Taksim yolunda Pangaltı çıkmazı
DİSK ve KESK, İstanbul Valiliği ile Taksim'de makul bir kutlama yapmak için anlaştı. DİSK Başkanı Çelebi'nin Pangaltı'da toplanacağız açıklamasına, Vali Güler'in 'Yasaya aykırı' yanıtı, 'makul' kavramı üzerinde farklı düşünceler olduğunu gösterirken, Çelebi son olarak 'Herkes bu makul noktasını içine sindirmeli" dedi.
Resmi tatil ilan edilen 1 Mayıs'ın Taksim'de kutlanıp kutlanmayacağına son nokta konuldu.
İstanbul Valisi Muammer Güler, DİSK ve KESK'le Taksim konusunda anlaşıldığını duyurdu.
Güler'in verdiği bilgiye göre, Taksim'de miting yapılmayacak ve sendika temsilcileri yarın saat 11.00'de Taksim Meydanı'na çiçek bırakacak.
Vali Güler şu açıklamayı yaptı:
"İşçi kuruluşlarımızın yöneticilerini, temsilcilerini, şube yöneticilerini makul bir sayıda yarın Taksim'de çiçeklerle karşılamak üzere bekliyoruz. Türk-İş de 500-600 kişilik bir grupla meydanda olacak. Hak-İş de en fazla 1000 kişilik bir grupla yerini alacak."
Saat 08.30 ile 09.30 arasında Türk-İş, saat 10.00 ile 11.00 arasında Hak-İş'in ve saat 11.30 ile 12.30 arasında ise DİSK ve KESK gibi sendikalar Taksim Meydanı'na çiçek bırakacak.
DİSK: MAKUL SAYIDA TAKSİM'DE OLACAĞIZ
İstanbul Valiliği'nin ardından DİSK ve KESK'ten açıklama geldi.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, yarın saat 10.00'da Pangaltı'da makul sayıda toplanacaklarını ve bu sayıyla Taksim'e çıkacaklarını açıkladı. Çelebi, 70'ten fazla örgüt bir araya geleceği için makul sayılarının fazla olabileceğini belirtti.
Yurtdışından birçok sendikacının yarın kendileriyle birlikte Taksim'de olacağını ifade eden Süleyman Çelebi, 1 Mayıs'ın resmi tatil edilmesini önemli bulduklarını vurguladı. DİSK Başkanı, "Türkiye emekçi sınıfı, bu mücadeleyi büyük bedeller ödeyerek kazandı" dedi.
Çelebi şunları söyledi: "Taksim'deki talebimiz bir inatlaşma değildi, tersine bir inancın, özgürlük mücadelesinin sembolüydü. Bu anlamda toplumun sesiyiz ve vicdanıyız.
Bugüne kadar, sabır ve ısrarla Taksim'de olacağımızı ifade ettik. Bugün isterdik ki, Türk-İş ve diğer örgütlerle karşınızda olabilelim. Ancak, sınıfın bu mücadelesinde zaman zaman ayrışmalar oluyor. Bu bir ilkesel duruşun yansımasıdır, böyle algılanmasını istiyoruz. Yoksa bir başka kopukluk yaratma amacında değiliz.
İşin başında başka adresler de olduğu için sapmalar oldu, 1 Mayıs'ın yeri ve içeriği konusunda da zikzaklar oldu, bunları bütün kamuoyu biliyor.
Dilerdik ki, çok daha görkemli, 500 binden fazla insanın buluştuğu bir coşkuyu Taksim'e taşıyalım. Ama ayrışmalar ve ikili politikalar bu süreci engelledi.
Bugün geldiğimiz noktada, yarın saat 10.00'da Pangaltı'da makul bir sayıyla toplanacağız. Makul sayımız diğer örgütlerle kıyaslanmamalı, çünkü Türkiye'nin ana muhalefet partisi de dahil tüm partileri, demokratik kitle örgütleri, meslek örgütleri, başka sendikalar ve yazarların da yer aldığı 70'i aşkın örgütün ifade edilebileceği makul kalabalıktan bahsediyoruz. Gelinen bu aşamayı önemli buluyoruz.
Biz asla gerginliğin tarafı ve en ufak şiddet içeren yaklaşımın içerisinde olmayacağız. Özüne uygun özgür ortamda yarın Taksim'de olmak istiyoruz."
MAKUL SAYI TEMSİLİMİZLE ORANTILI OLACAK
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, NTV canlı yayınında da 'makul sayı nedir' sorusuna yanıt verdi:
"Büyük bir miting niteliğinde değil. Ama kendi temsil ettiğimiz kitlenin sayısal durumunu dikkate alarak makul bir çerçevede Taksim'de olacağız. Pangaltı'da buluşacağız sonra bir miting etkinliği çerçevesinde değil bir bayram kutlaması noktasında olacak biz düşüncelerimizi o alanda ifade edeceğiz. Bir sayı vermek doğru değil. 4 örgüt düzenliyoruz ama onunla beraber 1-2 parti hariç bütün siyasi partiler hepsi bizimle beraber bu sürecin içinde olacaklar. Demokratik kitle örgütleri meslek örgütleri ve diğer 70'e yakın yasal örgütlerin temsilcilerin katıldığı bir oranda orada temsil edeceğiz.
Bu makul sayı bizim temsil niteliğimizin sayısıyla orantılı olacaktır. Burada sayıları ifade etmek istemiyoruz. Katılımda dikkate alarak orada çok net söylüyoruz bizim arzuladığımız bir miting organizasyonu olmayacak. Ama sonuçta bütün bu söylediğimiz yapıların temsil edildiği bir noktada Taksim'de kutlamaması yapacağız. Sayının sınırını, makullüğünü biz de biliyoruz, 70 bin kişiyle değil bunları örgütlerimizde dikkate alacak katılımcılarda dikkate alacak ama kendimizi de orada ifade edebileceğimiz bir çerçevede olacak.
Biz her türlü şiddeti reddediyoruz. Bizim yaklaşımımızda bu şiddeti içeren en ufak bir olumsuzluğun olmamasını ve bu kültüre herkesin uymasını diliyorum. Vali beyde açıkladı onlarda en ufak bir müdahalede bulunmayacaklarını geçen sene yaşanan olumsuzlukların yaşanmayacağını ifade etti."
VALİ GÜLER'DEN PANGALTI YANITI
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi'nin "Pangaltı'da toplanacağız" açıklamasının ardından Vali Muammer Güler yeniden kameraların karşısına geçti.
Taksim'de geniş katılımlı mitinge izin verilmediğini hatırlatan ve Pangaltı'da toplanmanın yasaya aykırı olduğunu ifade eden Vali Güler, şöyle konuştu:
"Pangaltı'da böyle bir toplantının yapılması, kitlelerin oraya getirilmesi makul sayının çok çok üzerinde Pangaltı'ya gelinmesi kanunsuz toplantı anlamına gelecektir. Pangaltı'ya 10 binlerce kişiyi getirip polisin karşısına dikmek, göstericilerle polisi karşı karşıya getirmek olur. Asla böyle bir şeye izin vermeyiz, kendilerinden tekrar rica ediyorum.
Aynı yerde CHP milletvekillerinin de toplanarak Taksim'e geçecekleri belirtilmişti, onlara da gerekli kolaylık sağlanacaktır.
Açıkça şunu da ifade edeyim, oraya illegal yollardan gelmek ve provokatif eylemlere yönelmek için hazırlık yapmaktadır. Polisle çatışmaya gelecek gruplar olduğunu biliyoruz.
Pangaltı'da yalnızca sendika yöneticileri, temsilcileri ve yurtdışından gelen misafirler toplanabilir. Diğer sendikalar kaç kişiyle Taksim'e gelecekse, DİSK ve KESK'in bulunduğu grup da aynı sayıda gelecektir. Makul sayı 1000 civarındadır, bunun üç aşağısı beş yukarısı olur. Pangaltı'da daha fazla sayıda toplanmaya müsaade edilmeyecektir, emrivakiyi kabul etmemiz asla mümkün değildir, bunu tekrar rica ediyorum.
Geçtiğimiz yılda benzeri bir durum yaratıldı, aynı sıkıntılar yaşatılmasın. Konuşulan mutabakata varılanlarla basına verilen demeçlerde birbirini tutmalıdır.
Kalabalıklar oluşturarak bizi işçi kuruluşlarıyla oraya masum amaçlarla gelmek isteyen insanlarla bizi karşı karşıya getirmesinler. Zor kullanma, polise saldırılmadığı veya direnilmediği müddetçe olmayacaktır.
'Pangaltı'da toplanıyoruz' şeklindeki ifadenin bir çok kuruluş tarafından yanlış anlaşılarak kitlelerin oraya sevk edildiği şeklinde bir istihbarat aldık. Birçok kuruluş yarın orada toplanmaya hazırlanıyor, oradan Taksime çıkılacakmış gibi bir algı içinde olduklarını biliyoruz. Böyle bir toplanmaya fırsat verilmeyecektir."
BAYRAM ZEHİR EDİLMESİN
Vali Güler'in bu yanıtı üzerine NTV'de konuşan DİSK Genel Başkanı Çelebi 'bayram zehir edilmesin' dedi.
Çelebi, "Sayın Vali kendisi de açıkladı. Makul bir sayı dedik. Herkes bu makul noktasını içine sindirmeli. Biz içimize sindirdik. Artık gerilim noktalarına itmeyelim bu süreci. İstanbul 2010'da kültür başkantı. Yeni gerilimlere neden olmanın yararı yok. Biz net ifade ettik. Biz Vali beyle mutabakatın arkasındayız. 'Miting yapmayacağız' dedik. Temsil yapımız pek çok sivil toplum örgütünü kapsıyor. Avrupa'dan siyasiler, sendikacılar var. Türkiye'den siyasi parti temsilcileri var. Bir sayısal hesapla uğraşmamak lazım. Bu coşkuyu sevecenliği 1 Mayıs bayramının özünü bu saatten sonra tartışmayalım. Bayram zehir edilmesin.
Aslında Sayın Vali'nin de, bizim de kafamız çok net. Biz 70 bin kişi demiyoruz. Türkiye'nin sayısal olarak en büyük konfederasyonu Türk-İş 600 kişiyle katılacak. İkinci sırada sayısal olarak Hak-İş var, o ise '1000 kişiyle katılacağım' diyor. Bu makul sayıyı 300 kişi aşağı 500 kişi yukarılarla dondurmanın anlamı yok.
Sorun çıkmamalı, içtenlikle çiçeklerimizle geleceğiz. Her saat başı değişiklik olmaz.
İNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜ'NDEN ÇAĞRI
New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü, Türkiye'deki yetkili makamları, 2007 ve 2008'de polisin 1 Mayıs'taki muamelesinin tekrarlamasını önlemeye çağırdı.
Örgüt, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdiğinde mektubunda, 1 Mayıs mitinglerinde görev alacak tüm polis memurlarının üzerlerinde açıkça okunabilen numaralar bulunan kasklar takması gerektiğini vurguladı. İnsan Hakları İzleme Örgütü, aşırı güç kullanan polislerin ceza almamasının yaygın bir durum olduğuna işaret etti..