmesi gerekiyordu. Ancak bu konuda gerekli düzenleme yapılmadığı için bu pozisyondaki eğitimciler Ağustos'tan bu yana mağdur. Bakanımız Öğretmenler Günü'nde müjde verince çok sevinmiştik. Ama hala yapılan bir şey yok. Bu sözün bir an önce hayata geçirilmeseni bekliyoruz. Aksi halde Bakanlığımızın web sayfasında footğraflı haberi verilen bu müjdeli açıklamanın kaldırılmasını istiyoruz. Bakanlığın sitesine her girişte moralimiz bozuluyor.?
MASADA ÇÖZÜLSÜN
Eğitim- Sen 4 nolu şube başkanı Cevat Düzci, yasanın, bu zammın ek ödeme almayanlara ödenmesi şeklinde çıkması nedeniyle ortaya çıkan mağduriyetin sadece eğitim yöneticilerini kapsamadığını söyledi. Sağlık çalışanlarına, hemşirelere de döner sermaye aldıkları için bu paranın ödenmeyip mağdur edildiklerini belirten Düzci, şöyle konuştu:
?Sadece eğitimcilerin değil mağdur olan tüm meslek gruplarındakilerin sorunu çözümlenmeli. Memurların toplu sözleşme hakkı yok. Öncelikle bu hak verilmeli ki iki tarafın masada sözü geçerli olmalı. Biz ne söylersek söyleyelim sonuçta Bakanlar Kurulu belirleyici oluyor, son sözü onlar söylüyor. Bizim masa başında söylediklerimizin bir anlamı olmuyor. Daha önce imzaladığımız mutabakatlar var, bir çoğuna uyulmuyor. Bunlar yapılacak deniyor, ama üzerinden yıllar geçiyor yapılmıyor. Sonuç alınmıyor. Bakanlar Kurulu'nun iyi niyetine bırakılıyor. Erteleniyor, çözülmüyor. Ek ödeme sorunu çözülmeli, üstelik derinleştirilerek çözülmeli. Çünkü bu ödemeler taban aylığına yansımıyor ve emeklilikte bir işe yaramıyor. Kişi çalışırken aldığı gibi bunu emekli olduğunda da almalı. Çünkü emekliler ile çalışanlar arasında ücret farkı derinleşiyor. Uçurum artıyor. Emeklisi gelenler emekli olmaktan korkuyor. Birçok emekli arkadaşımız bu kadar işsiz varken gidip iş aramak zorunda kalıyor. Üstelik emeklilikte insan yaşlanıyor, sağlık sorunları, harcamaları artıyor.?