İŞKUR, beyaz yakalılara açılacak
İŞKUR Genel Müdürü Mustafa Kemal Biçerli, kurumun, sadece mavi yakalı beden işçilerine hizmet veren bir kurum olma statüsünden çıkması gerektiğini vurgulayarak, ''Önümüzdeki dönem İŞKUR'u biraz daha beyaz yakalılara açmayı hedefleyen projeler içinde olacağız'' dedi.
Biçerli AA muhabirine yaptığı açıklamada, İŞKUR'un faaliyetlerinde giderek daha fazla ''beyaz yakalıları'' kapsaması gerektiğini söyledi.
Bu yönde çalışmaları olacağını vurgulayan Biçerli, ''Bugün nüfusun yüzde 60'ı lise altı eğitimli ama alttan sürekli okuyan genç nesil geliyor. 10 yıl sonra iş gücü kompozisyonu çok değişecek, lise üstü eğitimliler artacak. Dolayısıyla İŞKUR da kendisini yeni düzene modifiye etmeli. Sadece mavi yakalı beden işçilerine hizmet veren bir kurum olma statüsünden çıkmalı. Önümüzdeki dönem İŞKUR'u biraz daha beyaz yakalılara açmayı hedefleyen projeler içinde olacağız'' diye konuştu.
Gelecek yıl iş danışmanlığını daha fazla kişiye verebilecek hale geleceklerini dile getiren Biçerli, 2011'de bin kişilik bir iş danışmanı kadrosunu istihdam etmeyi hedeflediklerini bildirdi. Biçerli, iş koçluğu müessesini yaygın ve aktif hale getireceklerini ifade etti.
Eğitim faaliyetlerinin sayı ve kalitesini artıracaklarını anlatan Biçerli, bunda 'Beceri 10' uygulamasının çok katkısı olacağını, bu amaçla 81 ilde seçilmiş 111 endüstri meslek lisesine donanım takviyesi yapıldığını kaydetti.
Biçerli, bundan sonra İŞKUR'un sanayiye yönelik düzenlediği kursların öncekinden çok daha iyi olacağını belirterek, şunları söyledi:
''İyi eğitilmiş, bilgi ve beceri düzeyleri tazelenmiş hocalar ve yeni teçhizatlarla bu kursları vereceğiz. Artık 81 ilde piyasa ihtiyaç analizleri yapılacak. İlk etapta 19 ilde bunu yapıyoruz. 81 ilde bunu yapacağız. Kursları düzenlerken 'iş adamları ne ister' sorusunu soracağız. Ona göre kursları düzenleyeceğiz. Yaptığımız işin bir karşılığı piyasada mutlak suretle olmalı.
Staj programına yaygınlık kazandıracağız. İşverenler işçiyi tam tanıyamadıkları için işe almakta çekiniyorlar. Staj programlarıyla yeni adıyla iş başı eğitimleriyle işverene, işçiyi 6 ay boyunca gözlem imkanı sağlıyoruz.''
Biçerli, 2008'den bu yana İŞKUR'un işe yerleştirmelerinde büyük artış yakalandığına dikkati çekerek, ''Türkiye'deki iş gücü piyasasının büyüklüğü dikkate alındığında bunu yeterli görmüyoruz. Kamu istihdam kurumu iş gücü piyasasına çok daha fazla nüfuz edebilmeli. Bunu bir özeleştiri olarak yapıyorum. Ama İŞKUR varıyla yoğuyla bu çaba içerisinde. Bu kadar personelle geldiği nokta küçümsenebilir bir nokta değil. Biz piyasadaki etki oranımızı aktif hale getireceğiz. Geçen yıl 190 bin kişiyi işe yerleştirdik. Bizim bu konudaki çıtamız her yıl biraz daha katlanarak artacak'' dedi.
-''HOBİ KURSLARINDA YOKUZ''-
Biçerli, İŞKUR'un, kurslar için işbirliği yapılan kuruluşların ağırlıklarında da değişikliğe gideceğini söyledi.
Türkiye İş Kurumu İşgücü Uyum Hizmetleri Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'te yapılan düzenlemelerin de buna yönelik olduğuna işaret eden Biçerli, şunları kaydetti:
''Elbette halk eğitim merkezlerinin çalışmalarını küçümsemiyoruz. Geçen yıl Bakanımız Ömer Dinçer'in de talimatıyla il müdürlüklerimize gerekli uyarıları yapmıştık, 'hobi niteliği taşıyan ve kişiyi istihdama ulaştırmayacak kursları açmayın, bunun getirisi yok' diye. Belki geçen yıl kısmen bunda başarılı olduk. Özellikle ikinci dönem hobi kurslarını kestiler. İlk dönem belki kurslar ilk açıldığı için elekten kaçan kurslar oldu ama biz geçen yıldan itibaren o politikayı belirlemiştik. Artık halk eğitimlerle düzenlenecek hobi tarzı kursların içerisinde yokuz açıkçası. Halk eğitimlerle hiç kurs düzenlemeyeceğiz demiyoruz. Onlarla da doğrudan ya da dolaylı olarak kişiyi istihdama yöneltebilecek kursların içerisinde olacağız.
Bir de Türkiye'nin her vilayetinde maalesef aynı imkana sahip değiliz. Bazı illerde bu tarz kursları halk eğitim kursları dışında bir yerde düzenleme şansınız yok. Başka bir özel eğitim kurumu yok, başka bir özel eğitim kurumunun oraya gitmesi söz konusu değil. O yöredeki halka da bir şekilde eğitim vermeniz lazım ama bu tarz kurslarda bile hobi niteliğini bırakıp istihdamla bağlantısı olanları seçeceğiz. İkincisi kaliteyi çeşitlendirmeyi hedefliyoruz. Üniversiteler da işin içerisine girsin, konsorsiyumlar oluşturulabilsin, daha bol öğretici kadrosu ile daha kaliteli mekanlarda bu kurslar yapılabilsin düşüncesindeyiz.''