Mesut Yılmaz, Susurluk Raporu'nun aslını T.Özkan'ın masasında unuttu mu?

İkinci Ergenekon davasına bakan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın avukatının dilekçesinde belirttiği, 'eski başbakan Mesut Yılmaz'ın, Susurluk Raporu'nun aslını Özkan'ın masasında unuttuğu, yanlışlıkla fotokopisini aldığı' şeklindeki ifadenin doğru olup olmadığının araştırılmasına karar verdi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada sanık ve avukatların taleplerine ilişkin mahkemenin aldığı arar kararlar açıklandı.

Tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın avukatı mahkemeye sunduğu dilekçesinde, 'Mesut Yılmaz'ın, Özkan'ın Kanal D'deki programına gelerek açıkladığı Susurluk Raporu'nun kırmızı mühürlü olan aslını masada unuttuğunu, yanlışlıkla Özkan'a ait fotokopiyi alıp gittiğini, Özkan'ın kendisi için çok değerli olan ve gizliliği bulunmayan bu raporun aslının arşivinde kalması gerektiğini' belirtmişti. Bu durumun doğru olup olmadığının araştırılmasına karar veren mahkeme, Başbakanlık'a da yeniden yazı yazılmasına hükmetti.

ŞAHİN ÜÇ HAFTA GÖZLENECEK

Mahkeme heyeti, Özkan'ın yazılı savunmasında belirttiği iddianın ancak Mesut Yılmaz'da bulunan nüsha ile birebir karşılaştırma yapılarak anlaşılacağını ifade etti. Tutuklu sanık İbrahim Şahin'in avukatlarının talebini de değerlendiren mahkeme heyeti, Şahin'in mevcut olduğu belirtilen rahatsızlığının cezai ehliyetini etkileyip etkilemediği hususunun tespiti için sanığın 3 haftayı geçmeyen süreyle gözlem altına alınmasına karar verdi. Mahkeme ayrıca, davanın makul sürede bitirilmesi ve adil yargılama hakkının ihlal edilmemesi ilkesini dikkate alarak TCK'nın 311, 312, 313 ve 314/1. maddeleri ve diğer maddelerden haklarında kamu davası açılan sanıklar bakımından savunma süresinin iki tam duruşma günü ile sınırlandırılmasına hükmetti.