Adalet Bakanlığı'na 11 bin 500 kişilik kadro açılıyor
Adalet Bakanlığı'na 11 bin 500 kadro ihdas edilmesini öngören yasa tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda kabul edildi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek, komisyonda yaptığı sunuş konuşmasında soru ve eleştirileri yanıtlarken, istenilen kadrolardan 4 bininin hakim ve savcı kadrosu olduğunu, ancak bunun hepsinin birden karşılanabilmesinin mümkün olamadığını söyledi. Yılda ortalama 750 civarında hakim adayı alabileceklerini belirten Çiçek, dolayısıyla 4 bin kadronun zamanla doldurulacağını ifade etti.
Yargının problemlerinin sadece hakim savcı sayısını artırmakla çözülemeyeceğinin bilincinde olduklarını kaydeden Çiçek, yargının hızlandırılması için diğer bir dizi yasanın da TBMM'den geçirilmekte olduğunu söyledi. Çiçek, uzlaşma müessesesi, alternatif hukuk çözümleri, bilirkişilik müessesinin yeniden yapılandırılması ile iş yükünün hafifletilebileceğini ifade etti. Cemil Çiçek, özünde devlet iyi çalışmıyorsa yargının da iyi çalışmasının mümkün olmadığını kaydetti. Dosyalardaki deliller tam olmazsa, istenilen bilgiler zamanında gelmezse yargının hızlı işlemesinin de mümkün olamayacağını vurgulayan Çiçek, e-devlete ne kadar hızlı geçilirse sorunun da o ölçüde hızlı çözüleceğini söyledi.
Adalet Bakanı Çiçek, 25 AB ülkesinde bir hakimin yılda ortalama 200-300 dosya sonuçlandırdığını, Türkiye'de ise ağır ceza mahkemelerinde bile bunun iki katı dava görüldüğünü bildirdi.
Türkiye'de de yasal olarak belli bir süre çalışan avukatın hakim ve savcılığa geçiş hakkı bulunduğunu belirten Çiçek, bağımsız bir kurul olan Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun ise buna pek sıcak bakmadığını söyledi.
Aflar konusuna da değinen Çiçek, 80 yılda 48 affın çıktığına dikkati çekti. ''Af meselesi biz siyasilerin bir hatasıdır'' diyen Çiçek, afların en önemli sıkıntısını yargının çektiğini söyledi. Yozgat'ta avukatlık yaparken yaşadığı bir anısını anlatan Çiçek, ''kumarda para kaybedince, para koparmaya çalıştığı annesi ve buna şahit olan kız kardeşini öldüren Topal Rıfat'ın, şimdi sokakta olduğunu'' ifade etti. Çiçek, böyle olunca da hakimin verdiği cezanın bir caydırıcılığının bulunmadığını söyledi. Nereye gitse kendisine de ''af var mı?'' diye sorulduğunu ifade eden Çiçek, ''Ben de 'yok' diyorum'' dedi.
Çiçek, ''O zaman baba bakan olmayacaksın'' diye laf atan AK Parti'li milletvekillerine ''Yeterince var, biz olmayalım'' karşılığını verdi.
Adalet Bakanı Çiçek, CHP İstanbul Milletvekili Ali Kemal Kumkumoğlu'nun ''Vatandaşı yolsuzluklarla mücadelede işbirliğine çağırıyorsunuz. Ben bugüne kadar 3 yolsuzluk dile getirdim kimse ilgilenmedi. İstanbul'un göbeğinde kaçak bir RoRo limanı var. Defalarca söyledim. Burada rüşvet aramayacaksanız nerede arayacaksınız?'' sözlerine de yanıt verdi.
Rüşvetin tespitinde suçüstünün çok önemli olduğunu bunun için de işbirliğinin mutlak gerektiğini dile getiren Çiçek, şunları söyledi:
''Ben işbirliğine varım. Yasalar ve yetkim dahilinde bir şey varsa ve bunun gereğini yapamazsam bunu itiraf ederim. Zaten basına yansıyan yolsuzluk iddialarını savcıların ihbar kabul etmesi ve hareket geçmesi gerekiyor.
Yolsuzluklarla mücadelede herkese görev düşüyor aksi halde siyasiler de toplum da bundan büyük zarar görüyor. Zaman zaman siyaseten gerekli hassasiyetler gösterilememiş olabilir. Ben de tam olarak gerekeni yapmamış olabilirim. Ama, her türlü işbirliğine hazır olduğumu söylemek istiyorum.'' Cemil Çiçek, AB noktasında da çok zorlanarak, gece gündüz çalışarak birçok yasa çıkarıldığını, birçok düzenleme yapıldığını anlatırken ''Milli gelirimiz 4-5 bin değil de 10-15 bin dolar düzeyinde olsaydı biz onlara değil onlar bize gelirdi'' görüşünü dile getirdi.
Tasarı, görüşmelerin ardından kabul edildi.
Milliyet