Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye'deki 10 bin ilköğretim okulunu ve liseyi
kitapla buluşturacak yeni bir projeye imza atıyor. Kararı yayın dünyası destekliyor.
Hem okuma alışkanlığını yaygınlaştırmayı hem de Türk kültürü, tarihi, edebiyatı
ve sanatını gençlere tanıtmayı amaçlayan bakanlık, bin farklı kitabı 10'ar bin
adet basarak Türkiye genelindeki 10 bin okula göndermeyi hedefliyor. Kültür
ve Turizm Bakanlığı'nın projesine Milli Eğitim Bakanlığı da bütün okullarda
kütüphane kurarak destek vermeyi taahhüt etti. Yaklaşık iki yıl sürecek proje
tamamlandığında, yerli ve yabancı yazarların kitapları, Edirne'den Hakkari'ye
kadar bütün okulların kütüphanelerinde yerini almış olacak. Kütüphaneleri toplumun
merkezine taşımayı ve kitap sevgisini yaygınlaştırmayı amaçlayan yeni bakan
Atilla Koç, böylece ilk somut adımını atmış olacak.
Yayın piyasasının düzenini bozmamaya özen gösterecek olan bakanlık, kitap seçimi
için de şimdiye kadar denenmeyen bir metodu uygulamaya koyacak. Türkiye'deki
tanınmış bütün yazar ve yayınevlerine bir mektup gönderilerek okul kütüphanelerinde
görmek istedikleri kitapların listesini çıkarmaları istenecek. Yazar ve yayınevi
bu listeye kendi kitabını yazabileceği gibi başka yazarların kitaplarına da
yer verebilecek. Bakanlık, belirlenen kitapların ait olduğu yayınevi ile anlaşarak,
kitapları yayınevinden maliyetine satın alıp dağıtımını yapacak. Kültür Bakanlığı,
50 trilyon liraya mal olacak bu projenin İstanbul, Ankara ve İzmir ayağını yayıncı,
özel sektör ve kamu kurumlarından bulduğu sponsorla tamamlayacak. Şimdiden pek
çok kuruluşun sponsor olmak için bakanlıkla temas halinde bulunduğu belirtiliyor.
Bakanlığın “10 bin okula 10 bin kitap” projesine pek çok yayınevi de destek
veriyor. Türkiye Yayıncılar Birliği Genel Sekreteri Metin Celal, projeyi olumlu
ve sevindirici bir gelişme olarak değerlendiriyor. Hemen her gün farklı illerdeki
öğrencilerden ‘Kitap istiyoruz' şeklinde mektup aldıklarını söyleyen Celal,
“Öğrencilerin müthiş bir kitap okuma sevgisi var. Kitap okuma alışkanlığı da
zaten okuyarak kazanılır. Burada en büyük sorun, sanırım kitap seçiminde olacak.
Kitaplar ‘100 Temel Eser'de yapıldığı gibi demokratik bir seçimle yapılırsa
bu da ortadan kalkar.” dedi.
YAYIN DÜNYASI DESTEKLİYOR
Feridun Andaç (Dünya Kitapları)
“Kitabın okullara girmesinin faydalı olacağını düşünüyorum. ‘Devlet bir şey
yapıyor' diye buna köstek olmamak lazım. Gerçi Türk toplumu, sağcısı ile solcusu
ile karşı olmak için kodlanmıştır; ancak ben, ‘Bir görelim ondan sonra fikrimizi
söyleyelim'den yanayım. Bakanlık yıllardır kütüphanelere ya kitap almıyor ya
da az alıyor. Yayıncılarla işbirliği yapmıyor. Bu proje ise sürekliliği olmayan
bir şey gibi geliyor bana. Umarım ‘100 Temel Eser'de yaşandığı gibi bir tartışma
da olmaz. Ama bunu yayınevlerine soluk aldıracak bir proje olarak görmüyorum,
kültürel bir yatırım sadece. Benim MEB'e bir önerim var. Hazır böyle bir proje
varken kötü baskılı kitaplar yayınlamaktan vazgeçsin. Madem iki bakanlık el
ele verdi, okul kütüphanelerine olduğu gibi devlet kütüphanelerine de kitap
girsin. Anadolu'daki kitabevleri geliştirilsin, desteklensin. Okullara kitap
girmesi tek çözüm değil. Anadolu'da kitabevi diye bir kavram yok. Umarım bu
proje kâğıt üzerinde kalmaz.”
Osman Okçu (Timaş Yayınları)
“Kesinlikle olumlu bir adım. Kitap okuma alışkanlığını kazandırması için bu
projeyi çok faydalı buluyorum. Türkiye'de 1 YTL'nin hesabını yapan binlerce
öğrenci var. Kitap projesinin kısa vadede kitapçıları olumsuz etkileyeceği düşünülse
de öyle olmayacak sanırım, orta vadede bunun yaranını Türk toplumu görecektir.
Mesela ‘100 Temel Eser' listesinin kitap satışlarına çok ciddi katkısı oldu.
Hangi yolla olursa olsun, Türk halkının kitapla haşır neşir olması gerekir.
Bakanlığın, yazar portföyünü mutlaka çeşitlendirmesi lazım.”
Celal Üster (Can Yayınları)
“Eğer bu proje nesnel bir biçimde, yani doğru- dürüst uygulanabilirse çok yararlı
olur. Kitap alamayan, kitaba ulaşma imkanı olmayan ya da kitap okuma alışkanlığı
bulunmayan pek çok öğrenciye yeni bir kapı aralar. Ancak sadece kitapları basarak
ve okullara göndererek bu iş olmaz. Bir yaklaşımı ortaya koymam lazım. Devlet,
bu projeyi hayata geçirmeyi düşünüyor ve başarılı olmak istiyorsa, şimdiye kadar
uyguladığı kitap ve edebiyat politikasını gözden geçirmelidir. Hatta bunun tam
tersi bir politikanın uygulamaya konulması lazım.”
zaman